MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : YağmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Yakınan ..., 25/05/2009 tarihli celsede, şikayetçi olmadığını belirtmesi nedeniyle temyiz hakkı olmadığından yakınan vekili Av. ...’nin temyiz talebinin 5320 sayılı Yasanın 81/1 ve CMUK'nın 317.maddesi uyarınca REDDİNE,Sanıklardan ...’in 20/02/1993, ...’ın da 12/01/1993 olan doğum tarihlerinin tam olarak gerekçeli karar başlığına nüfus kaydına uygun olarak yazılması, gerekçeli kararın, mahkeme mührü ile mühürlenmemesi yerinde tamamlanması olanaklı eksiklikler olarak kabul edilmiştir.Oluş ve dosya içeriğine göre; tamamlanan yağma eyleminin, TCK’nın 149.maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine uyan birden fazla kişi ile birlikte yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı fıkranın (a) bendine de yer verilmiş ise de; temel ceza belirlenirken alt sınırdan ceza tayin edilmiş olması karşısında, sonuca etkili görülmemiş; ayrıca kovuşturma aşamasında, yakınanın zararını aynen iade suretiyle giderdiği kabul edilip, anlaşılmasına karşın; sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükmü uygulanırken TCK’nın 168/2-3 maddesi yerine, 168/1-3 olarak yazılması yerinde düzeltilebilir maddi hata kabul edildiğinden, uygulamaya göre de; 5237 sayılı TCK 168/3.maddesinin, 31/3. maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı Kanunun 61.maddesine aykırı davranılmış ise de sonuç cezaya etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulu’nun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğinin kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;Suçu birlikte işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı biçimde "eşit olarak alınarak" biçiminde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hükümden “sanıklardan eşit olarak alınarak” ilişkin bölüm çıkarılarak, “sanıklardan neden oldukları yargılama giderinin ayrı ayrı alınmasına” tümcesi eklenmek suretiyle, eleştiriler dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.