Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 38714 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19354 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık ...’ın suç ortağı olan ve yaşının küçüklüğü nedeniyle evrakı tefrik edilen ... ile birlikte olay tarihinde ... mahallesinde kurulan pazara gittikleri, ...in yakınan ....'i takip etmeye başladığı ve sanık ...'ın da ona gözcülük yaptığı, ...’in yakınanın hırkasının cebinde olan cep telefonunu yankesicilik suretiyle aldığı, yakınanın cep telefonunun çalındığını fark etmesi üzerine, yanında bulunan eşi ...’a söylediği, onun da iki kişinin koşarak gittiğini görmesi üzerine orada bulunan tanık .... ile birlikte arkalarından koştukları ve sanığı yakaladıkları, bu sırada ...’in sol elindeki cep telefonunu yakınanın istemesi üzerine, sanık ...’in telefonu verdiği, diğer elinde bulunan bıçağı ise yakınanın eşine doğru sallayarak, sanık ...in bırakmasını söylemesi şeklinde gelişen olayda; sanığın eyleminin 765 sayılı TCK’nın 492/7.maddesi kapsamında kaldığı, hakkında ayırma kararı verilen ...’in eyleminin ise dolaylı yağma olduğu, dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi, kanuna aykırı ise de, Sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 492/7. maddesindeki hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2. maddeleri ile 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın aynı suça 142/2-b, 66/1-e, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, zamanaşımı bakımından 765 sayılı Yasa hükümlerinin sanık yararına olması ve aynı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen 7 yıl 6 aylık genel dava zamanaşımının, suç tarihi olan 23.11.2004 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 23.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.