Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 43882 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 27061 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 6 - 2012/164185MAHKEMESİ : Bakırköy 11. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/03/2012NUMARASI : 2010/397 (E) ve 2012/72 (K)SUÇ : Yağma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Sanık K.. B..'ın mağdura “İsmail Sarı 3-4 fırıncı ile toplantı yapıyor, hadi sen de gel toplantıya katıl” dediği ve mağdurun da bu teklifi kabul ederek olay yerine gittiğinin anlaşılması karşısında; sanık K.. B..'ın suç işlemek için hile ile mağduru götürüp rızası dışında söz konusu evde tutarak hürriyetinden yoksun bıraktıkları anlaşıldığından tüm sanıklar hakkında zamanaşımı içinde bu suçtan işlem yapılması olanaklı görülmüştür.Mağdurun soruşturma aşamasındaki ve tanıklar R.. M..,O.. K.., S.. D..'in tüm aşamadaki beyanları, 06.12.2010 tarihli “CD Çözümleme ve Muhafaza Altına Alma Tutanağı” ve 05.12.2010 tarihli “Yakalama-Muhafaza Altına Alma ve Cumhuriyet Savcısı ile Telefon Görüşme ve Talimat Alma Tutanağı”ndaki sanık K.. B..'ın ikrarına göre, sevk ve idaresindeki araçla işyerinden evine gitmekte olan mağdura yolda karşılaştığı fırıncılar derneği başkanının şoförü olan sanık Kemal'in “ İsmail Sarı 3-4 fırıncı ile toplantı yapıyor, hadi sen de gel toplantıya katıl” dediği ve mağdurun bu teklifi kabul ederek sanıkla birlikte suçun işlendiği eve gittiği, dairede 6-7 kişinin bulunduğu, mağdurun dernek başkanı İsmail Sarı'yı göremeyip sanık Kemal'e sorması üzerine sanığın evde oturan kasketli birini (sanık A.. H..) göstererek “artık başkan bu ve sana 100.000 TL ceza kestim, sen bana yanlış yaptın,bu parayı yarım saat içinde hazır edeceksin, yarım saatten bir dakika fazla yok” diye söylediği, sanık Kemal'in başkan olarak tanıttığı kasketli şahsın da ele geçirilemeyen silahın namlu kısmı ile mağdurun kafasına vurup doktor raporunda belirtildiği şekilde yaralayarak “biz 40 kişiyiz, bu olaydan dolayı ikimiz cezaevinde yatar, diğerleri seni her yerde bulur ve öldürürler, Kemal seni çok seviyormuş, bana kalsa seni öldürürdüm sen ona dua et, senin evinin etrafında üç gündür nöbet tutuyoruz çocuğunu kaçıracaktık ancak Kemal buna izin vermedi” diye tehdit ettiği, mağdurun arkadaşı olan tanık Osman'ı arayarak üzerinde ne kadar para varsa tanık Serkan'ın işyerine bırakmasını istediği, paranın bırakılmasının hemen ardından sanık Erkan'ın mağdurun gönderdiğini söyleyerek parayı aldığı, ayrıca evin içinde mağdurun tanıyamayacağı bir kişinin de cep telefonunu alarak sim kartını verdiği, mağdurun serbest bırakılması için çek verme teklifinin sanıklar tarafından kabul edilmesi üzerine serbest bırakıldığının anlaşılması karşısında; mağdurun, sanıkları suçtan kurtarmaya yönelik Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği 16.12.2010 havale tarihli dilekçesine itibar edilip delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek sanıklar hakkında yağma suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde beraatlerine hükmedilmesi,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, 19.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.