MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetme, üye olma, suç işlemek amacıyla kurulan örgüt adına suç işleme, yağma, irtikab, dolandırıcılık, fuhuş, şantajYerel Mahkemece verilen hüküm sanıklar ... savunmanları tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/07/2014- 25/01/2015 tarihli tebliğnameleri ile Dairemize gönderilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Hükmedilen cezaların türü ve süresine göre sanıklar ... savunmanlarının duruşmalı inceleme istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesi gereğince REDDİNE, I-Sanıklar..... ve ..... hakkında, mağdurlar ...., ...’a yönelik dolandırıcılık; sanıklar ..... ve ..... hakkında, mağdurlar ..., yönelik dolandırıcılık; sanık hakkında, mağdurlar....,...’na yönelik dolandırıcılık; sanık... hakkında, mağdur...’e yönelik dolandırıcılık; sanık ..... hakkında, mağdurlar ... ile katılan ...’na yönelik dolandırıcılık; sanık ... hakkında, mağdurlar ... ve....’ya yönelik dolandırıcılık; sanık ..... hakkında, mağdurlar. ....’a yönelik dolandırıcılık; sanık ... hakkında, mağdurlar... ve.....'a yönelik dolandırıcılık; sanık..... hakkında, mağdurlar.....,...’ya yönelik dolandırıcılık; sanık ..... hakkında, mağdur.....’a yönelik dolandırıcılık; sanık... hakkında, mağdur ....’a yönelik dolandırıcılık; sanık ..., hakkında, mağdurlar... ve ...’a yönelik dolandırıcılık; sanıklar..... ve ... hakkında, mağdur ... Sağlık Hizmetleri...icaret Ltd.Şti’ne yönelik dolandırıcılık; sanıklar... hakkında, fuhuş; sanıklar.....,....., ....,... hakkında, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanıklar..... ve ..... savunmanlarının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin kısmen istem gibi ONANMASINA,II-Sanık..... hakkında, mağdur .....’e yönelik dolandırıcılık; sanıklar .....,..... ve.... hakkında, mağdur...’e yönelik dolandırıcılık; sanık ... hakkında, katılan...’na yönelik şantaj suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak,1-Suç işlemek amacıyla kurulan örgütün fa...yeti çerçevesinde işlenen bir suç söz konusu olmadığı gözetilmeden; sanıklar....., ..... ve.... hakkında, mağdur...’e yönelik dolandırıcılık; sanık..... hakkında mağdur .....’e yönelik dolandırıcılık suçları yönünden 5237 sayılı...CK’nın 58/9.maddesiyle uygulama yapılması,2-Sanık ...’ın, katılan...’na yönelik eylem nedeniyle hakkında beraat kararı verildiği gözetilmeden, katılan lehine takdir olunan vekalet ücretinden mahkumiyet kararı verilen diğer sanıklarla birlikte sorumlu tutulması,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanıklar....., ..... ve.... savunmanlarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle kısmen istem gibi BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından...CK’nın 58/9.maddenin uygulanmasına ve katılan .... lehine takdir olunan vekalet ücretinden sanık .....’ın sorumlu tutulmasına ilişkin kısımların çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,III-Sanıklar ..... ve..... hakkında, mağdurlar...., ....,....., ... ve.....’na yönelik dolandırıcılık; sanıklar ..... ve.... hakkında, mağdur .....’e yönelik dolandırıcılık; sanıklar..... ve..... hakkında, mağdurlar ..... ve...'a yönelik dolandırıcılık; sanıklar .....,..... ve ..... hakkında, mağdurlar... ve ...’na yönelik dolandırıcılık; sanık ..... hakkında, mağdur....’ya yönelik dolandırıcılık; sanık..... hakkında, mağdurlar ....,...’a yönelik dolandırıcılık; sanık ..... hakkında, mağdur....’a yönelik dolandırıcılık; sanıklar.....,... ve ... hakkında, mağdur ... yönelik dolandırıcılık; sanıklar .....,..... ve ..... hakkında, mağdur ...’e yönelik dolandırıcılık; sanıklar ...., ..... ve..... hakkında, katılan ...’na yönelik şantaj; sanıklar .....,....., .....,... hakkında, mağdur ...Sağlık Hizmetleri...icaret Ltd.Şti’ne yönelik dolandırıcılık; sanıklar .....,..., ..... ve ... hakkında, mağdur ...’ya yönelik irtikap; sanık..... hakkında, suç işlemek amacıyla örgüt kurma-yönetme; sanıklar ....., ....., ... ...,...., ..... ve..... hakkında, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma; sanıklar ... ve ... hakkında, suç işlemek amacıyla kurulan örgüt adına suç işleme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesine gelince;Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanıklar .....,..., .....,.....,...., ..... ve ... hakkında mağdur ...’ya yönelik eylemleri nedeniyle irtikap suçundan kamu davası açıldığı, 3628 sayılı Yasanın 18. maddesine göre hazine ile ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının bu suçun mağduru ve suçtan zarar göreni olduğu, bu sıfatlarının gereği olarak CMK'nın 234/1-b maddesi gereğince kovuşturma evresinde sahip oldukları davaya katılma ve diğer haklarını kullanabilmeleri için ...ye Bakanlığı Baş Hukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü ile ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının iddianame gönderilerek duruşmadan haberdar edilmeleri gerektiği gözetilmeden, ....ye Bakanlığı Baş Hukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü’nün davadan haberdar edilip, davaya katılma ve diğer haklarını kullanma imkanı tanınmadan, yargılamaya devam edilerek adı geçen sanıklar hakkında yazılı şekilde uygulama yapılması, 2- Dolandırıcılık suçu, 5237 sayılı...CK’nın 157/1.maddesinde tanımlanmış olup, anılan madde hükmüne göre; dolandırıcılık, hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kişinin kendisine veya başkasına yarar sağlamasıdır. Bu suçun işlenişi sırasında hileli davranışlar ile kişiler aldatılmaktadır. Aldatıcı nitelik taşıyan hareketlerle, kişiler arasındaki ilişkilerde var olması gereken iyi niyet ve güven ihlal edilmektedir. Bu suretle kişinin irade serbestisi etkilenmekte ve irade özgürlüğü ihlal edilmektedir.Dolandırıcılık suçundan söz edebilmek için, failin hileli davranışlarda bulunması gerekir. Bir eylemin hile sayılabilmesi için, bir şekilde gerçeğin gizlenmesiveya farklı gösterilmiş olması, gerçekleşmeyeni gerçekleşmiş, gerçekleşeni gerçekleşmemiş gibi göstermek veya gerçekleşene başka unsurlar eklemek gerekir. Bu farklı göstermenin sonucu olarak da, kişinin iradesi sakatlanmaktadır. Mağdur hile sayesinde, rıza göstermeyeceği bir konuya rıza göstermekte, yapmayacağı bir şeyi yapmaktadır. Hile nitelikli bir yalandır. Yalan belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun denetleme olanağı ortadan kaldırılmalıdır. Kullanılan hile ile mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu kandırıcı davranışlarla yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. O halde hileli davranışın aldatacak nitelikte olması gerekir. Basit bir yalan hileli hareket olarak kabul edilemez. Olaysal olarak değerlendirme yapılmalı, hileli hareketin ne olduğu, mağdur üzerindeki etkisi, kandırabilecek bir hareket olup olmadığı, mağdurun iyi niyeti ve güven duygularının suistimal edilip edilmediği araştırılmalıdır.Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için, failin hileli davranışlarda bulunması yeterli olmayıp, bunun sonucu olarak mağdurun aldatılıp, onun veya başkasının zararına olarak, failin kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekir. Mağdurun hataya düşmesinin failin hileli davranışlarından kaynaklanması gerekir. Mağdurun aldanması failin hileli davranışlarından değil de, doğrudan mağdurun kendisini ilgilendiren bir nedenden veya fail dışındaki kimselerin bir hareketinden meydana gelmişse, dolandırıcılık suçundan söz edilemeyecektir. Dolandırıcılık suçu, kasten işlenebilen bir suçtur. Burada söz konusu olan kast, dolandırıcılık suçunun maddi unsurlarının hepsinin fail tarafından bilinmesini ifade etmektedir. Bir başka ifadeyle, failin gerçekleştirdiği davranışların hile teşkil ettiğini, başka birini aldatıcı nitelikte olduğunu bilmelidir. Ayrıca, fail, bu hileli davranışlar sonucunda bunların etkisiyle, hileye maruz kalan kişinin veya bir başkasının mal varlığında bir eksilme meydana geldiğini, zarar gördüğünü ve buna karşılık, kendisinin veya sair bir kişinin mal varlığında bir artma meydana geldiğini bilmelidir.Dolandırıcılık suçu, başkasının zararına olarak yararın elde edildiği anda tamamlanmaktadır. Dolandırıcılık suçuna iştirakin her türlüsü mümkündür. Bu suçta iştirakle ilgili herhangi bir özellik yer almamaktadır. Ancak, dolandırıcılık suçunda failin hilesinin mağduru aldatmasına katılan kimse şerik olabilir. İştirak iradesi hile oluşturan davranışın gerçekleşmesinden önce, en geç gerçekleşme anında olmalıdır. Bu açıklamalar ışığında somut olaylara bakıldığında;a-Mağdur ....’