Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 40542 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 29950 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 6 - 2007/206982MAHKEMESİ : Ankara 6. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 07/06/2007NUMARASI : 2006/364 (E) ve 2007/182 (K)SUÇ : Yağma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-) Oluş ve dosya kapsamına göre; katılan 10.09.2005 tarihli polis karakolundaki ilk beyanında; eşinin ameliyat olması nedeniyle hastanenin bahçesinde dolaşmakta iken 10 kişilik bir grubun yanından geçerken, kalabalıktan birinin kolundan tutarak bu kalabalığın içerisine zorla çektiğini, kendisinin ne yapıyorsun diyerek geri çekilmek istemesine rağmen, bu şahsın kolunu bırakmadığını, kalabalık içinden çıkmak istediği, ancak kendisini bırakmadıklarını, bir şahsın arka cebinde bulunan cüzdanını alıp içindeki 660 Euro parayı aldıktan sonra cüzdanı yere attığını, parayı yerde oturan şahsa verdiğini, yerdeki şahsın kendisine kaybettiğini söylediğini, katılanın yerden cüzdanını alırken şahısların etrafa dağıldığını ifade ettiği,Savcılıktaki ifadesinde; hastane bahçesinde dolaştığı sırada, 7-8 kişilik bir grubun kendisine yaklaşarak gruptan bir kaç şahsın zorla şuraya bir bakar mısın, diyerek kendisini sürükleyip, bul karoyu al parayı tezgahının bulunduğu yere götürdüklerini, kendilerine hastası olduğunu, kendisini bırakmalarını söylemesine rağmen onlara laf dinletemediğini, tezgahın başında birisinin zorla kolunu tutup sanıklar Kemal ve Ali Yaşar'ın zorla cüzdanını alarak, içindeki 660 Euro parayı alıp cüzdanı kendisine verdiklerini ve itekleyip yere düşürdüklerini, daha sonra hepsinin oradan uzaklaştıklarını beyan ettiği,Katılanın talimatla alınan mahkemedeki ifadesinde ise; olay tarihinde eşini Ankara'ya doktora götürdüğü, hastaneden çıktığı sırada gündüz 10:30 sıralarında bir kişinin kendisinin koluna girip, nereye gidiyorsun diye bir grubun içerisine çektiğini, grubun içerisine girince bir kişinin daha koluna girdiğini, arka cebinde bulunan cüzdanını çekip aldıklarını, cüzdanın içerisinde 660 Euro para olduğunu, kendisinin imdat diye bağırmaya başladığını, kağıtları bırakıp kaçtıklarını, kendisinin polise gidip durumu anlattığını, aynı gün polisin sanıkları yakaladığını, kendisini emniyete çağırdıklarını, emniyette üç kişiyi teşhis ettiğini, kendisini gasp eden şahıslardan şikayetçi olduğunu, sanıkların herhangi bir silah ve bıçak çekmediklerini beyan ettiği, Sanıkların ise; bu suçu işlemediklerini, olayla bir ilgilerinin bulunmadıklarını, sanık A..Y..'ın bul karayı al parayı isimli oyunun nasıl oynandığını ayrıntılı şekilde mahkemede anlattığı, ancak bu işi yapmadığını ifade ettiği, sanıkların yakalandıklarında üzerlerinde katılana ait paranın ele geçirilemediği gibi yargılama aşamasında da herhangi bir giderimin yapılmadığı dosya kapsamından anlaşılmıştır.Hal böyle olunca öncelikle, katılanın hastane mıntıkasında bulunan bul karayı al parayı isimli oyunu oynayan gruba ne şekilde götürüldüğü, götürüldükten sonra kendisinin direncinin kırılıp üzerindeki herhangi bir cüzdan ve parasının alınıp alınmadığı, alındıktan sonra buna müdahalesini engelleyecek şekilde bir şiddet uygulanmak suretiyle direncinin def edilip edilmediği husususları katılanın aşamalardaki beyanları dikkate alındığında duraksama ve çelişkiler ihtiva etmektedir. Bu nedenle öncelikle bu aykırılıklar giderilip olayın ne şekilde olduğu belirlenip, sonucuna göre hukuki vasıflandırılmasının yapılması gerekirken, yerinde yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,2-) Kabule göre de; mahkemece 5271 sayılı Kanunun 150. maddesi uyarınca, sanıkların savunmalarını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle, savunmanlara ödenen avukatlık ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı biçimde, sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanıklar A.. Y... B.., A.. E.. ve K.. B.. savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.