MAHKEMESİ : Samsun 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 08/07/2010NUMARASI : 2009/104 (E) ve 2010/115 (K)SUÇ : Yağma, Kasten yaralama, Tehdit, Konut dokunulmazlığını ihlal TEBLİĞNAMEDEKİ DÜŞÜNCE : Onama, Bozma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: I- Sanık K.. K.. hakkında, mağdur N.. Ç..'a yönelik tehdit suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; sanık K.. K.. savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, II- Sanık A.. K.. hakkında, mağdur G.. Ç..'a yönelik kasten yaralama ve sanık K.. K.. hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde; Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanıkların hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a, b, c, d, e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; ancak, TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildikleri takdirde, kendi altsoyları üzerindeTCK'nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluklarının sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140, 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar A.. K.. ve K.. K.. savunmanının temyiz itirazı ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK'nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanıkların, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum oldukları hapis cezalarından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına" cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, III- Sanık A.. K.. hakkında konut dokunulmazlığını ihlal, mağdur G.. Ç..'a yönelik tehdit ve yağma, sanık K.. K.. hakkında mağdur G.. Ç..'a yönelik tehdit suçlarından kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine; Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir Ancak; 1-) a- Mağdur G.. Ç.. ile sanıklardan Kerem'in eşi Ayşe'nin aynı işyerinde, aynı oda içerisinde çalıştıkları, internet üzerinden birbirleri ile duygusal anlamda mesajlaştıkları, bu durumu Ayşe'nin eşi sanık Kerem öğrenince, Ayşe'nin mağdur tarafından rahatsız edildiğini söylediği, sanık Kerem'in de bu olayı abisi sanık A.. K..'ya anlatması üzerine, sanık Ahmet'in mağdur'a gözdağı vermek amacıyla kimliği tespit edilemeyen bir faili azmettirmek suretiyle 17/11/2008 günü akşamı mağdurun topuğundan silahla yaralanmasına neden olduğu, bu olaydan sonra mağdurun eşi Narin ile görüşmelerinde eşine kendisine internetten chat yaptığı Ayşe'nin eşi veya kardeşi tarafından vurulmuş olabileceğini söylediği, 21/11/2008 günü sanık Ahmet'in bu olayı yüz yüze konuşmak üzere yanına mesajlaşmaya ilişkin internet çıktılarını da alarak mağdurların ikamet ettiği eve gittiği, mağdurun evine rızası ile girerek mağdur'a "neden emniyette kendisinin vurdurttuğunu söylemedin" dediğini, üzerinden çıkarttığı kağıtları mağdur'a doğru göstererek ''bunları internetten çıkarttım Ayşe ile konuştuklarınız buralarda yazıyor" dediği, mağdur ve eşinin ortamı sakinleştirmeye çalıştıkları, sanık Ahmet'in mağdur'a hitaben "5 gün içinde Samsun'u terk edeceksin, yoksa seni yaşatmam" dediğini, daha sonra da yüzleştirme yapmak için mağdurun evine diğer sanık Kerem ile eşi Ayşe'yi telefonla çağırdığı, gelen bu şahıslara kapıyı sanık Ahmet'in yanında olay yerine gelen kardeşi Mehmet'in açtığı, Sanık Kerem'in içeriye girer girmez mağdur'a doğru saldırdığı, tam mağdur'a vuracakken sanık Ahmet'in durdurduğu, Ayşe'nin sanıklara ''yapmayın'' dediği, bunun üzerine Ahmet'in Ayşe'ye bir tokat attığı, sanık Kerem'in mağdur'a hitaben "senin kulaklarını ve s.. keseceğim" diyerek tehdit ettiği, sanık Ahmet'in Kerem'e engel olduğu, ''mağdur ile yarın görüştüreceğim'' dediği, sanık Ahmet'in de yanında bulunan kardeşleri ile sanık Kerem'in eşini gönderdikten sonra mağdurdan arabasının anahtarını ve ruhsatını istediği, mağdur Narin'in televizyonun yanındaki sehpanın üzerinde bulunan araç anahtarını sanık Ahmet'e verdiği, mağdur N.. Ç..'ın beyanına göre, cep telefonunu ve ev telefonunu da sanık Ahmet'in evden ayrılarak gittiği, bu durumdan çok korkan mağdurların aynı gün evi terk ederek İstanbul'a gittikleri, olayı öğrenen mağdurun babası tanık Arif'in ortamı sakinleştirmek ve barış yapmak için yanına arkadaşı tanık M.. E..'i de alarak Samsun'a geldikleri, sanık Ahmet'den oğlu adına özür dilediği, oğluna ait aracı istemesi üzerine "oğlun gelsin ona vereceğim" dediği, tanık Akif'in ''oğlumu alıp geleyim'' demesi üzerine de sanık Ahmet'in "o tek gelecek" dediği, 05.12.2008 günlü olay yeri inceleme raporu ile ihbar üzerine, mağdura ait ...... plakalı Doğan marka aracın kapıları kapalı bir vaziyette bulunduğu, kapıları çilingir yardımıyla açılıp, mağdura teslim edildiğinin anlaşılması karşısında; Tüm bu olaylar nedeniyle mağdurların polise müracaat ettikleri, olay nedeniyle şikayetçi olduklarını söyledikleri, bu şikayetten çok kısa bir süre sonra mağdura ait aracın mağdurun evinin çok yakınında kilitli ve hasarsız bir şekilde terk edilmiş olduğunun tespit edilmesi üzerine mağdurlara araçlarının teslim edildiğinin anlaşılması karşısında; öncelikle mağdurların evinden alındığı belirtilen cep telefonunun imei numarası tespit edilip, suç tarihinden sonra kim veya kimler tarafından kullanıldığı araştırılıp, suça konu aracın alındığı tarihten bulunduğu tarih aralığında, kullanılıp kullanılmadığı, bu süre içerisindeki amortisman giderleri, kilometre kadrajı hesaplanıp, değişim olup olmadığı saptanıp sonucuna göre, sanığın kastı ile hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi, b- Kabule görede; Yağma suçuna konu mağdura ait aracın 05.12.2008 tarihli olay inceleme raporuna göre, başka bir mahalde terk edilmiş vaziyette kolluk görevlilerince bulunduğu, kapılarının kilitli olması nedeniyle çilingir vasıtasıyla kapıları açılıp, mağdura teslim edildiğinin anlaşılması karşısında; koşulları olmayan TCK'nın 168. maddesi ile uygulama yapılması, 2- Sanık K.. K..'nın eşi A.. K..'nın mağdur G.. Ç.. tarafında chatleşme olayından dolayı, mağduru tehdit ettiği halde, sanık hakkında TCK'nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükümleri uygulanması gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi, 3- 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140, 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar A.. K.. ve K.. K.. savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle istem gibi BOZULMASINA, 30.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.