ın aşamalardaki anlatımlarında özetle: “…2008 yılı Aralık ayında bir dizi film setindeydik, set arasında Berlin Uluslararası...iyatro festiv...ne ekip olarak davet aldığımızdan, vize sorunları olduğundan ve bunu nasıl halledebileceğimizi etrafımdaki arkadaşlarıma bahsettim. Sanırım sette ses teknisyeni olarak çalışan açık kimliğini bilmediğim Mahmut ya da Mehmet isimli bir kişi bana ... isminde bir arkadaşının olduğunu, bu aralar KKTC vatandaşlığı için başvuru yaptığını, KKTC vatandaşı olduğu takdirde AB ülkelerine serbest dolaşım hakkı kazanabileceğini söyledi. Ben de bu kişiye nasıl tanışabileceğimi sordum. Kısa bir zaman sonra ... isimli kişi beni aradı, ben bu işin nasıl olduğunu sordum. ... de “Ankara’da birileri var, bu işi organize ediyorlar” dedi. ... ile Kadıköy barlar sokağında bir yerde buluştuk. Ben bu işin yasal olup olmadığını sordum, bana tamamen yasal olduğunu söyledi. Benden evrak hazırlamamı ve para vermemi söyledi. Ben de banka hesabımdan Ankara’da bir gıda firmasına 4.000...L havale ettim. Aynı gün posta ile de nüfus cüzdanımın fotokopisini ve 2 ya da 3 adet vesikalık fotoğrafı Ankara’da bir adrese gönderdim. Sonra KKTC’deki seçimlerin sonuçlarını beklemeye başladık. Aradan bir süre geçti, tekrar ... ile telefonlaştık. ... “seçimlerden sonra kabinenin kurulması gerekiyormuş” gibi sözler söyledi. Birkaç kere daha telefonlaştık, ancak ben yaptığım bu işten ümidimi kestim, olmayacağını anladım ve peşini bıraktım. ... isimli kişinin reklam işiyle uğraştığını biliyorum. Mahmut ya da Mehmet isimli kişinin kim olduğunu bilmiyorum. Mağdurum, dolandırıldığımı anladım.” şeklinde beyanda bulunduğu; aşamalardaki savunmalarında suçlamayı kabul etmeyen sanık.....’nin “Mağduru tanımadığını” beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; sanık..... tarafından mağdura yönelik hileli davranışlarda bulunulduğuna ilişkin inandırıcı, kesin, somut ve hukuka uygun kanıtlar bulunmadığı gözetilmeden, sanık.....’nin beraati yerine yazılı şekilde hükümlülüğüne karar verilmesi,b-Mağdur .....’in aşamalardaki anlatımlarında özetle: “...’yi eski çalıştığım iş yerinde çalışan.... aracılığıyla tanırım.... ile tanışıklığımızdan kısa bir süre sonra bana ...’nin her yıl belli sayıda kişiyi Bakanlar Kurulu onayı ile vatandaşlığa aldığını ve bu konuda bana yardımcı olabileceğini, vatandaş olmam h...nde tüm AB ülkelerine vizesiz girebileceğimi söyledi. Ben de bunu kabul ettim. Kıbrıs vatandaşlığı için verilecek dosyaya konmak üzere nüfus cüzdanımın fotokopisini, göğüs filmimin ve kan tahlillerimin yer aldığı dosyayı elden ...’a teslim ettim. Daha sonra işlemleri yapmak için benden 3.500...L para istedi. Ben de bu parayı havale ettim. ...beni zaman zaman arayarak Bakanlar Kurulunun toplanmaması nedeniyle vatandaşlık işimin uzadığını belirtti. Daha sonra da göz altına alınarak tutuklandı. ... 2009 yılı Ağustos ayı içerisinde beni arayarak yanıma geldi, verdiğim paranın eksik olduğunu belirtip benden yine para istedi, benden 500...L daha para aldı. Kıbrıs işi uzayınca bir gün telefonda benim sağlık durumumu sordu, ben de hepsinin iyi olduğunu söyledim. Kendisi bana buradan bir fırsat çıkarabiliriz dedi, fakat ben bunu kabul etmedim.Daha sonra başka bir telefon konuşmasında bana ‘senin askerlik işlerini halledebilirim, bu konuda aracı olurum’ dedi. Bunun için ayrıca para talep etmedi, ama yine de ben bunu kabul etmedim. Askerlik şubesine giderek 2009 yılı Aralık celp dönemine askerlik kararımı aldırdım. ... zaman zaman beni arayarak ‘sen yine de bir düşün, bizim tanıdıklarımız var, Denizci olur, Havacı olur, Karacı olur, ...’da, ...’da, ...’de hep tanıdıklarımız var, sana yardımcı olurlar, kolaylıklar yaparlar’ diyordu. Ben bu teklifleri ‘Tabi abi olur’ diye geçiştirdim.” şeklinde beyanda bulunduğu; sanıklar.... ve .....’ın aşamalardaki savunmalarında atılı suçlamayı kabul etmediklerini beyan ettikleri; sanıkların, Kıbrıs vatandaşlığına geçirme ve askerlik problemlerinin halledilmesi vaadiyle mağdurdan menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırıldıkları somut olayda, sanıklar ..... ve....’ın mağdura yönelik hileli davranışlarda bulunup menfaat temin ettiklerine ya da sanık.....’nin hileli davranışlarına katıldıklarına ilişkin inandırıcı, kesin, somut ve hukuka uygun kanıtlar bulunmadığı gözetilmeden; sanıklar ..... ve....’ın mağdur .....’e yönelik dolandırıcılık suçundan beraatleri yerine yazılı şekilde hükümlülüklerine karar verilmesi,c-Mağdur...’nun aşamalardaki anlatımlarında: “….bir fuarda tanıdığı...’nin ‘... vatandaşı olması h...nde yurt dışına giriş çıkışlarda vize konusunda sıkıntı yaşamayacağını’ söylediğini, kendisinden nüfus cüzdanı fotokopisi ve 4 adet vesikalık fotoğraf istediğini, istediği belgeleri ...’da ...dına gönderdiğini, ... vatandaşlığı başvurusu için 6.000...L talep ettiğini, bu paranın yaklaşık 4.000...L.sini elden verdiğini, belgeleri ... Bakanlar Kurulu’na vereceğini, işlemleri hızlandıracağını söylediğini, daha sonra kendilerine iş ayarlayabileceğini söylediğini, 2-3 defa kendilerine iş ayarlaması için görüştüklerini, iş konusunda kendisine referans olabileceğini söylediği ...un makamına gidip kendisiyle tanıştırdığını, bu şahsa şirketlerini tanıtıp ihtiyaç olursa Hava Kuvvetleri Komutanlığı ile çalışabileceklerini söylediğini, ...’un da kendisine ‘ihtiyaç olursa bize ulaşacaklarını’ söylediğini,...’nin kendisini Kıbrıs vatandaşlığı işini halledecek ..... ile tanıştıracağını söylediğini, birlikte .....’ın yanına gittiklerini, burada bilgisayar teknolojileri hakkında kısa bir görüşme yaptıktan sonra ... ile İstanbul’a döndüklerini, bu görüşmeden sonra ...’ın güvenilmez bir kişi olduğu kanaatine vardığını, daha sonra birçok kez kendisini aradığını, ancak genelde cevap vermediğini, ..... isimli şahsı ...’da .....’ı ziyaret ettiklerinde ...’in ofisinde gördüğünü, bunun dışında bu şahısla görüşmediğini, çürük raporu alınması konusunda herhangi bir girişiminin olmadığını, ancak ...’nin kendisini gözlerinin bozuk olmasından dolayı yasal olarak askerlik yapmayabileceğini, askerlik konusunda yardımcı olabileceklerini söylediğini, ancak kendisinin bu konuda herhangi bir yardım talebinde bulunmadığını,... Göz Hastanesinden verilen sonuç raporunu ...a verdiğini, amacının askerlik yapıp yapamayacağı ile ilgili bilgi edinmekolduğunu, ...’ın bu işlemleri yapmak için kendisinden para istediğini, ancak kendisinin böyle bir girişimde bulunmadığını” beyan ettiği; sanık .....’ın aşamalardaki savunmalarında atılı suçlamayı kabul etmediğini beyan ettiği; sanıkların, Kıbrıs vatandaşlığına geçirme vaadiyle mağdurdan menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırıldıkları somut olayda,Sanık .....’ın mağdura yönelik hileli davranışlarda bulunup menfaat temin ettiğine ya da sanıklar..... ve .....’ın hileli davranışlarına katıldığına ilişkin inandırıcı, kesin, somut ve hukuka uygun kanıtlar bulunmadığı gözetilmeden; sanık .....’ın mağdur....’na yönelik dolandırıcılık suçundan beraati yerine yazılı şekilde hükümlülüğüne karar verilmesi,Uygulamaya göre de,(3-b) numaralı bozma bendinde belirtildiği üzere, eylemin 5237 sayılı...CK’nın 157/1.maddesine uyan dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması,d-Mağdur....’nın aşamalardaki anlatımlarında: “….,.. ile bizimle aynı sektörde çalışan ... aracılığıyla tanıştım, ancak hiç yüz yüze görüşmedim. Kendisi ile aralıklarla telefon görüşmelerimiz oldu. Film setinde çalışırken çalışanlar arasında ... ’nin eski bir Jitemci olduğu, güçlü bağlantılarının olduğu, askerlik problemlerinde yardımcı olduğu şeklinde söylentiler duydum. Benim de askerlik problemimin çözülmesi için ...’ı aradım. O da .. vatandaşlığı gibi bir şeyler yapabileceğini, Kıbrıs vatandaşı olmam h...nde bedelli askerlik yapabileceğimi söyledi. Bunun karşılığında başlangıçta 2.000...L para istedi. Bu işlerin kendisi için kolay işler olduğunu, yapılan işlerin yasal olduğunu söyledi. ... vatandaşı olduğum takdirde toplamda 15.000...L para vermemi istedi. Ben de kendisine bu kadar paramın olmadığını söyledim. Kendisi de bu parayı taksitle verebileceğimi söyledi. ... bana ‘biz seni koruyacağız, sen bizim adamımızsın, askerlikle ilgili başına herhangi bir iş gelmeyecek’ dedi....elefon görüşmelerimizde benden sürekli para istiyordu, bana bir hesap numarası verdi, ben de verdiği hesaba toplam 800...L para yatırdım. Nüfus cüzdanı fotokopim ile 4 adet vesikalık fotoğrafı da Ankara’da hatırlamadığım bir adrese göndermemi istedi, ben de gönderdim. Bu süreçte herhangi bir gelişme olmadığı için, kendisine güvenmediğimden başka para yatırmadım. Ben Kıbrıs konusunu sormak için kendisini aralıklarla arıyordum. Görüşmelerimizin birinde Kıbrıs vatandaşlığında bana yardımcı olamadığı için mahcup olduğunu, bana daha iyi bir şey yapabileceğini, ancak bu işlemin çok pahalı, 50.000...L gibi bir bedeli olduğunu söyledi. Ben de şu an paramın olmadığını, ancak ilerleyen zamanlarda yaptığım bir sinema filminden para alabileceğimi söyledim. Bu işlemlere başlayabilmek için benim check-up yaptırıp yollamam gerektiğini, bunu alıp kontrol edeceğini, ...’da adamları olduğunu, bu işi kendisinin halledeceğini söyledi. Ancak, ben kendisine güvenmediğim için check-up yaptırmadım ve herhangi bir yere göndermedim. Ankara’daki bir film çalışmamız devam ederken filmin bir bölümünün çekimi için metro izni gerekli olduğundan ...’