MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma, Yangına neden olmak suretiyle genel güvenliğin taksirle tehlikeye sokulmasıHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 8.Ceza Dairesinin 21.11.2016 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Katılan ... 28.01.2011 günü ... Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat ederek mülkiyeti kendisine ait olan konutta birlikte yaşadığı kardeşi sanık ...'nin bu tarihten önce çok defa kendisi ve annesinden tehdit ve baskıyla para aldığını, para vermesini mecbur kılmak için "Sen bana para vermezsen, seni öldürürüm, evi yakarım, sizi yaşatmam" dediğini, 28.01.2011 günü işte bulunduğu sırada kardeşi sanık ... tarafından evinin yakıldığının haberini alması üzerine eve gelip karşılaştıklarında "seni öldüreceğim benim istediklerimi yapacaksınız, devlet bana birşey yapmıyor, siz mi birşey yapacaksınız sizi keserim, sizi doğrarım" biçiminde tehdit içerikli sözler sarf ettiğini belirtip kardeşi sanık ...'den şikayetçi olduğunu beyan ettiği olayla ilgili olarak başlatılan soruşturma kapsamında, sanık hakkında genel güvenliğin yangın çıkarmak suretiyle tehlikeye sokulması ve tehdit suçundan ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2011/299 Esasına kayden kamu davası açıldığı, yargılama sırasında mahkemece sanığın katılana yönelik tehdit içeren davranışlarıyla katılanın konutunda çıkan yangının sebebi ve delilleri bir bütün halinde değerlendirilip sanığın fiilinin yağma suçunu oluşturup oluşturmadığı takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle verilen görevsizlik kararı üzerine yargılamaya devam olunan ... 14. Ağır Ceza Mahkemesince 03.12.2014 günlü 2013/48 Esas, 2014/424 sayılı kararla sanık hakkında taksirle yangına neden olma ve tamamlanmış yağma suçundan mahkumiyet hükmü kurulduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;I-) Sanık hakkında yangına neden olmak suretiyle genel güvenliğin taksirle tehlikeye sokulması suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;Sanık hakkında Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının TCK'nın 53.maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, II-) Sanık hakkında yağma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesine gelince;Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/1, Anayasanın 141/3, 5271 sayılı CMK'nın 34/1, 230/1-c, 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi uyarınca mahkeme kararlarının gerekçeli olması zorunludur. Maddi olgular ile hüküm arasında bağlantıyı açıklamayan sadece yargılamayı özetleyen kararın gerekçe olarak nitelenmesi olanaksızdır. Zahiri gerekçeli karar (görünürde gerekçeli karar) olarak belirtilir.Somut olaya gelince;Katılanın müracaatına ve aşamalarda alınan beyanlarına göre, sanığın 28.01.2011 tarihinden önce katılandan bir çok kez tehditle para isteyip aldığı, 28.01.2011 gününde çıkan yangında ise sanığın katılanı gördüğünde "bana para ver, seni öldürürüm, keserim, doğrarım" biçiminde sözler sarf ettiği, sanığın ise üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği, sanık hakkında düzenlenen 11.08.2011 tarihli iddianamenin sanığın 28.01.2011 tarihinde işlediği tehdit ve genel güvenliğin yangın çıkarmak suretiyle tehlikeye sokulması suçlarını içerdiği, görevsizlik kararının da iddianamenin sınırları içinde kalan olay ile ilgili verilmiş olduğu dikkate alındığında sanığın 28.01.2011 tarihinden önce işlediği belirtilen tamamlanmış yağma suçlarından dolayı bir kamu davasının varlığından bahsedilemeyeceği, 28.01.2011 tarihi itibariyle katılana yönelik yağma eyleminin ise teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilmeden dosya kapsamıyla örtüşmeyen dava sınırlarını aşan gerekçeyle yazılı şekilde ceza tayini yoluna gidilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.