Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 20473 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 33159 - Esas Yıl 2013
Tebliğname No : 2 - 2012/283817MAHKEMESİ : Bursa 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 09/10/1997NUMARASI : 1996/393 (E) ve 1997/222 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun hükümlü tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;Hükümlünün suç tarihinde diğer temyiz dışı hükümlüler ile birlikte birden fazla kişi olarak gündüz vakti yakınanın çalıştığı sanayiye gidip onu dükkanın üst katına çıkarıp, silahla boş bir senedi zorla imzalattıkları ve akşama kadar da en az 20 TL en çokta 50 TL getirmesini söyledikleri, aynı gün gece vakti hükümlünün diğer hükümlüler ile birlikte yolda yakınanla karşılaşıp, onunla konuşmak istediklerini söyledikleri, yakınanın da kabul etmesi sonucu araçla yolda herhangi bir tehdit ve cebir olmadan boş bir alana gittikleri, orda yine silahla 10 TL yağmaladıkları ve yakınanın kendisinin olay yerinden ayrılıp, polise şikayette bulunduğu, suça konu 10 TL'nin hükümlülerin üst aramalarından ele geçtiği, ancak ilk olayda zorla imzalatılan senedin diğer hükümlü A.. A..'in yer gösterimi sonucu bulunup ele geçtiği ve bu şekilde soruşturma aşamasında iadenin olduğunun anlaşılması karşısında; 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca hükümlü yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek, hükümlünün eylemlerinin suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nın 497/2, 80, 522, 59, 81. maddeleriyle, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın 149/1-a-c-d, 168/1-3, 62, 53, 149/1-a-c-h, 62, 53. maddeleri kapsamında olup, sonucuna göre lehe yasanın saptanması gerektiği dikkate alınmadan 5252 sayılı Yasanın 9/3.maddelerine aykırı davranılması,Bozmayı gerektirmiş, hükümlü S.. E.. savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 25.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.