ın çevresinin geniş olduğunu düşündüğüm için ... bana yardımcı olup olamayacağını sordum. O da bana halledebileceğini söyledi. Daha sonra telefon numaramı ..... isimli şahsa vermiş olacak ki ..... isimli şahıs beni aradı ve her konuda yardımcı olabileceğini, çözemeyecekleri hiçbir işin olmadığını söyledi. .....’ın ofisine gittim ve kendisinden Ankara’da film çekebileceğimiz mekan konularında yardım etmesini istedim. O da bana her türlü yardım edebileceğini söyledi. ..... ile bu şekilde tanıştım. Ancak, ..... ile askerlik konularında herhangi bir görüşmem olmadı. Hatta daha önce ... ile yaptığımız telefon görüşmesinde ..... ile görüştüğümde askerlik ile ilgili konuları ..... ile görüşmememi istedi. Ben de bu konuları ..... ile hiç görüşmedim. ..... ile tanıştıktan sonra emekli asker olduğunu öğrendim, ofisine toplam iki defa gittim. ..... ...’de bir program yapmak istediklerini söyledi ve bu konu ile ilgili yardım istedi. ....yetinin ne kadar olabileceği şeklinde bilgi almak istedi. Daha sonra bana herhangi bir yardımları dokunmayınca kendisini bir daha aramadım ve ofisine gitmedim.” şeklinde beyanda bulunduğu; sanık .....’ın aşamalardaki savunmalarında atılı suçlamayı kabul etmediğini beyan ettiği; sanıkların, ... vatandaşlığına geçirme ve askerlik problemlerini halletme vaadiyle mağdurdan menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırıldıkları somut olayda, Sanık .....’ın, anılan konulara ilişkin mağdura yönelik hileli davranışlarda bulunup menfaat temin ettiğine ya da sanık.....’nin hileli davranışlarına katıldığına ilişkin inandırıcı, kesin, somut ve hukuka uygun kanıtlar bulunmadığı gözetilmeden; sanık .....’ın mağdur....’ya yönelik dolandırıcılık suçundan beraati yerine, yazılı şekilde hükümlülüğüne karar verilmesi,e-Sanık...’in aşamalarda tekrar ettiği kolluk anlatımında: “...yi askere gitmeden önce 2008 yılı başlarında bir arkadaş ortamında tanıdım. Kendisi bana bu tanışmamızda ‘Benim çevrem geniştir, sana yardımım dokunabilir’ diyerek telefon numaramı istemişti, karşılıklı olarak telefon numaralarımızı aldık. Bundan sonra kendisi ile bir daha yüz yüze görüşmedik, zaman zaman telefonla konuştuk....zaman zaman çeşitli konularda beni arayarak bana yardımcı olabileceğini söylerdi. Hatta bir konuşmamızda Kıbrıs vatandaşlığı konusunda bana kontenjan ayarlayabileceğini, bunun bana askerlik konusunda da faydası olacağını, askerliğimi istediğim yerde yaptırabileceğini, bana rapor aldırabileceğini, hiç gitmesem bile bedelli çıkana kadar beni idare edebileceğini söylerdi. Fakat ben kendisini geçiştirmek için bakarız falan deyip başımdan atardım.Askerlik ve Kıbrıs konularında benim herhangi bir talebim olmadı. Acemi birliğimi ...’da, usta birliğimi ise ...’ta yaptım, bu konuda ne bir talebim oldu, ne de bu konuda bir yardım eden oldu. ... benim askere gideceğimi biliyordu, bana senin askerliğini İstanbul’a yakın bir yere çıkartırım derdi, ben bakarız diyerek hep geçiştirdim. ...ın askeriyeden çevresi olduğunu biliyordum, bana söylemezdi ama ben tahmin ederdim. ...’ın bu şekilde teklifleri oldu, ama ben kabul etmedim. ... bana zaman zaman askerlik konusunda yardımda bulunabileceğini söylüyordu, ben senin işini ayarlıyorum diyordu, ben de kendisine eğer yapabiliyorsan yap dedim. Fakat bu görüşmenin yapıldığı zaman ben zaten askerdim.... benden para da talep etmedi, sadece askerdeyken benden 1.000...L borç istemişti, bu parayı ben kendisine eşim aracılığıyla verdim. ... görüşmelerimizde, rapor alıp askerliğimi erken bitirebileceğimi söylüyordu, fakat ben istemediğimi söyledim, zaten böyle bir şey de yapmadı, bu konuda benden para istemedi. Benim ...'dan herhangi bir talebim olmamıştır. ... bana 'Kendisinin ... ayarladığını' söyledi, fakat ayarlayıp ayarlamadığından emin değilim. .....’ı tanımıyorum, kendisine hiçbir şekilde nüfus cüzdanı göndermedim, ben sadece Kıbrıs konusu ile ilgili bir nüfus cüzdanı fotokopisi fakslamıştım.” şeklinde beyanda bulunduğu; Sanıklar ..... ve.....'nin aşamalardaki savunmalarında suçlamayı kabul etmediklerini beyan ettikleri;Sanıkların, askerlik problemlerini halletme ve ... vatandaşlığına geçirme vaadiyle mağdurdan menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırıldıkları somut olayda, “hileli davranışlarla mağdurun aldatılarak menfaat temin edilmesi” unsurunun gerçekleşmediği gibi, suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanıklar..... ve .....’ın mağdur f-El ve işbirliği içerisinde bulunan sanıklar..... ve.....’nun mağdur .....’nın askerlik problemlerini halletme vaadiyle mağdurdan menfaat talep ettikleri, ancak mağdurun aşamalardaki beyanlarında para vermediğini beyan etmiş olduğunun anlaşılması karşısında; sanıkların menfaat temin edememesi nedeniyle dolandırıcılık suçunun kalkışma aşamasında kaldığı gözetilmeden, tamamlandığının kabulüyle yazılı şekilde uygulama yapılması,g-Mağdur....’un aşamalarda tekrar ettiği kolluk anlatımında özetle: “…2009 yılı Ağustos ayı içerisinde Savaş isimli bir arkadaşımın yapımcılığını yaptığı bir sinema filmi ön görüşmesi için ...’ya gittim. Ben yüksek tansiyon hastasıyım, ...’da birçok hastaneye tedavi olmak amacıyla gittim, ancakhastalığımın kaynağının ne olduğunu bulamadılar. Ben de hazır ...’ya gelmişken ... hastanesine gitmek istedim. ...’da birçok k...teli hastane var, ancak paralı oldukları için bu hastanelere gidemedim. ...’da hastalığım nedeniyle askerliğimi tecil ettirmek için ... askerlik şubesine başvurdum. Askerlik şubesinden ... Askeri hastanesine sevk edildim. Bu sırada ......epe benim ....’da olduğumu ve hastaneye sevk edildiğimi telefon görüşmelerinden öğrendi. Bunun üzerine bana yardımcı olması için .....’ı gönderdi, ben kendisinden böyle bir istekte bulunmadım. ..... bana hastaneye gelip gitmem konusunda yardımcı oldu. Hastanede ilk muayenemden sonra tansiyonumun 17-11 gibi yüksek olması nedeniyle ertesi gün benim hastaneye yatmam gerektiği söylendi. Ertesi gün hastaneye yattım, yine ..... beni hastaneye getirdi. Hastanede kan ve idrar testim yapıldı, EKG çekildi, ilaç tedavisi uygulandı....üm tedavilere rağmen tansiyonumun düşmemesi üzerine ertesi gün beni heyete sevk ettiler. Yüksek tansiyon tanısı ile 1 yıl askerliğimin tecil edildiğine dair heyet raporu verildi. Heyet raporu aldığım sırada ..... hastanenin bahçesinde bekledi, içeri girmedi, doktorla ya da başka kimseyle görüşmedi, heyet raporunu almamda kimsenin bir etkisi olmamıştır.”şeklinde beyanda bulunduğu;Sanık .....’ın da kovuşturma aşamasında konuya ilişkin savunmalarında: “… askerlik şubesi mevki hastanesine sevkini yapıyor, yüksek tansiyondan dolayı yatıyor, yatış işleminden bir gün sonra beni aradı, ‘abi tansiyon ilaçlarım bitti, getirebilir misin’ dedi, ben de tansiyon ilaçlarını götürdüm, kendisini ziyaret ettim, ‘heyet gününde yanımızda olabilir misin’ dedi, heyet günü de gittim, heyet buna yüksek tansiyona bağlı bir yıl erteleme verdi, heyetten sonra raporu şubeye götürüp teslim etmesi gerekiyordu, bu aşamada bir iki tane fotokopisi çekildi, ben arabamda bekledim, kendisi gitti şubeye raporlarını teslim etti geldi, bu arada raporun biri benim arabamda kalmıştı, ben de ofise bıraktım, menfaat talebim olmamıştır. Aldıkları raporlar tamamen yasaldır.” şeklinde beyanda bulunduğu;Mağdurun askerlik durumunun tespiti için yazılan müzekkereye verilen cevapta, mağdurun yoklama kaçağı durumunda iken 04.08.2009 tarihinde son yoklamasını yaptırmak üzere ... Şubesi Başkanlığına müracaat ettiği; askerlik şubesi meclisince hipertansiyon tanısı ile ... Hastanesine sevk edildiği ve bu hastanenin 07.08.2009 tarihli raporu ile 42/C (ertesi yıla bırakma) kararı alındığı; yükümlü hakkında sevk geciktirmesi kararlı olarak rapor düzenlenmesi gerekirken sehven son yoklama eri olarak sevk edilip hastane tarafından da sehven ertesi yıla bırakma kararlı rapor düzenlendiği ve bu kararın da kayıtlara işlendiği ve 31.10.2010 tarihine kadar ertelendiği; yapılan hatalı işlemin fark edilmesi 25.08.2009 tarihli yazı ile hakkında verilen ertesi yıla bırakma kararının sevk geciktirme kararı olarak düzeltilmesi için yazı yazıldığı; .... Hastanesi Baştabipliğinin 09.10.2009 tarihli 42/C/F “bir yıl sevk geciktirmesi kararlı raporu”./..