Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 278 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 1464 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi (CMK 250. Madde İle Görevli)SUÇ : Yağma, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulmasıHÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin incelemesinde;Kamu davasının konusunu oluşturan 15.06.2004 günlü 2004/677 esas numaralı iddianamede, sanıklar ... ve ... hakkında yağmaya kalkışma, sanık ... hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından açılmış dava bulunmadığı, kurulan bir hüküm de olmadığından Yerel Cumhuriyet Savcısının konusu bulunmayan temyiz itirazının 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,II-Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükmün incelemesine gelince; Yağma suçunun 5237 sayılı TCK'nın 149. maddesinin 1. fıkrası (a,c, f ve g) bentlerinin yanı sıra (d, h) bendlerine de aykırı olarak işyerinde ve geceleyin işlendiğinin gözetilmemesi; 5237 sayılı TCK’nın 150. maddesinin 2. fıkrasındaki "malın değerinin azlığı" kavramının, 765 sayılı TCK'nın 522. maddesindeki hafif ve pek hafif ölçütleriyle, her iki maddenin de cezadan indirim olanağı sağlanmak dışında benzerliği bulunmadığı, "değerin azlığı"nın 5237 sayılı Kanun'a özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu, Yasa koyucunun amacı ve suçun işleniş biçimi, olayın özelliği ve sanığın özgülenen kastıda gözetilmek suretiyle, mağdur üzerindeki yansımaları, değer olarak da gerçekten az olan şeylerin alınması durumunda, yasal ve gerekçeleri de açıklanarak uygulanabileceği, kalkışma aşamasında kalan suçlarda yasal ve somut koşulları oluşmadığı halde aynı Kanun'un 150/2. maddesiyle cezadan indirim yapılması karşı temyiz bulunmadığından, kabule göre de, 5237 sayılı TCK'nın 35. maddesinin, 150/2. maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı Kanunun 61. maddesine aykırı davranılması, sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre sanık ... savunmanının temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,III-Sanık ... hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince; Suçun işlendiği 28.02.2004 tarihi ile inceleme tarihi arasında sanık hakkında uygulanan 5237 sayılı TCK’nın 170/1-c maddesinde öngörülen cezanın tür ve süresine göre aynı Kanun'un 66/1-e, 67/4. maddelerinde yazılı 12 yıllık sürenin geçmiş bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 13.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.