Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6169 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23437 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etmeHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde,Oluş, dosya kapsamı ve mahkemenin kabulüne göre eylemi geceleyin gerçekleştirdiği anlaşılan sanık hakkında 5237 sayılı Yasa uyarınca hüküm kurulurken uygulama maddesinin 116/1-4 yerine 116/1 olarak gösterilmesi yerinde giderilmesi olanaklı yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince, Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Oluş, dosya Kapsamı, tanık beyanları ve özellikle yakınanın 21.10.2008 günlü anlatımlarına göre; Yakınanın evinin arka tarafında oturan ve yakınanı tanıyan sanığın geceden sayılan zaman diliminde yakınanın oğlunun eve gelmesini beklemesi sebebi ile kapısını kilitsiz olarak bıraktığı müstakil evine girip, yakınanın kızına ait iki çantayı aldığı, bu sırada yakınanın eşinin sanığı gördüğü ve “Hırsız var” diye bağırdığı, bunun üzerine sanığın elindeki çantalar ile kaçtığı, durumu fark eden yakınanın evin arka tarafındaki odadan çıkıp kapıya doğru yöneldiği ve eşinden sanığın kaçtığı yönü öğrenip, bisikleti ile evden ayrıldığı ve sanığı aramaya başladığı, epey dolaştıktan sonra parkta tesadüfen sanığa rastladığı, yakınanın komşusu olması sebebi ile girdiği evin kime ait olduğunu bilen sanığın da yakınanı görünce kaçmaya başladığı, yakınanın bunun üzerine sanığın peşinden giderek sanığı kovaladığı ve kovalamaya çevredeki vatandaşların ve ihbar üzerine gelen kolluk görevlilerinin de katıldığı ve sanığın bu şekilde yakalandığı olayda kesintisiz bir takipten söz edilemeyeceğinden somut olayda koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı Yasanın 35.maddesinin uygulanması,2-10.04.2008 günlü tutanak içeriğine göre sanığın çaldığı çantalar ile kaçarken içinden düşen cüzdanı cebine koyduğu, çantaları ise çöp bidonuna attığı, yakalandığında cüzdanın üzerinden elde edildiği ve çantaları da attığı yeri göstererek, yakınanlardan ...’nun beyanlarına göre mahkyaj malzemeleri gibi birkaç eşyası dışında kalanların iadesini sağladığının anlaşılması karşısında yakınana kısmi iadeye rıza gösterip göstermediği sorulduktan sonra 5237 sayılı Yasanın 168.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmnesi gerekirken, dosya kapsamı ile örtüşmeyen şekilde, yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 326/son maddesi gereğince ceza süresi bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 03.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.