şubeye sonradan gelmiş olması ve sistemden eski kayıtlar silinemediğinden erteleme bitim tarihi 07.08.2010 tarihi işlenemediğinden son durum 31.10.2010 olarak gözüktüğünün bildirildiği;Sanık .....’ın, mağdurun Ankara ilinde askerlik şubesine başvurarak hastaneye sevki sırasında sanık ...’in diğer sanık ......epe tarafından gönderilerek bu esnada yardımda bulunulduğu izlenimi oluşturdukları ve sanık ... mağdurdan aramada ele geçirilen hastane tetkiklerini alarak kendisi ile ilgilenildiği izlenimi verdiği, bu surette askerlik işlemlerini halletme konusunda menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırılmasına karar verildiği olayda;Sanık .....’ın, mağdurun son yoklamasını yaptırmak üzere askerlik şubesine müracaatı sonrası sevk edildiği Mevki Hastanesindeki işlemleri sırasında onunla ilgilendiği sabit ise de; mağdurun amaçladığı neticeye ulaşarak bir yıl erteleme kararı aldığı, bu aşamada “hileli davranışlarla mağdurun aldatılması” unsurunun gerçekleşmediği ve dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanık .....’ın mağdur....’a yönelik olarak dolandırıcılık suçundan hükümlülüğüne karar verilmesi,h-Mağdur ...’un aşamalarda da tekrar ettiği kolluk anlatımında özetle: “... ile arkadaş ortamında benim askerlik problemim ile ilgili konuştum. Bana askerliğimi yapıp yapmadığımı sordu, ben de kendisine yapmadığımı söyledim, bana askerlikle ilgili bilgi sahibi olduğunu, bilgi sahibi olan başka tanıdıkları olduğunu söyledi. Ben de kendisine askere gitmememden dolayı bulunduğum durum ile ilgili sorular sordum. Kendisine arkadaş çevremden olan ve kilosu sebebiyle askere gitmeyen bir arkadaşımın durumunu anlattım. Benim de kilolarımın fazla olması ve ayak bileğimin kırık olmasından dolayı askerlikten muaf olup olmayabileceğim konusunda kendisinden bilgi aldım. Bir sohbetimiz sırasında Ankara’ya gideceğimi söyledim. Bana ‘Ankara’da tanıdıklarının olduğunu, bu şahısların askerlik konusunda bana bilgi verebileceklerini’ söyledi. Ben de Ankara’da bulunduğum bir sırada ....ın bahsettiği şahısların ofisine gittim. Burada ..... ve ..... ile tanıştım. Askerliğimle ilgili bu şahıslara sorular sordum, kendileri de bana bilgi verdiler. Bunun üzerine ben normal yasal askerlik işlemlerim için Askerlik Şubesine gittim, uzun zamandır askere gitmediğim için bana sevk emri düzenlediler, bu sevk emri ile muayene oldum, muayene olduğum doktorlar kilomun fazla olmasından dolayı bana 1 yıl sevk erteleme verdiler, 1 yıl sonra tekrar gidip muayene olacağım. Benim ..... ve ..... ile ilişkim bundan ibarettir. Ben askerlik işlemlerini yasal şekilde hallettim. Sadece ...ve ..... bana bildiği konularda bilgi verdi, şahısların benim sevk erteleme almamda herhangi bir müdahalesi olmadı. Benim ortada gerçek bir durumum vardır. Benim kilolarımın fazla olması ve bu nedenle askerlik ertelemesi almamdır. Eğer askere gitmem yönünde birkarar verilseydi ben askere gidecektim. Bu şahıslar ile görüştüğüm sırada bana askere gitmeyeceğimi, çünkü benim durumumda olanların askere gitmediği şeklinde bilgiler verdiler. ..... benim belgelerime baktı, daha sonra kendi fikrini beyan etti. ..... ile birlikte askerlik şubesine gittim, burada bu şahısların tanıdıkları olduğu için benim sıramı öne aldılar, ancak askerlik işlemlerimi yaparken hiçbir şekilde bana yardım etmedi. Çürük raporu aldırılması yönünde bir talebim olmadı.” şeklinde beyanda bulunduğu; Mağdurun askerlik durumunun tespiti için yazılan müzekkereye verilen cevapta, mağdurun yoklama kaçağı olarak aranmakta iken, 18.08.2009 tarihinde kendiliğinden ... Şubesine başvurarak yoklamasının yapılmasını talep ettiği, askerlik meclisince son yoklama işleminin yapıldığı ve hakkında kilo fazlalığı tanısı ile 1 yıl sevk tehir kararı verildiği ve 31.10.2010 tarihine kadar ertesi yıla terk durumunda olduğunun bildirildiği,Sanıklar....., ..... ve .....’ın, askerlikle ilgili işlemleri hallettiklerine ilişkin mağdurun bulunduğu sosyal çevrede oluşturdukları intiba nedeniyle kendisine başvuran mağdura kilo probleminden kaynaklı sevk erteleme raporunu alma konusunda yaptığı işlemlerde eşlik ederek söz konusu raporun kendilerinin etkisi ile alındığı izlenimini oluşturmak suretiyle mağdurun iradesini sakatlayarak yapmaları ve etki etmeleri mümkün olmayan konuda vaatte bulunarak menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırılmalarına karar verildiği olayda; Mağdurdaki mevcut biyolojik ve fiziki koşullar nedeniyle bir yıl sevk tehir kararı alındığı olayda, “hileli davranışlarla mağdurun aldatılmasından” bahsedilemeyeceği, hal böyle olunca da dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının gerçekleşmediği gibi, suçun tipiklik unsurlarının da oluşmadığı gözetilmeden, sanıklar....., ..... ve .....’ın mağdur... yönelik olarak dolandırıcılık suçundan hükümlülüklerine karar verilmesi,ı-Mağdur ...’ın aşamalardaki anlatımlarında özetle: “...yi arayarak askerliğimi nasıl tecil ettirebileceğimi sordum. ... da bana yaşımı, boyumu, kilomu sordu. Daha sonra zaten sen normal gitsen sana en az bir yıl erteleme verirler dedi. Bu konuşmadan sonra ... ile sürekli telefon irtibatımız oldu. Bir kere de yüz yüze görüştük. Bu konular 2009 yılının...emmuz-Ağustos aylarında gerçekleşti. Ben sürekli iş amacıyla ...’ya giderim. Askerlik tecil işlemim için İstanbul’da askerlik şubelerinin yoğunluğundan dolayı, Ankara’daki askerlik şubesine gideceğimi ...’ye söyledim. O da bana Ankara’da ... isimli bir arkadaşının olduğunu, bana takıldığım konularda yol gösterici olabileceğini söyledi ve bana ...’in telefonunu verdi. Ben de Ankara’ya gidince ...’i aradım, bir yerde buluştuk. Askerlik şubesine gidip tecil işlemi yaptırmak istediğimi söyledim. ... beni askerlik şubesine arabasıyla götürdü. Ben tek başıma şubeye girdim ve işlerimi hallettim, askerliğimin ertelendiğine dair rapor aldım. Burada işlemlerim yapılırken sıra önceliği bile yapılmadı, yani bu şahsın benim tecil işlemim yahut başka bir işlem üzerinde herhangi bir yardımı olmamıştır. Ben boy kilo oranı olarak askerlik yapamayacak durumdaydım.” şeklinde beyanda bulunduğu; Mağdurun askerlik durumunun tespiti için yazılan müzekkereye verilen cevapta, mağdurun Keçiören Askerlik Meclisince yapılan muayenesi neticesinde boyunun 1.78, kilosunun 48 olduğu ve alt sınırın 13 kg altında kaldığından kilo eksiği nedeniyle 03.08.2009 tarihli sağlık raporu ile ertesi yıla bırakma kararı verildiğinin bildirildiği;Sanık.....’nin, mağdurun askerlikle ilgili sorunları nedeniyle içinde bulunduğu durum ve yaşadığı sosyal çevrede sanık ......epe’nin askerlik sorunlarını hallettiği yönünde oluşan kanaatin etkisi altında mağdurun iradesinin sanık tarafından sakatlandığı, sanığın askerlikle ilgili konulara etki etme ihtim... olmadığı halde mağdurun iradesini içinde bulunulan şartları kullanarak sakatlamak suretiyle maddi menfaat temin etme suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırılmasına karar verildiği olayda; Mağdurun sahip olduğu biyolojik ve fiziki koşullar nedeniyle askerliğinin ertesi yıla bırakma kararının verildiği, bu bağlamda “hileli davranışlarla mağdurun aldatılması” unsurunun gerçekleşmediği ve dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanık.....’nin mağdur ...’a yönelik olarak dolandırıcılık suçundan hükümlülüğüne karar verilmesi,i-Mağdur ...’un aşamalarda da tekrar ettiği kolluk anlatımında özetle: “…internette tanıştığım şu an ismini hatırlamadığım bir kişi bana eski sağlıkçı .....’ın telefonunu verdi, ben de .....’ı aradım. Kendisi bana askerlikle ilgili aldığım raporları göndermemi istedi. Bana nasıl yardımcı olacağını sorduğumda, kendilerinin danışmanlık yaptığını söyledi. Ben de istediği evrakları faks ve kargo ile gönderdim. Kargom .....’a ulaştıktan birkaç gün sonra Ankara’da .....’