Tebliğname No : 6 - 2010/251225MAHKEMESİ : Tarsus 3. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 10/05/2010NUMARASI : 2008/46 (E) ve 2008/394 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık hakkında sosyal Hizmet Uzmanınca düzenlenen 18.06.2008 tarihli sosyal inceleme raporunda, sanığın orta düzeyde zihinsel yetersizlik problemi olduğunun, G. Kardelen Rehabilitasyon ve Özel Eğitim Merkezine devam ettiğinin, haftada 6 saat bireysel ve grup eğitimi kapsamında 'eğitilebilir zihinsel engelli programı' aldığının, ilköğretim 5. sınıfta okulu bıraktığının ve okuma-yazma becerisinin gelişmediğinin belirtildiği, aynı raporun değerlendirme ve sonuç kısmında ise “Suça sürüklenen çocuk G.. A..'da orta düzeyde zihinsel yetersizlik mevcuttur ve eğitilebilir zihinsel engelli grubundadır. Orta düzeyde zihinsel yetersizlik; bireyin gecikmeli konuşma ve dil gelişimi, sosyal, duygusal veya davranış problemleri ile temel okuma - yazma ve sayma becerilerini kazanmasında ortaya çıkan gecikme durumudur. Eğitilebilir çocukların azami zeka yaşları 12'dir. Normal okullarda başarı gösteremezler. Zihinsel yetersizliği olan bireylerin öğrenmeleri güçtür ve zaman alır. Buna rağmen özel eğitim ile desteklenmeleri halinde temel eğitimlerini tamamlayabilirler. Genellikle kendi kendilerine yeterli hale gelip, toplum içinde bağımsız bir yaşam sürdürebilirler. Ancak Gökhan'ın özel eğitim almaya geç başlamış olması, kendi kendisine yeterli hale gelip, toplum içinde bağımsız ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi açısından bir engel teşkil etmektedir. Yapılan görüşmeler ve gözlemlerin değerlendirilmesi neticesinde; ebeveynlerin aile içi iletişimlerinin ve çocuklarla duygusal paylaşımlarının kötü düzeyde olduğu, ebeveynlerin çocuk yetiştirme konusunda bilinçsiz ve yetersiz olduğu, Gökhan'ın arkadaş ortamına uyum sağlamak için suça yöneldiği, zihinsel engelinden dolayı arkadaş ortamlarında çabuk kandırılıp kullanıldığı, zamanla suç işleme davranışının Gökhan için eğlenceye dönüştüğü, hırsızlığın kötü bir davranış olmasını bilmesine rağmen şimdiye kadar hiçbir alanda başarı gösterememiş olmanın verdiği olumsuz duyguların etkisiyle bir anlık heyecan ve bir işin üstesinden gelebilme duygusuyla suça yöneldiği, bu nedenle işlemiş olduğu suçları bir başarı olarak gördüğü ve bir işi başarma duygusunu suça yönelerek gidermeye çalıştığı düşünülmektedir.” şeklindeki tespitlere yer verildiğinin anlaşılması karşısında; sanığın Adli Tıp Kurumu'nun ilgili ihtisas dairesine sevki sağlanıp, suç tarihinde işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olup olmadığı yönünde rapor alınarak, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğininin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık G.. A.. savunmanının temyiz itirazı ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, 16.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.