Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19853 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10897 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 6 - 2012/74231MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 10. Asliye Ceza Mahkemesi (Kapatılan Kadıköy 2.Asliye Ceza Mahkemesi)TARİHİ : 22/11/2006NUMARASI : 1995/543 (E) ve 1995/764 (K)SUÇ : HırsızlıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının bila tarihli kenar yazısı ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-)5237 sayılı TCK. nın 7/2 ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek, anılan Yasanın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK.nın 493/1, 522 (pek fahiş) maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu; sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK.nun 142/1-b maddesine uyan hırsızlığın yanı sıra, aynı Yasanın 116/1, 151/1. maddelerine uyan konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu, bu suçlar yönünden CMK.nın 253 ve 254. maddelerinde öngörülen uzlaşma hükümlerinin uygulanma olanağı değerlendirilip sonucuna göre, 765 sayılı TCY ile 5237 sayılı TCY’nın ilgili maddeleri uyarınca denetime olanak verecek şekilde ayrı ayrı uygulamalar yapılarak, cezalar belirlenip, sonuç cezaların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe olan Yasanın belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2-)Kabul ve uygulamaya göre de ; Hükümlünün, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen hükümlü hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması; Bozmayı gerektirmiş, hükümlü M.. T.. savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle istem gibi BOZULMASINA, 18.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.