ın ofisinde ... ve ..... ile görüştüm. Yanlarında bulunduğum sırada... bir iki kez odaya girip çıktı. Görüşmemizde ..... bana, ..... ve kendisinin askeriyede emekli sağlıkçılar olduklarını, prosedürleri iyi bildiklerini, beni doğru yönlendireceklerini ve yasal olduğunu söylediler. Benden danışmanlık ücreti olarak 2.000-3.000...L talep edeceklerini söylediler. Daha sonra ben İstanbul’a geri döndüm, ... ordu evinin önünde ..... ile buluştuk ve hastaneye sevk kağıdı almak için askerlik şubesine gittik, ama alamadık, ..... ’ya döndü ve daha sonra tekrar görüşeceğimizi söyledi. Benim onlardan beklentim sadece süreçlerde işlemlerimi hızlandırabileceklerini düşünmemdir, başkaherhangi bir beklentim olmamıştır. Yine 2009 yılı Ocak ayı başında ..... ile yaptığımız telefon görüşmesinde bana Kırklareli ilinde kütüğümden sevk almamı söyledi, ben de buna istinaden sevk aldım ve buradan Çorlu Askerlik Hastanesine sevk edildim. ... isimli şahsı da İstanbul/Aksaray’dan alarak birlikte Çorlu’ya gittik, beni yeğeni olarak tanıttı ve işlemlerimin hızlı yapılmasını istedi, daha sonra kendisi ...’ya gitti. İşlemlerime kendim devam ettim. Muayenemin 3. günü beni hipertansiyon, taşikardi, yüz kızarması gibi sebeplerden dolayı hastaneye yatırmaya karar verdiler. Hormonal bir rahatsızlığımın olabileceği düşünüldüğünden hastaneye yatırıldım. Hastanede yattığımın 12.günü .... hastaneye geldi, bana büyük ihtimalle yarın kurula çıkacağımı söyledi, fakat kurula çıkarılmadım. Böbreğimde görülen kitleden dolayı beni Cuma günü ...’ya sevk ettiler. Ben .. veya ...’i aradım, bana buradaki işin 2-3 güne kadar biter dedi, Pazartesi günü benimle beraber hastaneye geleceklerini söylediler. Pazartesi günü ..... ..’ya geldi,...’in İstanbul’da olduğunu söyledi. Ama dedikleri gibi olmadı. Beni hastaneye yatırdılar. Bunun üzerine ... ile İsmail ...’ya geri döndüler. Beni Perşembe günü arayıp kurula çıkıp çıkmayacağımı sordular, ben de çıkmayacağımı söyleyince, gelmelerine gerek kalmadığını söylediler. Daha sonra telefon görüşmelerimiz oldu. Bana süreç hakkında sorular soruyorlardı. Ben kısa sürede heyete çıkıp neticeyi öğrenirim diye beklerken beni sürekli başka bölümlere havale ettiler, başka hastalıklarım olduğuna dair teşhisler konuldu. ... ve İsmail bana hastanedeki işlerin kısa süre içerisinde biteceğini söylediler. Ancak üç ay boyunca hastanede tetkiklerim yapıldı ve bekledim. Beni hastanede yattığım süre boyunca aradılar, ancak ben telefonlarını açmamaya gayret ettim. İki kez yanıma geldiklerini söyleyip benimle görüştüler. Bunun haricinde de iki kez hastanede ... ve İsmail’e rastladım, başka hastaları olduğunu, onlarla ilgilenmeye geldiklerini söylediler. Kuruldan çıktığım gün İsmail ile karşılaştım, benden sonuç belgelerimi istedi, Şişli’ye gideceğini, bana yardımcı olabileceğini söyledi. Benden bugüne kadar para aldıkları halde hiçbir yardımları dokunmadı. Bu sefer belki yardım ederler düşüncesiyle kuruldan çıkan sonuç belgemi...’e verdim. Yanımda .....’ı arayarak ‘...’in işlemleri bitmiş’ diyerek telefonu bana verdi. ... bana “Gözün aydın, bak o kadar yanına geldik, biraz daha destek çıkman lazım, bizi biraz daha gör” dedi. Ben daha önce 2.000...L para verdiğim için bir daha para vermedim. Ama ... sürekli beni arayıp para istiyordu. Ben de .....’a ait hesaba 600...L EFT yaptım. Ancak sürekli beni arayıp benden para istiyordu. Bu aramalardan rahatsız olduğumdan Mayıs ayının sonlarına doğru telefonumu kapattım. Diğer şahısların hiçbirini tanımıyorum. ..... isimli şahıstan danışmanlık konularında yardım istedim. Bunun karşılığında .....’ın hesap numarasına yaklaşık 2.500...L para yatırdım. Ama onlar bana hiçbir şekilde işlemlerimin hızlanması konusunda yardım etmedikleri halde sürekli para istiyorlardı. Benim bu konuda .....’tan tek beklentim resmiyetteki işlemlerimin bir hafta içinde halledilmesiydi, evrak trafiğimi takip etmesiydi. Yardım istememde başka amacım yoktur.” şeklinde beyanda bulunduğu;Mağdurun askerlik durumunun tespiti için yazılan müzekkereye verilen cevapta, mağdurun 15.01.2009 tarihinde sevke tabi iken 05.01.2009 tarihinde şubeye müracaat ederek rahatsızlığını beyan ettiği ve önce ... Baştabipliğine, daha sonra ... As.Hst.Baştabipliği dahiliye servisine sevkinin yapıldığı ve 06.02.2009 tarihinde bu hastanece tekrar kontrole gelmesi uygundur kararı verilmesi üzerine, 12.01.2009 tarihinde yeniden bu hastaneye sevk edildiği ve bu hastanece 21.01.2009 tarihinde tetkik sonuçları ile beraber yeniden sevk alarak başvurması uygundur kararı verildiğinden 09.02.2009 tarihinde aynı hastaneye sevk edildiği; ... Eğitim Hastanesince 27.02.2009 ve 11.03.2009 tarihlerinde nefroloji servisine sevki uygundur kararları verildiği; yükümlünün işlemleri neticelendirmediğinden 07.04.2009 tarihinde bakaya takibine alındığı; yükümlünün 04.05.2009 tarihinde ... Eğitim Hastanesince 1 yıl sevk geciktirmesi kararı verildiğinden 03.05.2010 tarihine kadar hasta sevk tehiri yapıldığı ve bakaya takibinin durdurulduğunun bildirildiği;Sanıklar ....., ..... ve....’in, internet aracılığıyla kendilerine ulaşan mağdurun askerlikle ilgili sorunlarını halletme, askerliğe elverişli olmadığı hususunda rapor alma vaadinde bulunarak kendilerinin bu konuda prosedürü bilen kişiler olduğu izlenimi vererek, sevk raporu konusunda mağdura yardımcı olmak için yanına geldikleri ve sevk işlemlerini birlikte yerine getirerek askerlik işlemlerini halledeceklerine dair inancını kuvvetlendirerek mağdurun iradesini sakatlayarak menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırılmalarına karar verildiği olayda; Mağdurun amaçladığı neticeye ulaşarak bir yıl sevk geciktirmesi kararı aldığı, bu bağlamda “hileli davranışlarla mağdurun aldatılması” unsurunun gerçekleşmediği ve dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanıklar ....., ..... ve ....’in mağdur ..’a yönelik olarak dolandırıcılık suçundan hükümlülüklerine karar verilmesi,j-Mağdur ...’nin aşamalardaki anlatımlarında özetle: “….....’ı 1997/1998 yıllarında yakın bir arkadaşım vesilesiyle tanıdım, kendisi o zamanlar ... Askeri Hastanesinde astsubay olarak çalışıyordu, zamanla samimiyetimiz arttı, ailece görüşüyorduk. ... ilerleyen zamanda emekli olup ...’da iş yeri açarak ticarete atıldı. Ben 2008 yılında ... Kuvvetleri Komutanlığı Lojistik Başkanlığında sistem koordinatörü olarak görev yapmakta iken Ağustos ayında hakkımda devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etmek, devletin güvenliğine ve siyasal yararına ilişkin belgeleri açıklamak, yasaklanan bilgileri temin etmek, emre itaatsizlik suçlarından soruşturma açıldı. Bu soruşturma nedeniyle 08.09.2008 tarihinde tutuklanıp 06.04.2009 tarihinde tahliye edildim. Davam halen açılmamıştır. Ben tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldıktan sonra izinlerimi kullanıp iş yerine gitmedim, devamında da rapor alıp emekliliğimi istedim. İzinli olduğum süre içerisinde tahminen 2009 yılı Mayıs ayında olsa gerek .....’ın işyerine ziyaret amaçlı ve başımdan geçenleri anlatmak amacıyla gittim. Bu gidişimdebaşımdan geçenleri anlattığımda ... bana ‘madem izinlisin, boş zamanlarda ofise gel, oturur sohbet ederiz’ dedi. Bu görüşmemizden 3-5 gün sonra tekrar .....’ın iş yerine gittiğimde ..... telefonla görüşüyordu, bana dönerek ‘Senin savcının adı neydi’ dedi, ben de kendisine ‘.....’ dedim. Bunun üzerine ... bana ‘Bak seni birisiyle görüştüreceğim’ diyerek telefonu bana verdi, bu şahısla görüşmeye başladık. Bu şahıs öncelikle bana geçmiş olsun dedi ve devamında ‘Ben ...’nin çok yakın arkadaşıyım, bir şey istiyorsan söyle hemen halledeyim’ dedi. Ben de kendisine ‘Benim hakkımda ne düşündüğünü, güveninin devam edip etmediğini öğrenmek istediğimi’ söyledim. Bunu öğrenmek istememdeki amacım başıma bir şey gelip gelmeyeceğini öğrenmek istememdi. Görüşmenin devamında ‘Bak sana ne kadar samimi olduğumu göstereceğim’ diyerek bir başka telefondan ... ile görüşme yaptı, bu görüşmenin içeriği hafta sonu gidecekleri piknikle ilgiliydi. Bu görüşmeden sonra ‘Bak ne kadar samimiyiz, başka bir şey istiyorsan onu da hallederiz, benim ...a yaptıramayacağım iş yok’ dedi. Bunu derken benim hakkımda yürütmüş olduğu soruşturmayı sümen altı etmeyi kast ettiğini anladım. Ben, hakkımdaki düşüncesini öğrenmenin dışında herhangi bir talebim olmadığını söyledim ve telefonu kapattık. Bu şahsın kim olduğunu sorduğumda Erdem bana ‘Tugay isimli bir tanıdığının olduğunu’ söyledi. Eve gittikten sonra içim hiç rahat etmedi, ....’ın ...ile görüşmesinin aleyhime olacağını, böyle bir talepte bulunduğum takdirde suçlu olduğumu kabul edeceğimden korktum. Ertesi gün ...’in yanına giderek ...’ı arayıp ....ile benimle ilgili herhangi bir şey görüşmesini istemediğimi beyan ettim. Bunun üzerine ..., ...’ı arayarak ‘Dünkü yapmış olduğumuz konuşmayı unut, arkadaşın adı hiçbir yerde geçmesin’ dedi. Ne ....., ne de ... benden ...’un hakkımda yürütmüş olduğu soruşturma konusunda maddi çıkar amaçlı istekleri olmadı. Yalnız, yukarıda da belirttiğim gibi ....ile yapmış olduğumuz telefon görüşmesinde ... bunu ima etti. Zannımca, benden karşılık bulamadığı için tekrar dile getirmedi. Benim de zaten bu tür bir talebim kesinlikle olmaz.” şeklinde beyanda bulunduğu;Sanıkların da atılı suçlamayı kabul etmedikleri;Sanıklar..... ve .....’ın, mağdur hakkında askeri savcı olan sanık.....un soruşturma yürüttüğü, bu soruşturma nedeniyle mağdurun tutuklandığı, sanık ...’