Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 22067 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14550 - Esas Yıl 2014
Sanıklar Emrah Yıldırım, ... hakkında yağma suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda MUŞ Ağır Ceza Mahkemesinin 14.06.2007 gün ve 2007/155 Esas, 2007/170 Karar sayılı kararı ile sanık Emrah Yıldırım'ın 5237 sayılı TCK'nun 149/1-a-c, 31/3, 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis, ...'in 5237 sayılı TCK'nun 149/1-a-c, 31/3, 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 9 ay 18 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, bu sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, Emrah Yıldırım müdafiinin temyizi üzerine sanık Emrah yönünden yerel mahkeme hükmünün Dairemizin 13.04.2010 gün ve 2007/22748 Esas, 2010/4187 karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14.11.2014 gün ve 6 - 2014/54161 sayılı yazıları ile itiraz yasa yoluna başvurulması üzerine; Dosya Dairemize gönderilmekle okunarak gereği düşünüldü: T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A5271 sayılı CMK'nın 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 308. maddesi gereğince yapılan incelemede; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14.11.2014 gün ve 6 - 2014/54161 sayılı yazılarında özetle; “16.09.2014 tarihli zaptetme tutanağına göre, Suça Sürüklenen Çocuk Emrah Yıldırım yakalandığında suça konu cep telefonunu arkadaşı Ayhan Şentürk'e emanet olarak verdiğini beyan ettiği, Suça Sürüklenen Çocuğun bu beyanı üzerine cep telefonunun Ayhan Şentürk'ten teslim alınarak 17.09.2014 tarihli tutanakla mağdur İdris Kılıç'a teslim edildiğinin anlaşılması karşısında, mağdurdan yağmalanan 11 TL paranın iade edilmemesi nedeni ile tam iade söz konusu değil ise de; mağdurdan kısmi iade nedeni ile cezadan indirim yapılmasına rızası olup olmadığı sorulup, sonucuna göre TCK'nun 168. maddesinin 4. fıkrası yollaması ile 1. fıkraya göre indirim yapılması gerektiği kanaatine varılmıştır” denilmiştir. Olaya ilişkin tutanaklar incelendiğinde Suça Sürüklenen Çocuk Emrah Yıldırım yakalandığında mağdur İdris Kılıç'tan zorla aldıkları cep telefonunu arkadaşı Ayhan Şentürk'e emanet olarak verdiğini beyan etmesi üzerine, cep telefonunun Ayhan Şentürk'ten alınarak mağdur İdris Kılıç'a teslim edildiği, bu durumda kısmi iadenin söz konusu olup kısmi iade nedeniyle mağdurdan sanığın cezasından TCK'nun 168. maddesine göre indirim yapılmasına rızası olup olmadığının sorulması gerektiği ve itirazın haklı nedenlere dayandığı anlaşıldığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulüne karar vermek gerektiği anlaşılmakla; Yukarıda izah olunduğu üzere;1) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE,2) Dairemizin 13.04.2010 gün ve 2007/22748 Esas, 2010/4187 Karar sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA,3) Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre suçun sanık tarafından işlendiğinin kabulünde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 16.09.2004 tarihli tutanağa göre Suça Sürüklenen Çocuk Emrah Yıldırım yakalandığında, suça konu cep telefonunu arkadaşı Emrah Şentürk'e emanet olarak verdiğini beyan ettiği, cep telefonunun Emrah'tan alınarak mağdur İdris Kılıç'a 17.09.2014 tarihli tutanakla teslim edildiğinin anlaşılması karşısında, mağdurdan yağmalanan 11 TL paranın iade edilmemesi nedeniyle mağdurun zararının kısmen karşılanmasından dolayı kısmi iadeye onay verip vermediği sorularak sanık Emrah Yıldırım hakkında TCK'nun 168/1-4. maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükmünün karar yerinde tartışmasız bırakılması bozmayı gerektirdiğinden yerel mahkeme hükmünün bu nedenle BOZULMASINA, 02.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.