MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇLAR : Yağma, HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/12/2009 ve 08/10/2013 tarihli tebliğnameleri ile Daireye gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Sanıkların eylemlerine uyan 765 sayılı TCK'nın 491/4. maddesinde belirtilen suç için öngörülen cezanın türü ve yukarı sınırına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının suç tarihi olan 11.11.2004 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,II-Sanıklar hakkında yağma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Sanıkların yakınanın cep telefonunu ve 30.-TL parasını aldıklarının anlaşılması karşısında, yağma eyleminin tamamlandığı gözetilmeden sanıklar hakkında kalkışma hükümleri uygulanarak eksik ceza tayini ve yağma suçunun, silahla, geceleyin ve birden fazla kişiyle birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 149. maddesinin 1. fıkrasının (a), (c) ve (h) bendleri uyarınca temel ceza belirlenirken, bu husus değerlendirilerek alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Sanığın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi alt soyu üzerinde TCK'nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "Seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,2- 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı olarak, suçu birlikte işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden “ayrı ayrı” sorumlu tutulmaları yerine,yazılı biçimde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesinin yazılması ve yargılama giderlerine ilişkin kısım çıkartılarak yerine, “Sebebiyet verdikleri yargılama giderinin sanıklardan payları oranında ayrı ayrı alınarak Hazine'ye gelir kaydına” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.