ın mağdura ilişkin soruşturma hakkında bilgi sahibi olduğu ve bu bilgileri mağdurdan menfaat temin etmek amacıyla sanık .’le paylaştığı, sanık ...’in mağdura ulaşarak sanık ... aralarındaki ilişkiyi kullanarak menfaat karşılığı hakkındaki soruşturmanın lehine sonuçlandırılması vaadinde bulunduğu, mağdura askeri savcı olan ve hakkında soruşturma yürüten sanık ....’un ismini vererek, bu kişi nezdinde hatırlarının sayıldığını ve belli bir işi gördüreceklerini belirtmek suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırılmalarına karar verildiği olayda, ./..Sanıkların hileli davranışlarla mağduru aldatıp menfaat temin etmeye yönelik icrai hareketlerinin söz konusu olmadığı gözetilmeden, sanıklar..... ve .....’ın mağdur ....’ye yönelik olarak dolandırıcılık suçundan hükümlülüklerine karar verilmesi,k-Mağdur....’in soruşturma aşamasındaki anlatımlarında özetle: “….....’yi ‘... Komutan’ olarak bilirim, kendisiyle kız arkadaşım ...aracılığıyla tanıştım. Kız arkadaşım benim askerlik yapmadığımı biliyordu, bana ... isimli dayısının askerliğim konusunda bana yardımcı olabileceğini söyledi, ancak.... ile ne yüz yüze ne de telefonla görüşmedim, soyadını da bilmem. Daha sonra kız arkadaşımın annesi olan .... askerliğim konusunda bana yardımcı olabileceğini söyledi ve ... Komutan olarak bildiğim ...’nin telefon numarasını vererek telefon açtığımda kendimi ... Komutanın yeğeni olarak tanıtmamı söyledi. ....ile tanışmam bu şekilde oldu, kendisiyle hiç yüz yüze görüşmedim. Askerliğimi henüz yapmadım, askerliğimi mesleğim dolayısıyla yurt dışında çalıştığımı ispat ederek yurt dışında bulunan...ürk konsolosluklarında tecil ettirdim, askerliğimi bedelli yapmak için Roma’da bulunan...ürk konsolosluğuna başvurdum, şu anda da karar verilmesini bekliyorum. 2009 yılının...emmuz ayında bedelli olarak yapacağım askerliğimi Kasım ayına sarkmaması için...’den yardım istedim. Eylül ayındaki bedelli askerlik kontenjanı dolmuştu, ben de eğer olursa beni Eylül ayındaki kontenjana aldırmasını istedim. ... bunun üzerine benden pasaportum ve yurt dışı giriş çıkış belgelerimi Ankara’da bulunan bir faksa göndermemi istedi, ben de gönderdim. Bu faks numarasını şu an hatırlamıyorum. Daha sonra yaptığımız telefon görüşmelerinde ... bana bu işlerin bir bedeli olduğunu, benim askerlikle ilgili hiçbir şeye karışmayacağımı, v...zimi toplayıp ...’da askeri birliğe gitmemi, bir çavuşun beni karşılayacağını, bunlar karşılığında vereceği hesap numarasına 10.000...L göndermemi istedi. Ben parayı göndermedim, Burdur’a da gitmedim. Daha sonra ben bu konuyu ailemle görüştüğümde bunu onaylamadılar ve bana bu şahıslardan uzak durmamı söylediler. ... ile yaptığım görüşmelerde yukarıda da belirttiğim gibi askerliğimi bedelli olarak Ekim ayındaki kontenjana girebilmek için yardım istemekteyim. Askerliğimi bedelli yapabilmek için...ürkiye’de 6 aydan fazla kalmamam gerektiğini biliyordum, bu nedenle askerliğimi bedelli yapsam bile ileride sorun olacağını biliyordum. Bu yüzden ....’ye bu konuyu sorduğumda halledebileceğini söyledi. ...’den yardım istememin nedeni yukarıda belirttiğim gibi bedelli askerliğimi yapabilmem için Ekim ayındaki kontenjana beni aldırmasıydı. Ben bunun kanuna aykırı olduğunu biliyordum. Ancak, daha sonra yukarıda bahsettiğim gibi pişman oldum. ...’ın telefonda konuştuğu .....’ı tanımıyorum,...’ın benim askerlik durumumla alakalı olarak ..... ile neden konuştuğunu bilmiyorum, aralarındaki ilişkiyi bilmiyorum, ..... ile irtibata geçip geçmediğimi hatırlamıyorum, görüştüğüm şahsın ..... olup olmadığını bilmiyordum, görüşmede bahsettiğim konu 6 aydan fazla kalmam durumunda askerlik durumunun ne olup olmayacağını sorduğumkonudur, .....’ın bunu nasıl yapacağını bilmiyorum, ancak bana bu işi .... ile beraber halledeceklerini söyledi. ....benden sadece pasaport ve yurt dışı giriş çıkış bilgilerimi istedi, ben de kendisine gönderdim, ancak bununla ilgili ne tür bir çalışma yaptıklarını bilmiyorum. Benim ....’ın benden istediği 10.000...L’yi göndermek gibi bir niyetim oldu, fakat bu parayı kendisine göndermedim, başka bir şahsa da menfaat temin etmedim. Benim askerlik konumun halledilmesi ile ilgili olarak beni ........’ye .... yönlendirmedi, ....’ın neden bu şekilde konuştuğunu bilmiyorum, bu şahsı tanımıyorum, benim askerlik konumla alakasını bilmiyorum. Ben kanunsuz iş yaptığımı anladım, pişman oldum ve .....’ye istediği parayı göndermekten vazgeçtim.” şeklinde beyanda bulunduğu;Mağdurun kovuşturma aşamasındaki beyanlarında da özetle: “…ben gemilerde yurt dışında çalışıyorum, çeşitli firmalarda 36 ayımı doldurdum ve...ürkiye’nin İtalya Konsolosluğuna belgelerimi verdim. 2009...emmuz döneminde askere gitmek için askerlik şubesine başvurdum. Ancak, şubem bana ‘Geç kaldığımı, ancak Ekim döneminde gidebileceğimi’ söylediler. Ben de işlerimi...emmuz dönemine göre ayarladığımdan dolayı...emmuz döneminde gidebilmek için o dönemki kız arkadaşım ...ve annesi hatırlayabildiğim kadarıyla ....’ın dayısı olan Ankara’dan ... isimli bir askerle ...örüşmüş ve bana bu konuda yardımcı olmak üzere sanık...u...ay’ın telefonunu verdiler, ben de .... ile ...örüştüm....elefonda ...eçtiği şekilde benden bu konuyla il...ili 10.000...L para istedi. Ankara’da belirttiği faksa pasaportumdaki ...iriş çıkış bil...ilerini faksladım. Ancak bana bir firma ile il...ili problem olduğunu ve bu sebeple o döneme yetişemeyeceğimi söylediler. Zaten daha sonra da...emmuz ayına askerliğim yetişmedi ve ben halen askere ...itmedim, bu yıl ...itmeyi planlıyorum. Bu olay sebebiyle ben...u...ay’a ya da başka birine hiç para vermedim. Şikayetçi değilim. Basında bu dosyadaki olaylarla il...ili haberler çıkana kadar ben sanık ....’un ismini hiç duymadım. Yine sanık ....’dan ya da başkasından sanık ....ismi belirtilmek suretiyle para istenmedi. Yine askerlik işlemlerimi kolaylaştırmak için bana .... bu işlemlere yardımcı olacak şekilde bir şey söylemedi” şeklinde beyanda bulunduğu;Sanıklar....., ..... ve .....’un yapma ya da etki etme ihtimalleri olmayan konularda vaatlerde bulunarak, mağdur üzerinde etkilerini artırmak için bir kısım evrakların ...önderilmesini de temin ederek mağdurun iradesini oluşan inanç ile askerlik durumuna ilişkin içinde bulunduğu durumun etkisi altında sakatlamak suretiyle, menfaat temin ettiklerinden bahisle dolandırıcılık suçundan cezalandırılmalarına karar verilen olayda; k(1)-Sanık .....’un, diğer sanıklar..... ile .....’ın mağdura yönelik hileli davranışlarda bulunup menfaat talep ettiklerini bilerek eyleme katıldığına ilişkin inandırıcı, kesin, somut ve hukuka uy...un kanıtlar./..bulunmadığı gözetilmeden, sanık ..... hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,k(2)-Mağdurun aşamalardaki beyanlarında “Kimseye para vermediğini” beyan etmiş olması dikkate alındığında; sanıkların menfaat temin ettiklerine ve bu surette suçun tamamlandığına ilişkin kanıtların da nelerden ibaret bulunduğu karar yerinde açıklanıp tartışılmadan, yazılı şekilde uygulama yapılması,l- Mağdur ...’un kolluk anlatımında özetle: “…2009 yılının Nisan ayında kısa dönem olarak askere başladım ve 17 Eylül 2009’da askerlik görevimi bitirdim. ........yi yaklaşık 3 yıl kadar eskiden çalıştığım film şirketinden soy ismini hatırlamadığım Batur isminde bir arkadaşım aracılığıyla tanıdım. Kendisiyle normal bir arkadaşlığımız vardır. Kendisi askerlik konusunda bilgi sahibi olduğu için zaman zaman kendisine askerlik konuları ile ilgili danışmışlığım vardır. Askerde bulunduğum süre içinde ........ daha erken terhis olabilmem için yardımcı olabileceğini söyledi, fakat ben bunu kabul etmedim, tam süresinde askerliğimi tamamladım. Benim ........’ye borç vermişliğim vardır, fakat bunu sağlamış olduğu bir menfaat yada hizmet karşılığında yapmadım, sadece arkadaşlık ilişkisi içerisinde borç verdim, fakat geri alamadım.....’ı çalıştığım iş yerinden tanıyorum, kendisi ile hiçbir samimiyetim yoktur. ......epe maddi anlamda sıkıştığı için benden borç istemiştir, ben de kendisine banka aracılığıyla zaman zaman olmak üzere 22.350...L para yatırdım. Benim 1 Nisan 2009’dan itibaren askerliğim başladı, ancak resmi izinli olduğum için ... Hava Er Eğitim.... Komutanlığındaki birliğime 12 Nisanda katıldım. ........’ye henüz birliğime katılmamışken 10 Nisan 2009 tarihinde 10.000...L’yi ... Bankası ... şubesine gönderdim. 13 Haziran 2009 tarihinde askerliğim döneminde 6.000...L gönderdim, yine askerliğim döneminde 20...emmuz 2009’da 5.000...L gönderdim. Ayrıca askerlik dönemim öncesinde 19 Ocak 2009 tarihinde 1.350...L para gönderdim. Bu dekontları sunuyorum. Birliğimden yeni terhis olduğum için bu konuyu kendisiyle görüşemedim, zaten kendisi şu an tutuklu olduğu için vermiş olduğum borçları isteyemedim......’yu da iş yerinde kameraman olduğu için tanıyorum, kendisiyle herhangi bir samimiyetim yoktur. ....’u ...aracılığıyla tanıdım. 