Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 350 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16579 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 6 - 2008/262834MAHKEMESİ : Adana 11. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 06/08/2008NUMARASI : 2008/533 (E) ve 2008/564 (K)SUÇ : Hırsızlık, Mala zarar verme Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, suçların sanık tarafından işlendiğini kabul ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Sanık hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından verilen kararın ne olduğu, uygulama maddeleri gibi anılan suçlardan hükmolunan hapis cezalarının 5237 sayılı TCK'nın 51. maddesine göre ertelenmesi yönündeki takdire ilişkin şahsileştirme ilkelerinde, denetime olanak sağlanması ve infazda kuşkuya yol açmayacak şekilde her bir suç açısından ayrı ayrı takdir ve uygulanma yapılıp denetim süresinin hükmedilen cezayla orantılı olarak belirlenmesi yerine, yazılı şekilde uygulama ile 5271 sayılı CMK'nın 230-232 ve Ceza Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanuna aykırı davranılması,2- Dosya kapsamına göre; müştekinin çalınan eşyasının tam ve sağlam olarak teslim edildiğinin anlaşılması karşısında, hırsızl??k suçunda meydana gelen somut bir zararın olmadığı gözetilmeden, sanık hakkında “zararın giderilmediği” gerekçesiyle 5271 sayılı CMK'nın 231.maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,3- Uygulamaya göre de;a- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı TCK.nun 53/4. maddesine aykırı olarak, kısa süreli hapis cezası ertelendiği halde hakkında anılan kanunun 1. fıkrasındaki hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmesi,b-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddenin 3.fıkrasına göre, uzun süreli hapis cezası ertelenenler hakkında, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde öngörülen kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğu uygulanamayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık U.. T..'nun temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.