Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 36 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 1473 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma, çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve yönetmek, örgüte üye olmakHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Mağdur ...'nun kollukta ve mahkemede tutarlı bir şekilde sanıklar ... ve ...'ın bürosuna gelip... isimli şahsın alacak meselesinden bahsederek ona borcu olduğunu söylediklerini; sonrasında telefonla görüştükleri bir şahsa “Reis biz geldik sen ne zaman geleceksin” şeklinde sözler söylemelerinin ardından ..., ... ve onların şoförü olan bir şahsın da büroya geldiklerini ve aynı şekilde...'na borcu olduğunu, bunu ödemesi gerektiğini, aksi halde iyi olmayacağını söylediklerini; bu konuda ... İlçe Jandarma Komutanlığına başvuru yaptıktan sonra da ... isimli şahsın kendisini telefonla arayıp “Şimdi rahat mısın, artık seni rahat ettirmeyiz” şeklinde sözler söylediğini beyan etmesi, sanık ...'in de ifadesinde bu görüşmeyi ...'in ricası üzerine yaptıklarını beyan etmesi karşısında gerekli soruşturmanın yapılarak olayla ilgisi bulunanlar hakkında yağmaya teşebbüs suçundan zaman aşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür. Mağdur ...'in kolluğa yaptığı müracaatında ... isimli şahıstan 3 milyar 380 milyon lira borç aldığını, karşılığında da 8 milyar 500 milyon tutarında çek verdiğini, borcunu ödeyememesi nedeniyle ...'ın bu borca aylık yüzde on beş faiz işletmeye başladığını, 23.02.2003 tarihinde ... ile ...Ltd. Şti.nde görüşme yaptıklarını ve ...'ın masanın üzerine silah bırakarak bu gün bu iş bitireceğiz dediğini ve korktuğu için ...'ın hazırladığı senetleri imzaladığını, bu senetleri daha sonra Avukat ...'in bürosunda yenilediklerini; Avukat ...'in bürosuna daha sonra tekrar gittiğinde burada yargılama aşamasında vefat ettiği anlaşılan ... ile karşılaştığını ve kendisine ... ile aralarındaki meseleyi sorduğunu ve kendisine bu işin Jitem komutanı tarafından verildiğini söylediğini; 28.08.2004 günü sahibi olduğu ... alışveriş merkezine üç kişinin geldiğini ve bu şahısların “Bizi ... gönderdi, ... işi ne olacak ... Beyin sabrı kalmadı” şeklinde sözler söylediklerini beyan etmesi ve 13.01.2005 tarihli teşhişte alışveriş merkezine gelen üç kişiden birinin ... olduğunu beyan etmesi karşısında; gerekli soruşturmanın yapılarak olayla ilgisi bulunanlar hakkında yağma suçundan zaman aşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür. Mağdur ...'un kolluğa yaptığı müracaatında yağ fabrikasını kiraladığı ...'in bu ilişkide 20 milyar zarar ettiğini ileri sürüp kendisini ve damadı ...'u tehdit ettiğini; 2004 yılı temmuz ayında ... isimli bir şahsın kendisini telefon ile arayıp “... ile aranızda bir anlaşmazlık var bunu çözelim” dediğini 20.08.2004 tarihinde ... isimli avukatın bürosunda ..., avukatı ... ve kendisini emekli yüzbaşı olarak tanıtan ... isimli bir şahısla görüşme yaptığını ve ...'e borcu olmadığını söylediğinde ... isimli şahsın sinirlenerek “Bu iş burada kopmuştur, bundan sonra olacaklardan ben sorumlu değilim" diyerek orayı terk ettiğini beyan etmesi karşında; gerekli soruşturmanın yapılarak olayla ilgisi bulunanlar hakkında yağmaya teşebbüs suçundan zaman aşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür. Mağdur ...'un 22.03.2004 tarihinde ...'na teknesini kiraladıktan sonra bu konuda aralarında ihtilaf çıktığı, mağdurun 2004 yılı Mayıs ayında ... ve yanındaki 12-13 kişilik grubun kendisini tekneye götürüp darp ettiklerini ve ...'in telefon açarak “15 milyar vereceksin yoksa biz