2009 yılı Nisan ayında henüz birliğime katılmadan önce ........ile .... ile İstanbul Kuruçeşme sahil kenarında bir restoranda ....’ın beni araması ile yanlarına uğradım, kendileri ile kahve içip sohbet ettik, yanımızda tanımadığım başka şahıslar da vardı. Bu görüşmemizde .... ve diğer kişilerle yazarlığını yaptığım ‘Arka Sokaklar’ dizisi sohbet konusu oldu. Bu arada ....küçük kızının diziyi severek izlediğini söyleyip bir bölümde konuk oyuncu olarak yer alıp alamayacağını sordu. Zaten dizinin her bölümünde yaklaşık 20 tane konuk oyuncu kullanıldığı için ben de bu konuda yardımcı olabileceğimi söyledim. Bu görüşmemizde başka bir konu konuşulmadı. Askerlik görevim sırasında ne rahat bir şekilde askerlik yapmak ne deistediğim yerde askerlik yapmak için girişimlerde bulunmadım. ........askerliğimi yaptığım dönemde rapor alarak daha erken terhis olabilme imkanımın olduğunu, bunu kendisinin sağlayabileceğini bana teklif etti, bunun karşılığında herhangi bir talebi olmadı, sadece konuştuk, başlangıçta söylediği cazip geldi, bu konuda kafama takılan konuları sordum, ancak daha sonra bu konu kafama yatmadı ve askerliğimi yasal süresinde bitirip terhis oldum. ........Ankara’da rapor işleriyle ilgilenen .... isimli kişiden bahsetti, ben de bu nedenle ....’e kafamdaki bu soruları sormasını ve bana cevap vermesini istedim. Ama netice olarak izin kullanmadan askerliğimi normal süresinde bitirdim. .... askerlik yaptığım ... Hava Meydan Komutanlığını benimle görüşmek için bir defa aramıştır.” şeklinde beyanda bulunduğu;Mağdurun C.Savcılığında alınan beyanında: “…2009 Nisan ayında askere gitmeye karar vermiştim. Askerliğimi yapacağım yerle ilgili ......epe bana yardımcı olabileceğini söyledi, karşılığında masrafları olacağını söyledi. Ben ne masraf yaptı bilmiyorum, banka aracılığıyla ödemeleri kendisine yaptım. ... ile .... aracılığıyla tanıştım. Ben askerlik dönemine 1 Nisan 2009 tarihinde girdim, ancak yedek subay adaylığı sınavına henüz girmemiştim. Dolayısıyla askerlik yapacağım yer belli değildi. Bu dönemde .... ve .... ile isimlerini bilmediğim 3-4 erkek şahsın bulunduğu Kuruçeşme’de bulunan bir sahil lokantasına .... beni telefonla çağırdı. Yemeğin sonlarına doğru kendilerine katıldım, birlikte kahve içtik. Askerlik konusu burada konuşuldu, ancak yer-zaman konularına girilmedi. Orada ....un albay olduğunu öğrendim. Daha çok benim yazarlığını yaptığım arka sokaklar dizisi üzerine konuştuk. A.Z.Ü.’un kızı benim yazarlığını yaptığım dizinin izleyicisiymiş, bu dizide oynayıp oynayamayacağını sordu, biz zaten her bölümde konuk oyuncu kabul ederiz. Kızı içinde bu şekilde vesile olabileceğimi söyledim, senaryoyu hazırladım. Daha sonra askerliğim Kütahya’ya çıktı, ....’ın söz verdiği gibi olmadı. 12 Nisan 2009’da birliğime katıldım, 33 gün acemi askerlik yaptım, 10.gün usta birliğimin Yalova’ya çıktığını öğrendim. Birliğimde iken ....ile 3-4 kez görüştüm. Rahat olup olmadığımı sordu, ben de rahat olduğumu söyledim. Kolluktaki ifademde ....a borç olarak verdiğimi söylediğim paraları aslında ben askerlik hizmetinde bana yardımcı olması karşılığında verdim. Ağustos 2009’da ... bu defa Yalova’daki birliğimi arayıp rapor alıp erken terhis ayarlayabileceğini söyledi, ben bu konuyu ilk başta düşündüm, cazip geldi, ancak vazgeçerek reddettim, neticede askerliğimi normal sürede tamamladım. .... bir defa Yalova’daki birliğimi aradı, h...mi hatırımı sordu. Benim..... ile hiçbir samimiyetim yoktur, iş ortamında kameraman olduğu için kendisini tanırım.” şeklinde beyanda bulunduğu;Mağdurun kovuşturma aşamasında mahkemede verdiği beyanlarında: “…kolluktaki ifadesinin doğru olmadığını, savcılıktaki ifadesinin doğru olduğunu, şikayetçi olmadığını” beyan ettiği; Sanıkların atılı suçlamayı kabul etmediklerini beyan ettikleri;Sanıklar..... ve.....’nun kamu görevlileri üzerinde nüfuz sahibi oldukları ve vaat ettikleri işleri yaptıracakları izlenimi vererek rahat bir yerde askerlik yaptırma konusunda herhangi bir yetkileri bulunmadığı halde mağdurun iradesini sakatlamak suretiyle...CK’nın 158/2.maddesi kapsamında dolandırıcılık suçunu işlediklerinden bahisle cezalandırılmalarına karar verilen olayda, Mağdurun beyanları, sanıklar savunmaları ve dosya içerisinde mevcut iletişim tespit tutanakları bir arada değerlendirildiğinde; “Hileli davranışlarla mağdurun aldatılması” unsurunun gerçekleşmediği ve dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığının gözetilmediği gibi, sanık.....’nun, diğer sanık.....’nin eylemine katıldığına ilişkin inandırıcı, kesin, somut ve hukuka uygun kanıtlar bulunmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması,m-Katılan ....’nun C.Savcılığındaki anlatımlarında özetle: “…...ile arkadaşım ... vasıtasıyla tanıştım. Ben çevremde bulunanlara inşallah askerliğim batıya çıkar diyordum. M.. ...e bana ‘Benim tanıdığım bir kişi var, senin askerliğini batıya çıkarır’ diyordu, ondan sonra ....’ı arayıp benim telefon numaramı verdi. Bu konuşmadan 2-3 gün sonra .... beni aradı, 2009 yılı Nisan ayı idi. ....ile buluştuk, kendisine askerlik durumumu anlattım ve batıda askerlik yapmak istediğimi söyledim. Çünkü Safranbolu’dan sonra usta birliğinin doğuya çıktığını duymuştum....ugay bana ‘Bu işi 12.000...L’ye hallederim, askerliğini büyük ihtimalle Ankara’da, olmazsa batıda yaparsın’ dedi. Ben de kabul ettim ve .... Gıda şirketi adına istediği parayı havale ettim. Benim acemi birliğim Safranbolu’na çıktı. .... beni sürekli arayıp ‘Bu işi halledeceğini, batıda bir yerde askerlik yaptıracağını’ söylüyordu. Bana ‘Araya adamların girdiğini, masrafın arttığını’ söyleyerek 15.000...L daha istedi, ben de bu parayı S. Gıda adına yatırdım. Kura neticesinde askerliğim Hakkari Yüksekova’ya çıktı, ....’ı arayıp durumu anlattığımda bana müthiş bir yanlışlık olduğunu söyledi ve 15.000...L yatırmam gerektiğini söyledi, ben de yatırdım. Askerlik yaptığım sırada küçükken geçirdiğim menenjit hastalığından dolayı yaptığım eğitimlerden dolayı rahatsızlığım nüksetti, bu rahatsızlıklarım daha önce de vardı, ‘Tegrator’ isimli ilacı 7 sene kullandım. Ben .... ile konuşurken bir süre sonra ..... tarafından beni Ankara’ya götürmek üzere bir ambulans ayarlandı. Ben o ambulansa binmedim, bu olaylar yemin töreninden 2-3 gün önceydi, ben ailemin gelmesini bekliyordum, ambulansla nereye gideceğimi bilmiyordum. Yemin töreninden sonra acemilik kısmını tamamladım, 28 gün acemi birliğinden sonra İstanbul’a 7 günlük izne geldim, ....’ı telefonla aradım ve ‘Bu kadar para verdim, askerliğim Yüksekova’ya çıktı’ dedim, kendisine kızdım, bana “Merak etme, biz halledeceğiz, 1-2 gün sonra buluşalım’ dedi. Buluştuğumuzda bana ‘Acaba senin rahatsızlığından dolayı seni batıya aldırabilir miyiz’ dedi, daha sonra da ‘Çürük raporu alırız’ dedi. İlk başta teklifine yanaşmadım, ama bu kadar para verdiğim için rapor alabileceğimi söyledim. Ancak, onların rapor alabileceğine de inanmıyordum,./..kendilerine 40.000...L ödemiştim. Ben Yüksekova’ya usta birliğime gittim. .... bana birliğime gittikten sonra kendini Van Askeri Hastanesine sevk ettir demişti, doktora gidip durumumu anlattım, gözümdeki rahatsızlığımdan bahsettim, bana sevk kağıdı yazarak Van Askeri Hastanesine sevk etti. Van’da tetkikler yapıldı, 6 gün kaldım. Daha sonra beni ...’ya sevk ettiler, 5 günlük yol izni vermişlerdi, ben bu sırada İstanbul’a geldim. .... bana telefonlar etmeye başladı. Bu telefonlarda bana ‘Bize bir şeyler vermen’ lazım diyordu. Hatta bu konuşmalarda öyle üstüme geldi ki, ‘Bundan sonra iş benden çıktı, ipi bırakıyorum’ dedi. Ben de ‘Bir şey vermeyeceğim, ipi bırak’ dedim. Ancak, ... beni aramaya devam etti. Ben ....’