Sahtecilik suçundan sanık M…….. ve M…….. haklarında yapılan duruşma sonunda; TCK.nun 350/1-3, 59/2, 647 sayılı Yasanın 4-5.maddeleri gereğince 2.180.700.000 TL. ağır para cezası ile (ayrı ayrı) mahkumiyetlerine ilişkin (Diyarbakır Üçüncü Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 15.5.2003 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C.Başsavcılığından onama isteyen 10.5.2004 tarihli tebliğname ile 15.6.2004 tarihinde Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Davanın öncelikle ve asıl bilirkişisi mahkeme Hakimi olup suça konu nüfus cüzdanındaki sahteciliğin kandırıcılık yeteneği bulunup bulunmadığı gözlemlenip karar yerinde tartışılmadan; hükme dayanak yapılan Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuarı'nın 20.03.2002 tarih 191 sayılı raporunda, belge üzerinde basılı olan soğuk mühür izinin mevcut fotoğraf üzerinde bulunmadığının belirtildiği de gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,2-Adli emanette kayıtlı suça konu belge aslının denetim olanağı sağlamak üzere dosya içerisinde bulundurulmaması,3-Kabule göre de; 647 sayılı Yasanın 5.maddesine 15/01/2003 gün ve 24994 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4786 sayılı Kanun ile eklenen 5.fıkra hükmünün suç tarihinde yürürlükte bulunmaması nedeniyle sanıklar hakkında uygulanamayacağının düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar M…….. ve M…….'nın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), 20.03.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.