MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Mağdurun olay günü saat 18:20'de işyerinden çıkıp kardeşinin evine gittiğini, oradan da saat 21:30'da ağabeyi ile birlikte eve geldiğinde evine hırsız girdiğini anladığını beyan ettiği, sanığın ise savunmalarında eylem saatiyle ilgili herhangi bir açıklamada bulunmadığı, sadece sanığın kardeşi Necmi Bahadır'ın alınan ifadesinde, saat belirtmeden ağabeyinin eşyaları geceleyin eve getirdiği beyan ettiği, ancak bunun sanığın eylemi gece gerçekleştirdiğini kesin olarak göstermeyeceği, bu durumda sanığın eylemini gündüz saatlerinde işlediğinin kabulünde zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla, Sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 493/1, 522, 102/3, 104/2. maddelerine göre, 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın aynı suça uyan 142/1-b, 116/1, 151/1, 66/1-e, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, zamanaşımı bakımından 5237 sayılı Yasa hükümlerinin sanık yararına olması ve aynı Yasanın 66/1-e, 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının, suç tarihi olan 14.11.2001 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.