Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 19274 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9880 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 6 - 2010/278018MAHKEMESİ : Dörtyol 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 26/03/2010NUMARASI : 2001/423 (E) ve 2002/299 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Hırsızlık eyleminin geceleyin işelediği dikkate alındığında uzlaşma hükümleri uygulanamayacağı kabul edilmekle bozma isteyen görüş benimsenmemiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun hükümlüler tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1- Hükümlülerin iştirak iradesi kapsamında birlikte yakınanın evinden hırsızlık yapmaya karar verip, hükümlü Faruk'un gözcülüğünde hükümlü Ahmet ve suç ortaklarının yakınanın evine gece vakti girip, pek fahiş değerdeki para ve dövüzü çaldıkları, uyarlama yargılaması sırasında yakınanın zararlarını karşıladıkları ve konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından uzlaşmanın sağlandığının anlaşılması karşısında; 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca hükümlüler yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek, hükümlü Ahmet'in eyleminin suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nın 493/1-son, 522 (pek fahiş), 59; hükümlü Faruk'un eyleminin aynı yasanın 493/1-son, 65/3 (karşı temyiz olmadığından), 522 (pek fahiş), 55/3, 59, 81/2; maddesiyle, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Yasa açısından hükümlü Ahmet'in TCK.nun 142/1-b, 143, 168/1-3, 62, 53; hükümlü Faruk'un ise; 142/1-b, 143, 31/3, 168/1-3, 62, 53, maddeleri kapsamında olup, sonucuna göre lehe yasanın saptanması gerektiği dikkate alınmadan 5252 sayılı Yasanın 9/3.maddelerine aykırı davranılması; Kabul ve uygulamaya göre de;1-Hükümlü Faruk'un diğer hükümlü ve suç ortaklarıyla fikir birliği içinde suça doğrudan katıldığı halde, hırsızlık suçundan 5237 sayılı Yasanın 37. maddesi yerine 39. maddesi ile uygulama yapılması,2-Hükümden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın 168/3. maddesinde yakınanın zararının kovuşturma aşamasında giderilmesi durumunda da ceza indirimi öngören düzenlemeye yer verildiği, uyarlama yargılamasının buna engel oluşturmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, hükümlüler F.. A.. ve A.. Ç..'ın temyiz itirazları ile tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.