Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 20321 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 29810 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Çocuk MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:.... 1.Çocuk Mahkemesinin 20.09.2012 tarihli kararının mahkemenin talebi üzerine Baro tarafından atanan zorunlu savunman Av....'ın yüzüne karşı verilip adı geçen savunman tarafından temyiz edilmediği; ancak dosya içerisinde mevcut ... 10.Noterliğince düzenlenen 02.01.2008 tarih ve 59 yevmiye numaralı vekaletname ile sanığa Av...'in vekil tayin edildiği, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri İle Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 7/1-ç maddesi uyarınca, bu durumda zorunlu savunmanın görevinin sona ermesi nedeniyle zorunlu savunmana yapılan tefhimin hukuki sonuç doğurmadığı; gerekçeli kararın 02.11.2012 tarihinde kendisine tebliği üzerine 05.11.2012 tarihinde temyiz isteminde bulunan sanık ...'ın temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek tebliğnamedeki red isteyen düşünce benimsenmemiştir.Yakınanın ikametinin önüne kilitli vaziyette park etmiş olduğu aracının kelebek camı ve kapı camını kırarak aracı düz kontak yapmak suretiyle hırsızlayıp kilitli bagajı zorlamak suretiyle açtıktan sonra bagajda bulunan olta takımını alarak aracı terk eden sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesine uyan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması,sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamış, Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Mahkemece 5271 sayılı Yasanın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük sanığın savunmasını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle, savunmana ödenen avukatlık ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olarak sanığa yükletilmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “294,00 TL avukatlık ücretinin sanıktan tahsiline” ilişkin kısmın çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.