MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, ihkakı hakHÜKÜM : Sanıklar ..., ....... haklarında yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından Mahkumiyet, Sanık... hakkında ihkak-ı hak suçundan; 765 sayılı TCK.nın 308/2. maddesi ile kamu davasının düşmesine, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hüküm tesis edilmediğine dair karar Yerel Mahkemece verilen hüküm sanıklar ...,... ve ... savunmanları tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 03/11/2011 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilerek, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Sanık... hakkında ihkakı hak suçundan verilen düşme kararına yönelik sanık savunmanının ve o yer Cumhuriyet Savcısının sanık... hakkında hürriyeti tahdit suçundan da hüküm kurulması gerektiğine ilişkin temyiz talepleri ile diğer sanıklar savunmanlarının temyiz taleplerinin incelenmesinde;Hükmedilen cezaların sürelerine göre sanıklar ...,... ve ... savunmanlarının duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK.nun 318. maddesi gereğince REDDİNE, Sanık...’nun mağdur Kenan Demir ile daha önce iş ortaklığı yaptığı, mağdurun bu ortaklıktan ayrılıp, kendi işini kurduğu ve sanık...’ndan 21.700 dolar borç aldığı, bu borcun ödenmemesi üzerine, mağdurun sanık ...’un işyerine giderek borcuna karşılık açık senet verdiği, bu senedinde ödenmemesi nedeniyle, mağdurun tekrar sanık ...’un işyerine geldiği ve burada sanıklar..., ..., ....,... ve ...’ın bulunduğu, sanık ...’un diğer sanık...’a verdiği senedi,...’ın da, sanık ...’a verdiği, sanık ...’ın da mağdura bağırarak “bu borcu ödeyeceksin” dediği, akabinde mağdurun sanıklar..., ..., .... ve ... ile birlikte diğer sanık ...’ın evinde götürdükleri, burada iki gün boyunca ailesinden fidye istemeleri şeklinde eylemin; 765 sayılı TCK’nın 308/2-3, 179/1-3.maddelerindeki ihkakı hak ve hürriyeti tahdit suçunu oluşturduğu halde, sanık... hakkında ayrıca hürriyeti tahdit suçundan hüküm kurulmaması kanun aykırı ise de, Sanıkların ..., ..., .... ve...’ın eylemlerine uyan 765 sayılı TCK’nın 308/2-3, 179/1-3. maddelerindeki ihkakı hak ve hürriyeti tahdit suçları için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2. maddeleri ile 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK.nun aynı suça uyan, 150/2, 106/2, 109/2-3-b, 66/1-e, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, zamanaşımı bakımından 765 sayılı Yasa hükümlerinin sanık yararına olması; Sanık... eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 308/2-3, 179/1-3. maddelerindeki ihkakı hak ve hürriyeti tahdit suçları için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre; Aynı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen 7 yıl 6 aylık genel dava zamanaşımının, suç tarihi olan 14.01.2002 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ...., ...,... ve... savunmanları ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.