Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 456 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 7440 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm sanık ... savunmanı tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Hükmedilen cezaların süresine göre; duruşmalı incelenmesi olanaklı bulunmadığı için sanık ... savunmanının duruşmalı inceleme istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 318 ve 421. maddeleri gereğince REDDİNE, 1) Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde; Anayasa Mahkemesinin, TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24/11/2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının İnfaz aşamasında gözetilebileeeği değerlendirilerek yapılan incelemede, Katılanın hürriyetinin tahdidi sırasında cebire uğradığının adli raporla da belirlenmesi karşısında, etkin pişmanlık hükmünün uygulanmasına yasal imkan bulunmadığının gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dış??nda usul ve yasaya uygun ve takdire dayalı bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 2-) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesine gelince; Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; A) Kusur yeteneği 5237 sayılı TCK'nın 31/1 ve 31/2 tanımlanmıştır. Algılama ve irade yeteneği denilen bu iki öğenin kişide bir arada bulunmaması veya bu yeteneklerinde azalma meydana gelmesi durumunda ise kusur yeteneğinin tam olmadığı kabul edilmelidir. Akıl hastalığı kusur yeteneğini etkilemesi nedeniyle ceza sorumluluğunu ortadan kaldırılan sebeplerden biri olarak düzenlenir. Ceza yargılamasının asıl amacı usul kurallarının ön gördüğü ilkeler doğrultusunda gerçeği araştırmak gibi varsa kusur yeteneği konusundaki iddiları da ele alıp değerlendirilmesi gerekir. Sanık ...’ın adli sicil kaydında TCK'nın 32. maddesi ile ilgili bir uygulama bulunmadığı halde temyiz davasının inceleme aşamasında 06.01.2017 tarihli dilekçe ve ekinde sunduğu, ... Asker Hasatanesi'nin raporunda disosyal kişilik bozukluğu nedeniyle askerliğe elverişsiz olduğunun bildirildiği ve Nazilli Devlet Hastanesi'nin 17.07.2012 tarihli raporunda sanığın ağır düzeyde antisosyal personality disorder olduğunun belirtildiği raporlara göre TCK’nın 32. maddesinde düzenlenen kusur yeteneğinin tam olmadığını ileri sürmüştür. Hal böyle olunca, Sanık ...'ın 06.01.2017 tarihli dilekçesine ekli raporlarda belirtilen hususların algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneği üzerinde önemli derecede ve/veya önemli derecede olmamakla azalmış olup olmadığı resen araştırılıp psikiyatri bilimi çerçevesinde resen araştırıp, saptandıktan sonra sonuca göre hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması, B-) Kabule göre de; a)Katılanın hürriyetinin tahdidi sırasında cebire uğradığının adli raporla da belirlenmesi karşısında, koşulları oluşmadığı halde sanık hakkında TCK’nın 110. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması; b)Sanığın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK'nın 53/3.maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK’nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün, 2014/140- 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının korunmasına, 27.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.