Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 514 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 29372 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : YağmaHÜKÜM : 5237 sayılı TCK 142/1-b, 143/1, 62/1, 35, 62/1, 53, 63. maddeleri gereğince 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-) Sanık tüm aşamalarda; "iş yerinin kırık camından içeri girdiğini, kasada bulunan bozuk paraları ve cep telefonu kontör kartlarını cebine aldığını, yine kasada bulunan iki adet bıçağı da yanına alıp, dışarı çıkmak istediği sırada karşısında polisleri gördüğünü, polislerin bıçakları atmasını söylediğinde, attığını, ancak gözüne biber gazı sıktıklarını, olayda kimseye zor kullanmadığını, bıçakların kendisine ait olmadığını, söz konusu iş yerinden aldığını, polislerin kendisini dövdüğünü" savunmuş,Kolluk görevlilerince düzenlenen 18.09.2006 tarihli olay, yakalama, üst arama ve muhafaza altına alma tutanağına göre ise; "Haber Merkezinin, ... isimli yerde şüpheli şahısların olduğunun anons edilmesi üzerine, olay yerine gidildiğinde, iş yerinin demir kepenginin zorlanarak içeri girildiği ve içeriden seslerin geldiğini duyulması üzerine iş yerine girildiğinde, giriş kapısının camının kırılmış ve içerisinin dağınık olduğu, içeride yapılan araştırmada, rafların arka kısmına saklanmış halde sanığın sol elinde bıçakla görüldüğü, elindeki bıçağı atarak teslim olması ikazında bulunulduğu, ancak şahsın ikazlara uymayarak elindeki bıçakla saldırıya yeltendiği, bunun üzerine şahsın saldırısını bertaraf etmek amacıyla yüzüne sprey sıkıldığı, elindeki bıçağı yere attığı, ayrıca sağ eli avuç içinde başka bir bıçağın görüldüğü, diğer bıçağı da atması yönünde ikazda bulunulduğu, ancak bıçağı atmayarak saldırıya geçmesi üzerine jop kullanılmak suretiyle etkisiz hale getirilmek istenirken raflara, duvarlara, zemine bilinçsizce vurduğu, kendisine zarar verdiği, kelepçelenerek suç üstü yakalandığı, yine polis merkezine intikali sırasında kafasını aracın muhtelif yerlerine vurmak suretiyle kendisine zarar vermeye devam ettiği, mukavemette bulunduğu, bıçakların her ikisininde aynı özellikte olduğu, bıçakların ve üst araması sırasında bulunan telefon kartları ve toplam 93,50 TL paranın muhafaza altına alındığı" anlaşılmış, Sanığın, olay tarihinde aldırılan doktor raporunda da, “özellikle yüz, göğüs ve sırt bölgelerinde muhtelif yaralanmaların bulunduğu” belirtilmiş olmakla,Tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde; sanığın yukarıda özetlenen savunmasının aksini ortaya koyan kolluk görevlilerince düzenlenmiş tutanak içerikleri karşısında, olayın oluş şeklinin açıklığa kavuşturulması bakımından 18.09.2006 tarihli olay, yakalama, üst arama ve muhafaza altına alma tutanağı tanıklarının olay hakkındaki bilgi ve görgülerinin tespit edilmesinden sonra tüm beyanlar ve kanıtlar bir arada değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,2-) Uygulamaya göre de; sanığın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a, b, c, d, e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK'nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140, 2015/85 esas ve karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.