Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2392 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17882 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Çocuk MahkemesiSUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını bozmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I- Sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar vermek suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde: Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 50/5. maddesinde öngörülen düzenlemeye göre, hükmolunan cezanın türü ve miktarına göre, 1412 sayılı CMUK’nın 5219 sayılı Yasa ile değişik 305/1.maddesi gereğince hükmün temyizi olanaklı bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz isteminin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, II - Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık ve sanık ... hakkında geceleyin işyeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde: Geceleyin yakınanın işyerine, sanık ... ile birlikte diğer sanık ...' ın el ve işbirliği ile hareket ederek girip hırsızlık yaptığı anlaşılması karşısında, sanık ... hakkında, birden fazla kişi ile birlikte geceleyin iş yeri dokunulmazlığını bozmak suçundan 5237 sayılı TCK’nın 116/2-4 ve 119/1-c maddeleri uyarınca zamanaşımı içinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştir.Ayrıca geceleyin iş yeri dokunulmazlığını bozmak suçuyla ilgili olarak yapılan uygulamada sanık ...'un cezasında 5237 sayılı TCK'nın 119/1-c maddesi ile arttırma yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;TC. Anayasa’sının 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ...c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK'nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanıklar için baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunmanının ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretlerin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın ...maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “müdafi ücretinin sanıklardan alınmasına ilişkin” bölümün çıkartılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.