Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19531 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12132 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 6 - 2012/101374MAHKEMESİ : Balıkesir 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 02/02/2012NUMARASI : 2011/262 (E) ve 2012/28 (K)SUÇ : Yağma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1- Oluş ve dosya içeriğine göre; 05.12.2011 günü sanık S.. Ç..'nın mağdura “ya 5 TL ver ya da üzerindeki polar montu ver” diyerek üzerindeki montu istediği, mağdurun vermek istememesi üzerine olay yerinde olup olaya katıldığı ileri sürülen K.. K..'nın mağdura “vermezsen döverim” diyerek tehdit ettiği, mağdurun montunu çıkarıp sanık Serkan'ın üzerinden çekip aldığı şeklindeki vaki iddia üzerine, mahkemenin 24.01.2012 tarihli duruşmasında verdiği 1 numaralı ara kararda “27.12.2011 tarih, 2011/176 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın suça sürüklenen çocukların ikrarı ve tanık beyanları da değerlendirilerek takipsizlik kararının kaldırılması hususunda gereğinin takdir ve ifası için Cumhuriyet Başsavcılığı'na müzekkere yazılmasına” karar verildiği, bu müzekkere üzerine K.. K.. hakkında Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın K.. K.. hakkında 05.12.2011 tarihinden bir ay önce işlenen yağma eylemiyle ilgili 2011/365 numaralı iddianamesinin düzenlendiği; mahkeme dosyasına konu edilen 05.12.2012 tarihli eylemiyle ilgili ise verilmiş olduğu belirtilen takipsizlik kararına yönelik nasıl bir işlem yürütüldüğü anlaşılamadığından öncelikle bu husus araştırılıp, açılmış bir dava varsa getirtip, her iki dosyanın olanaklı ise birleştirilip her iki sanık yönünden duraksamaya neden olmayacak şekilde hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği dikkate alınmadan eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması; 2- Sanıkların, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde uygulama yapılması; Bozmayı gerektirmiş, sanık S.. Ç.. savunmanı ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 13.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.