Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22790 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 26604 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi (Kapatılan Kadıköy 1. Çocuk Mahkemesi)SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar vermeHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde:Hükmolunan cezanın tür ve miktarı bakımından, 5219 sayılı Yasa ile değişik 1412 sayılı CMUK'nın 305/1. maddesi gereğince hükmün temyizi olanaklı bulunmayıp kesin nitelikte olduğundan, sanık ... savunmanının temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE, II-Hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde:Tanık ...'ın yakınana ait işyerinden 09.07.2008 günü saat 18:30 sularında ayrıldığı, 10.07.2008 günü saat 09:50 sularında geldiğinde işyerinde hırsızlık yapıldığını anladığı,İşyerinden parmak izi alındığı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürlüğü'nün 19.11.2008 tarihli ekspertiz raporunda, 'girişte soldaki masa üzerinde bulunan yeri değiştiği beyan edilen metal kutu üzerinden tespit edilen parmak izinin İstanbul-1990 doğumlu, İbrahim ve Hatice oğlu, Kazım Arı'nın sol el işaret parmak iziyle aynı' olduğunun; 27.11.2008 tarihli İlçe Emniyet Müdürlüğü yazısında ise, 'Kazım Arı isimli kişinin, ... kimlik bilgileriyle de kaydının olduğu ancak POLNET parmak izi sicil programında bulunan her iki kimlik bilgileriyle de kaydının olmadığı, ....vatandaşlık no ile, İbrahim ve Aysel oğlu, Bakırköy, 1992 doğumlu, ... kimlik bilgileriyle kaydının bulunduğunun tespit edildiği ve şahıs hakkında TCK'nın 268. maddesi gereğince işlem yapılmasının' bildirildiği, Sanığın aşamalarda suçlamayı ve parmak izine ilişkin tutanakları kabul etmediğini beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; Tutanaklar ve sanık savunması bir arada değerlendirildiğinde, sanığın olayın faili olup olmadığına ilişkin hususun duraksamaya yer bırakmayacak şekilde tespiti gerekmektedir.Hal böyle olunca;Öncelikle, olay yerinden elde edilen parmak izine ait tutanakların asılları getirtilip, huzurda sanığın parmak izi tespit edilerek, olay yerinden elde edilen parmak izlerinin sanığa ait olup olmadığının bilirkişi marifetiyle araştırılıp, tüm kanıtların yeniden birlikte değerlendirilmesi ve sanığın eylemin faili olup olmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde saptanmasından sonra, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabule göre de; TC. Anayasa’sının 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK'nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunmanın ücretlerinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretlerin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde görevlendirilen zorunlu savunman ücretinin sanıktan alınmasına hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.