Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4730 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18494 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 6 - 2009/83261MAHKEMESİ : Erdemli 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 04/11/2008NUMARASI : 2005/405 (E) ve 2008/422 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Sanık M.. A..'nın adli sicil kayıtlarında yer alan, Mersin 4.Asliye Ceza Mahkemesinin 18.11.1997 gün, 1997/706 Esas ve 1997/936 karar sayılı kararına konu mahkumiyet hükmü esas alınarak hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz sisteminin ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması gerektiğinin ve daha önce kasıtlı bir suçtan üç aydan fazla hapis cezası ile mahkumiyetinin bulunması nedeniyle hakkında erteleme hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. UYAP'tan alınan adli sicil kaydında sanık A.. Ç..'in suç tarihinden önce hırsızlık suçundan sabıkalarının bulunduğunun anlaşılması karşısında; tebliğnamede (2) nolu görüşe katılınmamıştır. Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanıkların olay tarihinde katılan kuruma ait etrafı çevrili olmayan boş açık arazi içerisinde bulunan hurda malzemelerini hırsızlama eyleminde, suça konu malzemelerin katılan kuruma ait olduğunu bilebilecek durumda olduklarına ilişkin kanıtların neler olduğu karar yerinde gösterilip tartışılmadan sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nun 141/1. maddesi ile uygulama yapılması gerekirken aynı kanunun 142/1-a maddesi ile uygulama yapılması, 2-Velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCY.nın 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt soyundaki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanık A.. Ç..'in aynı Yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan şartlı tahliyesine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi; 3-Sanık M.. A.. hakkında verilen sonuç cezanın 5237 sayılı TCK'nın 49/2. maddesinde belirtilen kısa süreli hapis cezası niteliğinde olmadığından sanık hakkında 53/3. maddesi gereğince, 53/1-c bendinde belirtilen kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğuna karar verilemeyeceği ve aynı maddenin (e) bendinin ise mahkemenin takdirinde olmak üzere uygulanamayabileceği, ancak 53/1.fıkrasındaki diğer bentlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 4-Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “müteselsilen” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2.maddesine aykırı davranılması, 5-Sanık R.. K..'ın UYAP sisteminden alınan nüfus kaydına göre, hükümden sonra 13.10.2011 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 64/1. maddesinin uygulama olanağının değerlendirilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar R.. K.., A.. Ç.. ve M.. A.. savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, sanık R.. K.. açısından diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 19.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.