Tebliğname No : 6 - 2011/394457MAHKEMESİ : Yalova 1.Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 07/10/2011NUMARASI : 2010/628 (E) ve 2011/889 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-) 5237 sayılı TCK'nın 7/2 ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri uyarınca sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı ve 5237 sayılı TCK'nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK'nın 493/1. maddesinde yer alan suçun öğelerin farklı olduğu; yakınana ait aracın kelebek camını kırarak içeriden oto teybini alan hükümlünün eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesine uyan hırsızlığın yanı sıra şikayeti devam eden yakınana karşı ayrıca 151/1. maddesine uyan mala zarar verme suçunu da oluşturduğu gözetilerek; mala zarar verme suçu için 5271 sayılı CMK'nın 253 ve 254. maddelerine göre "uzlaşma" müessesesi de değerlendirilerek her iki yasanın ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması suretiyle lehe Yasanın saptanması gerekirken yazılı biçimde uygulama yapılması, 2-) Mahkemenin, Dairemizce onanmakla kesinleşen 18.04.2000 günlü hükmünde, hükümlü hakkında 765 sayılı TCK'nın 59. maddesi uygulandığı halde, uyarlama yargılamasında 5237 sayılı TCK'nın 62. maddesinin uygulanmaması, 3-) Sanığın, TCY’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması;Bozmayı gerektirmiş, hükümlü H.. G..'ün temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında hükümlü lehine uygulamaların kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 17/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.