Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2597 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28809 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma,Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Yakınanlardan Mehmet Batuhan Kuşçoğlu’nun 10.06.2012 günlü kolluk beyanlarında, diğer yakınan Tankut Ekenleroğlu’nun ise 17.12.2012 günlü talimat yoluyla alınan beyanlarında sanıklardan ...’in elinde bıçak olduğunu söylediklerinin anlaşılması karşısında Yağma suçundan kurulan hükümlerde 5237 sayılı Yasanın 149.maddesinin (c) bendinin yanı sıra (a ) bendi ile de uygulama yapılması ve aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken, bu hususlar dikkate alınarak alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından; kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan aynı Yasa'nın 109. maddesinin (b) bendinin yanı sıra (a) bendinin uygulanmaması ise sonuca etkili bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. I-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde;Sanık ...’un tutuklu bulunduğu Cezaevi İdaresi aracılığıyla mahkemeye gönderdiği 18.03.2013 günlü dilekçesinde, "... dosya numarasını belirtmiş olduğum dosyamdan aldığım cezanın onanmasını arz ve talep ederim " şeklindeki ifadelerde geçen onama işleminin, yerel mahkeme hükümlerinin Yargıtay tarafından incelenmesi sonucunda yerine getirdiği bir faaliyeti ifade ettiği; yasal düzenlemeye göre de, onama yetkisinin sadece Yargıtay'a ait olduğu ve anılan dilekçenin temyiz hakkından açıkça feragat edildiğine ilişkin irade beyanını içermediğinin anlaşılmasıyla yapılan incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin isteme aykırı olarak ONANMASINA, II-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesine gelince; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; TCK'nın 56. maddesinde yer verilen “Çocuklara Özgü Güvenlik Tedbiri” ifadesinden maksat ceza sorumluluğu bulunmayan çocuklar için uygulanacak tedbirlerdir. TCK sisteminde ceza sorumluluğu bulunmakla birlikte, çocuk hakkında ceza yerine güvenlik tedbiri uygulanmasına imkan tanınmamıştır. Ceza sorumluluğu olanlar için TCK. 31. maddeye göre indirimli ceza uygulanacaktır. Bu çocuklar için TCK'nun 56.maddesinin yollamada bulunduğu Çocuk Koruma Kanununun 11.maddesinde yer verilen çocuklara özgü güvenlik tedbiri uygulanamayacaktır. Ceza uygulanan çocuk koruma ihtiyacı içerisinde ise Çocuk Koruma Kanununun 5.maddesinde yer alan koruyucu ve destekleyici tedbirler uygulanabilecektir. Hal böyle olunca yasal koşulları bulunmadığı halde; 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 11/1.maddesi gereğince, aynı Yasanın 5. maddesinde öngörülen koruyucu ve destekleyici tedbirlerin suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklar bakımından uygulanabileceği gözetilmeden; somut olayda ceza sorumluluğu olan ve hakkında mahkumiyet kararı kurulan sanık ... hakkında anılan Yasanın ...a maddesi uyarınca danışmanlık tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın ...maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden “Sanık ... 18 yaşını doldurmadığından sosyal inceleme raporundaki öneriye uygun olarak 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun ...a maddesi uyarınca danışmanlık tedbiri uygulanmasına,” ilişkin bölümün çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.