MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : YağmaHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Yakınan vekilinin temyiz talebinin incelemesinde;Yakınan ... ve babası ...'nin 12.09.2008 tarihli oturumda, sanıktan şikayetçi olmadıklarını bildirmeleri ve kovuşturma evresindeki vazgeçmenin katılma hakkından da vazgeçmeyi içermesi karşısında, yakınan vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi gereğince REDDİNE, II-Sanık hakkında yağma suçundan kurulan hükmün incelemesine gelince;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda bulunan sanık ... hakkında Adli Tıp uzmanı tarafından düzenlenen 03.06.2008 tarihli raporda, "10.01.2008 tarihinde işlediği iddia olunan yağma suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algıladığı, davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olduğu"nun belirtildiği, sanık hakkında düzenlenen 14.04.2008 tarihli sosyal inceleme raporunda da; "sanık ...'ün 21.11.2007 tarihinde İzmit Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde Çocuk Ergen ve Psikiyatri Uzmanınca uygulanan WISC-R zeka testi ve görüşme sonucunda zihinsel geriliği de göz önünde bulundurularak olay tarihinde, üzerine atılı suçun anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirebilme yeteneğine yeteri kadar sahip olmadığı kararına varıldığı"nın belirtildiği bu haliyle söz konusu raporların içerikleri ile sonuç kısımlarının çelişkili olduğunun anlaşılması karşısında; sanığın, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediğinin tespiti bakımından Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulundan rapor alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespiti gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi,2-Sanığın, yakınanın yürüyerek gitmekte olduğu yol üzerinde geçişini engelleyecek şekilde önceden engeller koyarak ve tertibat alarak yolunu kesmek biçiminde bir hareketinin bulunmadığı, bu bağlamda yol kesmekten söz edilemeyeceği gözetilmeden, 5237 sayılı Yasa'nın 149/1. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin yanısıra koşulları oluşmayan (d) bendi ile de hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.