Esas No : 2013/33247Karar No : 2014/22742Tebliğname No : Kanun Yararına Bozma-2013/360713 Nitelikli yağma suçundan hükümlü N.. G..’nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 149/1-c, 31/2, 62,63. maddeleri gereğince 4 yıl 2 ay (iki kez) hapis cezası ile cezalandırılmasına dair, Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/12/2006 tarihli ve 2006/474 esas, 2006/714 sayılı kararının infazı sırasında, hükümlünün 30/09/2009 tarihinden geçerli olmak üzere koşullu salıverilmesine dair İzmir 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 30/09/2009 tarihli ve 2009/227 müteferrik sayılı kararını müteakip, hükümlünün deneme süresi içerisinde 24/06/2010 tarihinde işlemiş olduğu kasten yaralama suçundan dolayı Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/10/2010 tarihli ve 2012/470 esas, 2012/375 sayılı kararı ile neticeten 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılması sebebiyle, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 107/12. maddesi gereğince şartla tahliye kararının geri alınarak ikinci suçun işlendiği 24/06/2010 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 20/04/2015 tarihi arasındaki sürenin aynen infazına dair, Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/01/2013 tarihli ve 2013/175 değişik iş sayılı kararına hükümlü tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/03/2013 tarihli ve 2013/316 değişik iş sayılı kararını müteakip, 5275 sayılı yasanın 107/6. maddesi uyarınca hükümlü hakkında verilen 4 yıl 2 ay hapis (iki kez) cezasının ceza infaz kurumunda geçirilen süresinin yarısının denetim süresi olarak belirlenmesine dair Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/06/2013 tarih ve 2013/898 değişik iş sayılı kararından sonra yeniden düzenlenen müddetname sonrasında, Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/01/2013 tarihli ve 2013/175 değişik iş sayılı kararı ile tesis edilen koşullu salıverilme kararının geri alınması ilişkin kararın iptaline ve hükümlünün 24/06/2010- 19/02/2011 tarihlerindeki 240 gün sürenin geri alınarak aynen infazına dair aynı Mahkemenin 12/06/2013 tarihli ve 2013/933 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair ANTALYA 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/06/2013 tarihli ve 2013/751 değişik iş sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 07/11/2013 gün ve 2013/16419/67483 sayılı kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/11/2013 gün ve KYB/2013/360713 sayılı ihbar yazısı ile infaz dosyası 26/11/2013 tarihinde Dairemize gönderilmekle incelendi: Anılan Yazıda; (5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 107. maddesinin 13. fıkrasındaki “Koşullu salıverilme kararının geri alınması hâlinde hükümlünün;a) Sonraki suçu işlediği tarihten itibaren kalan cezasının aynen,b)Yükümlülüklerine aykırı davranması hâlinde, bu yükümlülüklere uymama tarihi ile hak ederek salıverilme tarihi arasındaki süreyi geçmemek koşuluyla takdir edilecek bir sürenin,Ceza infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir.” ve aynı Kanun’un anılan maddesinin 6. fıkrasındaki “ Koşullu salıverilen hükümlünün tâbi tutulacağı denetim süresi, yukarıdaki fıkralara göre infaz kurumunda geçirilmesi gereken sürenin yarısı kadardır. Ancak süreli hapislerde hakederek tahliye tarihini geçemez.” şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, 22/12/2006 tarihinde ceza infaz kurumuna alınan hükümlü N.. G..'nun 30/09/2009 tarihinden geçerli olmak üzere şartla tahliyesine karar verilmesinden sonra ceza infaz kurumunda geçirdiği sürenin yarısına tekabül eden 19/02/2011 tarihinin koşullu salıvermeye ilişkin denetim süresinin son günü olduğunun gözetilmeksizin, bu tarihin bihakkın tahliye tarihi olarak değerlendirilerek yazılı şekilde verilen karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş olduğundan bahisle 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması) Dairemizden istenilmiştir.TÜ R K M İ L L E T İ A D I N A Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden kabulü ile Antalya 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 20.06.2013 gün ve 2013/751 sayılı değişik iş kararının 5271 sayılı CMUK.nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, kanun yararına bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak üzere dosyanın mahalline gönderilmesine, 10/12//2014 tarihinde üye M. K..'un karşı oyu ve oyçokluğu ile karar verildi.KARŞI OY:Yüksek Daire, kanun yararına bozma talebi üzerine Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/751 D. İş sayılı kararının bozulmasına hükmetmiş olup, bu hükme muhalifim. Şöyle ki;Kanun koyucu, çocuk hükümlülerle büyük hükümlüler arasında cezanın yerine getirilmesi sırasında infaz kurumunda geçirilecek süre yönünden, çocuklar için lehe düzünlemeler getirmiştir.Şartlı tahliyeyi takibinde de cezaevinde geçirilen sürenin yarısı kadar bir denetim süresi öngörmüştür. Bu iki düzenleme birlikte değerlendirildiğinde, çocuk hükümlüler yönünden denetim süresi ile bihakkın tahliye süresinin örtüşmediği, denetim süresinin bihakkın tahliye tarihinden daha önceki bir zamanda tamamlandığı görülmektedir.Şimdi burada sorun; Şartlı tahliyeden sonra denetim süresi içinde suç işleyen çocukların şartlı tahliyelerinin, ikinci suç tarihi ile denetim sürelerinin sonu itibariyle mi yoksa bihakkın tahliye tarihine kadar olan kısım itibariyle mi geri alınıcağı noktasında toplanmaktadır. Kanun koyucunun ceza adalet sisteminde çocuklar lehine yaptığı bütün düzenlemeler gözetildiğinde; çocuk hükümlülerin mümkün olduğunca infaz kurumlarınında büyüklere göre daha kısa süre tutulmalarını amaçladığı, 5275 sayılı Kanunun 107. maddesinin de bu amaç gözetilerek yorumlanması gerektiği, aksi halin şartlı tahliyeleri geri alınan çocuklarla büyükler arasında, Kanunun bütünlüğü içerisinde getirdiği lehe uygulamayı sonuçsuz bırakacağı düşüncesindeyim.Bu nedenlerle çocuğun yararına düşünme ilkesinden hareketle; Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.06.2013 gün ve 2013/751 D. İş sayılı kararının yerinde olduğu ve kanun yararına bozma talebinin reddi gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
RÜCU DAVASI ZAMANAŞIMI SÜRESİ
(.Davacı, dava dışı üçüncü kişinin mevzuat gereği kendisine indirimli tarife uygulanması gerekirken Başbakanlık Hazine Müsteşar-lığı’nın talimatı üzerine indirimli tarife uygulamasından vazgeçilmesi nedeniyle ödemiş olduğu fazla elektrik bedelinin geri alınması için açtığı dava sonucunda mahkemece v
İşçi alacağı ilamda brüt olarak belirtilmiş ise, alacaklı vergi ve sigorta primlerini indirdikten sonra net miktar üzerinden takip yapabilir
Borçlu itirazında; alacaklı vekili tarafından Karacabey Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/896 Esas, 2011/607 Karar sayılı ilamının dayanağının işçi alacağı olup hükmedilen kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının net ya da brut olduğunun belirtilmediği, takibe konu ilama esas teşkil eden bilirkişi raporu
İtirazın iptali davasında takipte talep edilen faiz için dava açılmamış olması -faiz üzerinden inkar tazminatına hükmedilemeyeceği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili gelmedi. Davalı vekilleri Avukat O.K. ve M.K.geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avu
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?