Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19264 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2111 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 6 - 2009/167155MAHKEMESİ : Ankara 1. Çocuk MahkemesiTARİHİ : 25/02/2009NUMARASI : 2006/109 (E) ve 2009/115 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1- Sanıklar Fevzi, Erdal ve Bülent'in doğum tarihlerinin nüfus kayıtlarına uygun olarak (gün/ay/yıl) gerekçeli karar başlığında gösterilmemesi,2- Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda yer alan sanıklar Y.. K.. ve Y.. B..'un, 5237 sayılı TCK'nın 31/2. maddesi gereğince “İşlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olup olmadığının” tespiti yönünde uzman hekim raporu alınmaksızın dava açılıp, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,3-5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca, sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı, 5237 sayılı TCK’nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile, 765 sayılı TCY’nın 493/1. maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, sanıkların gece vakti yakınanın büfesinin, muhkem ve sağlam olan kepeng kilidini ve camını kırıp girerek pek hafif değerdeki eşyayı çaldıkları ve yakınanın şikayetçi olduğu olayda; eylemin 5237 sayılı Yasa'nın 142/1-b, 143. maddelerinde belirtilen hırsızlık suçunun yanı sıra, anılan Yasa'nın 116/4, 119/1-c ve 151/1. maddelerindeki konut dokunulmazlığını ihlal ile mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu ve bu suçlardan da uygulama yapılarak lehe yasanın tespiti gerekirken, bu konuda değerlendirme ve uygulama yapılmaması,4-Suça doğrudan iştirak ettiği anlaşılan sanıklar E.. A.., R.. Y.. ve Y.. B.. hakkında, TCK’nın 37/1. maddesi ile uygulama yapılması gerektiği gözetilmeyerek, aynı Yasanın 39. maddesinin uygulanması suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi, 5- Sanıkların yakalandığında sakladıkları bir kısım sigaraların yerini kolluk görevlilerine gösterip yakınanan teslimini sağladıklarının anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK'nın 168/1-4.maddesi gereğince yakınıcının kısmi iadeye rızası olup olmadığı sorulduktan sonra haklarında, bu madde sebebiyle indirim yapılıp yapılamayacağının gözetilmemesi,6-TC. Anayasa’sının 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK'nın 150, 234 ve 239.maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunmanın ücretlerinin sanıklardan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretlerin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Y.. K.., Y.. B.., E.. A.., R.. Y.., F.. F.. ve B.. B.. savunmanlarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, hükmedilen ceza süresi bakımından kazanılmış hakların gözetilmesine, 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.