Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5467 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23408 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 6 - 2009/139878MAHKEMESİ : Düzce 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 17/02/2009NUMARASI : 2009/31 (E) ve 2009/60 (K)SUÇLAR : Hırsızlık, İşyeri dokunulmazlığını ihlal Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir,Ancak 1-Sanığın; Yakınanın işyerine girip içinde dizüstü bilgisayar, fare ve çek koçanları olan çantayı çaldığı, olaydan yaklaşık bir hafta sonra karıştığı bir adam öldürme suçundan dolayı yakalandığında, kuyumcu Yusuf'a borçlandığını ancak, ödeyemediğini, yakınandan çaldığı bilgisayar ile kendisine ait başka bir bilgisayarı borcunu ödediğinde almak için Kuyumcuya bıraktığını söylediği, suça konu bilgisayarın da anılan kuyumcudan alınıp yakınana iade edildiği, yakınanın da beyanlarında işyerinden çantası ve faresi ile birlikte dizüstü bilgisayarı ve çek koçanlarının çalındığını, bunlardan bilgisayarın kendisine iade edildiğini ve şikayetçi olmadığını söylediğinin anlaşılması karşısında, yakınana kısmi iadeye rızası olup olmadığı sorularak sonucuna göre, sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 168.maddesinin uygulanma koşullarının değerlendirilmesi gerekirken yeterli ve yerinde olamayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK’da iddianamede hangi suçtan dava açıldığının gösterilmesi, sanığın hakkında açılan davada yeterli savunmasını yapması için bir zorunluluk olup, diğer aleyhine açılan davalarında gösterilmesi gerekir. Ek savunmanın ise suç vasfının değişmesi durumunda söz konusu olabileceği de dikkate alındığında 5271 sayılı CMK’nın 225/1.maddesinde öngörülen düzenlemeye göre, hükmün ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilebileceği, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 02.01.2009 gün ve 2009/7 tarihli iddianamesindeki anlatım ve nitelendirmeye göre; sanık hakkında sadece hırsızlık suçundan kamu davası açıldığı halde, konut dokunulmazlığını ihlal suçundan; 5271 sayılı CMK’nın 170. maddesine uygun yöntemince açılmış bir dava bulunmadığı halde ek savunma ile yetinilerek, hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemle sınırlı olduğu gözetilmeden dava konusu dışına çıkılıp sanığın hükümlülüğüne karar verilerek 5271 sayılı CMK’nın 225/1.maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık H.. K..’in temyiz itirazı ve tebliğnamede bozma isteyen düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, konut dokunulmazlığını bozma suçu yönünden diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.