ın ayarladığı bir araçla Ankara’ya geldim, G.Osmanpaşa’da bir ofise geldik. Buraya gideceğimi ....söylemişti. Burada ...., ve ... isimli kişilerle tanıştım. Bana geçmiş olsun dediler. ...’le oynadığım dizi ile ilgili bir şeyler konuştuk. Daha sonra İsmail isimli kişiyle ...’ya gittik, eşinin hemşire olduğunu öğrendim, yanına uğrayıp göz polikliniğinden sıra aldık, ayrıca menenjit ile ilgili de kliniğe uğradık. Burada muayenelerim yapıldı, sağ gözümle ilgili rahatsızlık tanısı konunca yatışım yapıldı. Ben işlemlerimi yaptırırken İsmail dışarıda bekliyordu. ...’da bulunduğum 9 gün boyunca İsmail bana gazete, sigara gibi şeyler getirdi. Ben bunlara para vermedim. Ben burada kaldığım süre boyunca .... beni İsmail’in telefonundan aradı ve görüştü, bana ‘Sana kesin çürük raporu verilecek çürüğe çıkacaksın’ diyordu. Ama bana hava değişimi raporu verildi, 1 ay süreyle rapor alıp İstanbul’a geldim. ... bu defa da bana ‘1 ay sonra çürük raporu alacağız’ diyordu. Benden sürekli para istemeye devam etti. Ben de para vermeyeceğimi söyledim. Adamlar para bekliyor diyordu. Ben de ‘Gözümde gerçekten rahatsızlık var’ diyor, kurtulmaya çalışıyordum. Devamlı telefonlarla beni rahatsız etmesinden dolayı ‘Daha sonra öderim, iş bitsin ondan sonra öderim’ deyip geçiştiriyordum. Hava değişimi bittikten sonra yine Ankara’daki ofise gittim, .... da vardı. Ankara’da...ugay ayrıldı, ben ofise gittim. ....bana bu sefer beni hastaneye ...’in götüreceğini söylemişti. Ofise gittiğimde ... ve İsmail vardı. Onlarla birlikte GATA’ya gittik. ... GATA’da beni biriyle tanıştırdı, ismini bilmiyorum, ‘Bir ihtiyacın olursa bu kişi karşılar’ diyordu. Muayene oldum, 3 gün hastaneye yatışım yapıldı, daha sonra onlar gittiler, 3 gün hastanede yattım. İki gün İsmail geldi, bana gazete, sigara getirdi. Ertesi gün ... geldi, ailesi de yanındaydı. Ben o gün heyete girdim, aynı gün akşamüzeri heyetin sonuçları çıktı. Hastaneden çıkıp otogara gittim, oradan da evime geldim. Bir hafta boyunca telefon gelmedi. Daha sonra ....beni aramaya başladı, kibar bir üslup ile ‘Senin için her şeyi yaptık, başına iki adam diktik, özgürlük nasıl bir şey, şu an senden mutlusu yoktur’ gibi konuşmalar geçti. Bir zaman sonra .... ‘Meblağ üzerinde yeniden konuşmamız gerekiyor’ dedi, ben de paramın olmadığını, çalışmaya başlamadığımı söyleyip geçiştirdim. Kendisiyle buluştuk, bana 40.000...L daha ödenmesi gerektiğini söyledi, çürük raporunu kendisinin aldırdığını iddia ediyordu. Ben de ‘Düşünmem lazım” dedim. .... ‘Bayramdan önce bu adamlara para göndermemiz gerekiyor’diye bana telefon ediyordu, en azından 1000-2000...L gönderelim diye bana baskı yapıyordu. Bir defasında telefonda tartıştık, ‘Hep aynı şeyleri söylemekten bıkmadın mı’ dedim....elefonda senet yapılacağından bahsetti, ‘Adamlarımı durduramıyorum’ dedi....ekrar kendisiyle buluştuk, bu sefer bana ödeyeceğim meblağın 60.000...L olduğunu söyledi, bu olaylar bayram arifesinde oldu. Bayramdan sonra da senet imzalatacaklardı. Bu görüşmemiz sırasında ben 300...L taksi parası ödedim. Beni bayram günü de aradı. Kayınpederimin rahatsız olduğunu söyledim. Bu şekilde kendisini oyaladım.” şeklinde beyanda bulunduğu; Katılanın kovuşturma aşamasında alınan beyanlarında da: “…Ben bu konuda hazırlıkta ifade vermiştim, ilave edecek bir husus yoktur. Batıda askerlik yapmak için para verdim, rahatsızlığımı kullanmışlardır, şikayetçiyim. Ben sadece ........’den şikayetçiyim, diğerleriyle muhatap olmadım. ... benden çürük raporu alma konusunda para istemedi ve vaatte bulunmadı. ........ benden senet istedi, ... bir şey istemedi,....’i ........’ye para verdiğim dönemlerden tanımıyorum. .....’ı tanımıyorum, benden bir talebi olmamıştır, para vermem olmamıştır, herhangi bir vaatte bulunmamıştır, .....’ı para verdiğim dönemden tanımıyorum. ........’den benden batıda askerlik yaptıracağını belirterek para alması ve bu konuda baskı yapmasından dolayı şikayetçiyim. Her gün saat 08.30’da 1 ay boyunca telefonla uyandırılmakta tehdittir. Üzerime adam salma sözü yüzüme karşı söylenmiştir.” şeklinde beyanda bulunduğu;Katılana ... tarafından düzenlenen 31.08.2009 tarihinde askerliğe elverişli olmadığına dair rapor verildiği, iş bu soruşturma kapsamında katılanın aldığı raporun sahte olup olmadığının tespiti açısından sevk edildiği ... Eğitim Hastanesince düzenlenen 21.10.2009 tarihli raporda katılanın askerliğe elverişli olmadığının belirtildiği ve iş bu raporun da 08.01.2010 tarihinde... Sağlık Komutanlığınca onaylandığı; bu bağlamda katılanın almış olduğu askerliğe elverişli olmadığına dair raporun sahte olmadığının belirlendiği;Mahkemece: “…katılana yönelik eylemin iki aşamalı olduğu; bunlardan ilkinin rahat askerlik yapmak üzere örgüte başvuran katılanın acemi birliği sonrasında Van iline gitmesi üzerine askerliğe elverişli olmadığına ilişkin rapor aldırma vaadi olduğu, buna ilişkin konuşmaların iletişim tespit tutanaklarına yansıdığı, fiziki takip tutanaklarının bu durumu doğruladığı ve ... tarafından 02.09.2009 tarihinde katılanın askerliğe elverişle olmadığı yönünde rapor verildiği, bu raporun ... Eğitim Hastanesince teyit edildiği, buraya kadar gerçekleşen eylemlerin sahte rapor almaya yönelik işlem olduğu, ancak alınan raporun sahte olmadığı gibi dosyamızda sanıklar hakkında dava açılan tehdidin bu aşamada yapılmadığı; ikinci aşamanın ise askerliğe elverişli olmadığına yönelik rapor verilen katılandan bu raporun örgüt tarafından yapılan girişim ve yardımlar sonucu alındığı belirtilerek para istenmesi olduğu, her ne kadar sanıkların yağmaya teşebbüs suçundan cezalandırılması talep edilmiş ise de, sanıkların mağdura yönelik yağma suçunuoluşturacak nitelik ve ağırlıkta bir tehditte bulunmadıkları, dizi oyuncusu olması nedeniyle kamuoyu tarafından tanınan bir kişi olan ve askerlik gibi toplum tarafından önemsenen bir görevi sahte rapor alarak yapmadığına ilişkin çıkacak haberlerin katılanı halk nezdinde düşüreceği durum ile askerliğe elverişliliği olmadığına yönelik alınan raporunun örgütün girişimleri ve çabalarıyla gerçeği aykırı düzenlendiği yönünde katılanda oluşan izlenim kullanılarak bu hususun açıklanacağı belirtilmek suretiyle katılanın şeref ve saygınlığına zarar verecekleri tehdidi ile katılandan para ve senet almaya yönelik gerçekleştirdikleri eylem olduğu ve bu eylemin 107/2. Maddesi kapsamında şantaj suçunu oluşturduğu” gerekçesiyle sanıklar....., ..... ve ...’in şantaj suçundan cezalandırılmalarına karar verilen olayda; 5237 sayılı...CK’nın 107/2.maddesinin: “Kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bir kişinin şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunulması h...nde ilgili kişinin 1.fıkra hükmüne göre cezalandırılacağı” hükmünü içerdiği somut olayda; Sanık.....’nin, katılana askerliğe elverişli olmadığına dair rapor verildikten sonra katılanla yaptığı görüşmelerde, askerliğe elverişli olmadığına ilişkin raporun kendileri tarafından aldırıldığını beyan ederek bu konuda para talep ettiği ve rapor alınması sürecinde yardımda bulunduklarını beyan ettiği kişileri kast ederek, bu kişilere para göndermeleri gerektiğini, adamları durduramadığını beyan etmesi biçimindeki eylemin, şantaj suçunun “…bir kişinin şeref ve saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidi” unsuru içermediği gibi, sanıklar ..... ve ...’in katılana yönelik şantaj suçunu teşkil edecek bir eylemlerinin bulunduğuna ilişkin yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıklar....., ..... ve ... hakkında katılan S.. Ç..’na yönelik eylem nedeniyle yazılı şekilde uygulama yapılması,n-Mağdur ....’ın başkan yardımcılığını yaptığı P..Holding bünyesinde fa...yet gösteren ve diğer mağdur.....’ün avukatlığını yaptığı P.. Sağlık Hizmetleri...icaret Ltd.Şti. adına kayıtlı bulunan taşınmaz üzerinde anılan şirket tarafından hastane yapılmak üzere inşaata başlandığı, ancak söz konusu taşınmaz üzerine Hava Kuvvetleri Komutanlığı ... Üs Komutanlığının talebi üzerine askeri yasak ve güvenlik bölgesi içinde kaldığına dair şerh konulup hastane inşaatının durdurulduğu; anılan şirket tarafından şerhin kaldırılıp inşaatın devamına yönelik resmi yazışmalar yapıldığı, ancak sonuç alınamadığı, bu süreç içerisinde mağdur.....’ün bir tanıdığı aracılığıyla hakkında beraat kararı verilen..... ile irtibata geçerek söz konusu sorunu çözme konusunda bir tanıdığının olup olmadığını sorduğu; bunun üzerine sanık ...’ın bu konuda sanıklar .... ve ... ile irtibata geçerek konuyu aktardığı, adı geçen sanıkların da askeriye ile ilişkisi olduğunu bildikleri sanık..... ile irtibata geçerek onu devreye soktukları, sanık ...’ın da Hava Kuvvetleri Komutanlığı askeri savcısı olan sanık .....’a konu
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
İŞ KAZASI • BAKİYE ÖMÜR • MADDİ TAZMİNAT İLK PEŞİN DEĞER • MANEVİ TAZMİNAT
KARAR1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı A. Elektropanc Elektromekanik San. Müh. Taah. Ve Tic.A.Ş.'nin tüm; davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,2- Dava, geçird
Teminat mektubu üzerine haciz mümkün mü?
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler oku
Limited şirket hissesinin haczi - 6102 sayılı TTK.nun 133/2.maddesi
İNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 15. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 02/10/2012NUMARASI : 2012/1223-2012/1124Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup,
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?