Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 595 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21529 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, İşyeri dokunulmazlığını ihlal, Mala zarar vermeHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanık hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükmün incelemesinde; Kasıtlı suçtan önceki hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nin 231. maddesindeki hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanamayacağının anlaşılmasıyla yapılan incelemede; 5237 sayılı TCK.nun 142/1-b maddesi gereğince tayin edilen 3 yıl hapis cezasının aynı yasanın 143. maddesi ile 1/4 oranında artırım sonucu 3 yıl 9 ay hapis olarak verilmesi gerekirken, hesap hatası sonucu 3 yıl 6 ay hapis olarak uygulanarak neticede eksik ceza tayinine hükmedilmesi, işyeri dokunulmazlığını bozma suçunu üç kişi ile birlikte işleyen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 119/1-c maddesiyle uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Kasten işlemiş olduğu suçlar için hapis cezasıyla mahkûmiyetinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCY’nin 53/1.maddesinin (c) bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, yalnızca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Suçları diğer sanık ... ile birlikte işleyen sanık ...'ın neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “müteselsilen” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2.maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden 5237 sayılı TCY’nin 53/1. maddesinin uygulanmasına ve yargılama giderlerinin alınmasına ilişkin bölümler çıkartılarak, yerine sanığın 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına,” ve “müteselsilen” kelimesinin çıkartılarak, yerine “sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına” kelimelerinin eklenmesi suretiyle eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanık hakkında, mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelemesine gelince; 5560 sayılı Yasanın 6. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 142. maddesine eklenen 4. fıkradaki düzenlemeden önce ve suç tarihi itibariyle aynı Yasanın 151/1. maddesinde tanımlanan mala zarar verme suçu için soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesinin şikayete bağlı olduğu ve mağdur ...'nun 06.09.2006 günlü mahkeme beyanında şikayetçi olmadığını belirtmiş olması karşısında; sanıktan şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak, sonucuna göre 5237 sayılı TCK’nın 73/4-6 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. addeleri gereğince karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son. maddesinin gözetilmesine, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.