MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hırsızlık, Konut dokunulmazlığını ihlaliHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanığın hırsızlık suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine,toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 11/1. maddesi gereğince, aynı Yasanın 5. maddesinde öngörülen koruyucu ve destekleyici tedbirlerin suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklar bakımından uygulanabileceği gözetilmeden, somut olayda ceza sorumluluğu olan ve mahkumiyet kararı kurulan sanık hakkında anılan Yasanın 5/1-a. maddesinde yazılı tedbire hükmedilmesi,2-Mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150/3. maddesi uyarınca, sanığın savunmasını yapmak üzere zorunlu savunmanın görevlendirilmesi nedeniyle, savunmana ödenen avukatlık ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olarak, sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “5395 sayılı Kanunun 5/1-a maddesi uyarnıca danışmanlık tedbiri ve 248 TL savunman ücretinin sanıktan alınarak hazineye gelir kaydına” ilişkin bölümlerin çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve Yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanığın konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine,toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; Sanığa yüklenen 5237 sayılı Yasanın 116/4 .maddesindeki konut dokunulmazlığının ihlali suçunun,suç tarihinde 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma kapsamında kaldığı gözetilerek, taraflara usulünce uzlaşma önerisinde bulunularak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 04.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.