sana yapacağımızı biliyoruz” şeklinde sözler söylediğini beyan ettiği; 14.01.2005 tarihli teşhiste teknenin kiralanması aşamasında ... ile beraber gelen ismini Mahir ... olarak söyleyen şahsın ... olduğunu, ...'in de sürekli ...'in yanında dolaşırken gördüğünü beyan ettiği; 30.05.2005 tarihinde ... ile ... ve 31.05.2005 tarihinde ... ile ... isimli şahıs arasında tekne sahibi ile ilgili problem konusunda görüşmeler olduğu, ...'in ... isimli şahsa “Yanına üç tane çocuk al hemen araba ile bas, bizim ... orda tekne sahibi ile problem varmış” dediği anlaşılmakla gerekli soruşturmanın yapılarak olayla ilgisi bulunanlar hakkında yağmaya teşebbüs suçundan zaman aşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür. 1-Sanıklar ... ve ... hakkında çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve yönetmek suçundan verilen mahkumiyet kararlarına yönelik yapılan incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanıklar ... savunmanı ile sanık ... savunmanının itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 2- Sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik yapılan incelemede; Sanığın eylemine uyan 4422 sayılı Kanunun 1-2; 765 sayılı TCK.nın 102/4, 104/2. maddelerine göre, hükümden sonra 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK.nın aynı suçlara uyan 220/1, 66/1-e, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, zamanaşımı bakımından 765 sayılı Yasa hükümlerinin sanık yararına olması ve aynı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının, suç tarihi olan 12.01.2005 tarihinden inceleme gününe kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 3-Sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak; sanıklar ..., ..., ... ve ... ve ... hakkında katılan ...'a yönelik yağma suçundan verilen hükümlere yönelik yapılan incelemede;a) UYAP sisteminden temin edilen nüfus kayıt örneklerine göre sanık ...'in 29.12.2011 tarihinde, sanık ...'ın ise 29.06.2016 tarihinde vefat ettiklerinin anlaşılması karşısında 5237 sayılı TCK'nın 64/1. maddesi gereğince değerlendirme yapılması zorunluluğu, b) Katılanın kolluktaki 28.01.2005 tarihli beyanında piyasaya verdiği petrol ürünleri nedeniyle 1.5 trilyon dolandırıldığını, ...'ın bu paraları geri alabileceklerini söyleyip kendisini ..., ..., ..., isimli bir şahıs ve ... ile tanıştırdığını; bu şahısların dolandırılan parayı geri alabileceklerini ancak bunun masraf gerektirdiğini söyleyip yüz milyar vermesini istediklerini; sonrasında sanık ...'in kendisini bürosuna çağırıp “Paşaya villa alacağız, bize bir miktar daha para ver” dediğini ve teminat olarak çek istediğini; çek vermek istemeyince de “Seni betona gömeriz” diyerek sanıkların kendisinden zorla Dışbank'a ait 6 adet çek aldıklarını beyan edip ve bu hususu mahkeme aşamasında da ısrarla ileri sürmesi; havale ettiği paralar ile ilgili bir takım banka kayıtları dosyaya sunması, sanık ...'in iş yerinde 12.01.2005 günü yapılan aramada Dışbank'a ait hamile yazılı 6 adet çek ele geçirildiğinin tutanak altına alınması ve katılan ile sanık ... arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunduğunun ileri sürülmemesi karşısında; öncelikle bu çekler üzerinde inceleme yapılıp katılanın bu çeklerde borçlu sıfatının olup olmadığının ve katılanın ibraz ettiği banka kayıtlarına göre ... hesabına bir para havalesi yapılıp yapılmadığının araştırılması ve buna göre sanıklar , ..., ... ve ...'ın hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin ve sanık ...'ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 19.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.