Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4819 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20528 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık ... hakkında hüküm kurulurken, 5237 sayılı Yasanın 142/1-a, 143. maddeleriyle belirlenen 2 yıl 4 ay hapis cezasından, aynı Yasanın 62. maddesiyle 1/6 oranında indirim yapılırken 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezası yerine yazılı şekilde eksik cezası tayini karşı temyiz olmadığından, sanığın cadde üzerinde bulunan iki adet logar kapağını sökerek çalması eyleminin 5237 sayılı Yasanın 142/1-e maddesindeki suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi de sonuca etkili bulunduğundan, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; Sanıkların, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanıklar hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması; Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümler çıkarılarak yerine, “Sanıkların, TCK’nun 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanıklar hakkında uygulanmamasına,” cümlesi yazılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.