Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3309 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25241 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma, cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, fuhuşa teşvikHÜKÜM : Kısmen mahkumiyet, kısmen beraat Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 05.04.2013 tarihli görevsizlik kararı ve Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 15.07.2013 gün ve 2013/Bşk-93 Esas, 2013/99 sayılı kararı ile dosya Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:O yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz isteminin sanık ... hakkında fuhuşa teşvik suçundan, sanıklar ... ve ... hakkında yağma suçundan kurulan hükümlere yönelik olduğu anlaşılmakla yapılan incelemede; I- Sanık ... hakkında Yağma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre; O yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II- Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Cinsel Saldırı suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde: Sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında, katılana karşı, değişik zamanlarda, cinsel saldırı suçunu, birden fazla kez işlediklerinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK'nın 43/1. maddesinin uygulamaması karşı temyiz olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Kasten işlemiş oldukları suçlardan, hapis cezasıyla mahkumiyetlerinin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2-) 13/12/2006 tarih 26375 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. maddesinin 1. fıkrasında, mahkumiyete karar verilmiş ise vekili bulunan katılan lehine avukatlık ücretine hükmedileceği belirtilmiş olup, vekilin Mahkemenin istemi üzerine Baro tarafından atanması nedeniyle katılan ile vekili arasında vekalet ilişkisinin bulunmadığı, zorunlu vekillik ilişkisinin bulunduğu anlaşılmakla, katılan yararına vekalet ücretine hükmolunmayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... savunmanları ve sanıklar ... ile ...'in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümler çıkarılarak, yerine, “Kasten işlemiş oldukları suçlardan hapis cezasıyla mahkumiyetlerinin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına” tümcesinin eklenmesi ve katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin bölümün çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, III- Sanık ... hakkında Yağma; Sanık ... hakkında Fuhuşa Teşvik suçundan kurulan hükümler ile Sanık ... Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Cinsel Saldırı suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre; yağma suçunun sanık ... tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Suça konu cep telefonunun sanık ...'in beyanı üzerine yakalanan ve temyize gelmeyen sanık ... Bağdatlıoğlu'ndan alınarak katılana verilmesi sureti ile iadenin sağlandığı; katılanın para, akbil, nüfus cüzdanı ve takılarınınsa geri verilmediği ve bedelinin de tazmin edilmediği anlaşıldığına göre; bu haliyle kısmi iade koşulları gerçekleştiği halde, katılana kısmi iadeye rıza gösterip göstermediği sorularak sonucuna göre, sanık ... hakkında 5237 sayılı Yasanın 168. maddesiyle uygulama yapılması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması, 2-) Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanık ...'in, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3-) Sanık ...'nın daha önceden tanıdığı ve ilişkisi olduğu katılanı arayıp, iki arkadaşının para karşılığı birlikte olmak istediğini söylediği ve katılanın bu teklife olumlu bakıp 120 TL karşılığında kabul ettiği ve kendisini almalarını söylemesi üzerine, sanıklar ..., ... ve ...'in buluşma yerine gittiklerinin anlaşması karşısında, sanık ...'nın bu aşamada kalan eyleminin bir bütün halinde fuhuşa teşvik suçunu oluşturduğu gözetilmeden, atılı suçtan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde karar verilmesi, 4-) UYAP sisteminden alınan sanık ...'a ait nüfus kaydına göre, sanığın hükümden sonra 05.05.2011 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 64/1.maddesinin uygulama olanağının değerlendirilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanık ... savunmanları ile sanık ...'in ve O yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve cinsel saldırı suçundan kurulan ve sair yönleri incelenmeyen hükümler ile sanık ... hakkında fuhuşa teşvik, sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükümlerin açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.