Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5496 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17270 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Sanık ...'nun ... Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2003/60 Esas 2004/110 Karar sayılı tekerrüre esas hükümlülüğü bulunduğu halde hakkında 5237 sayılı TCK'nın 58 maddesinin uygulanmaması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Sanık ... hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına esas alınan ... Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2006/356-239 sayılı kararındaki hükümlülüğün 5237 sayılı TCK’nın 179/2, 62/1, 50. maddeleri uyarınca 1.500 TL adli para cezasına ilişkin olup, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nun 305. maddesine göre kesin nitelikte olup tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın adli sicil kaydına göre, tekerrüre esas alınabilecek mahkumiyetinin ... 2.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 28.05.2004 tarih, 2002/272 Esas ve 2004/191 Karar sayılı ilamına konu kasten yaralama suçundan hükmedilen 363450000 TL ağır para cezası olduğu ve bu hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,2-) 5237 sayılı TCK.nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmalarına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanıklar hakkında uygulanmamasına, karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması,3-) Suçu birlikte işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine 5271 sayılı CMK.nın 326/2. maddesine aykırı biçimde “müteselsilen tahsiline” şeklinde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ...'ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 53 ve 58. maddelerin uygulanmasına ilişkin bölümler çıkartılarak yerlerine, “53/1.maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanıkların mahkum oldukları hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3.maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmalarına”, “5237 sayılı TCK’nın 58/6-7.maddesi gereğince, sanık ... hakkında hükmolunan cezanın, ... 2.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 28.04.2004 tarih, 2002/272 Esas ve 2004/191 Karar sayılı ilamı uyarınca, bu ilamdaki suçuna ilişkin önceki hükümlülüğü nedeni ile mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, infazdan sonra sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” ve “Sanıklara sebebiyet verdikleri yargılama giderinin ayrı ayrı yükletilmesine” cümleleri eklenmek suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.