Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1865 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10050 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ağır Ceza MahkemesiSuç : Yağma, Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, YaralamaYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:17.02.2010 tarihli oturumda sanıktan şikayetçi olup davaya katılma talebinde bulunan yakınanın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 260. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü ve vekili aracılığıyla hükmü temyiz etmek suretiyle, katılma iradesini ortaya koyduğunun anlaşılması karşısında, yakınan ... ...'ın aynı kanunun 237/2. maddesi uyarınca açılan kamu davasına katılan olarak kabulü ile yapılan incelemede;I-Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;Sanığın hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK'nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,Bozmayı gerektirmiş, katılan ... ... vekili ile sanık ... ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK'nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanığın kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II-Sanık hakkında yaralama suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;5271 sayılı CMK’nın 225/1. maddesinde öngörülen düzenlemeye göre, hükmün ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilebileceği; iddianamedeki anlatım ve nitelendirmeye göre, sanık hakkında nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve basit yaralama suçlarından ayrı ayrı kamu davası açıldığı, basit yaralama suçunun yağma suçunun unsuru niteliğinde olduğu gözetilmeden, sanık hakkında sabit olmadığı kabul edilen yağma suçundan beraat kararı verildikten sonra, yaralama suçundan mahkumiyet kararı verilerek hukuka aykırı olarak iki kesin hüküm yaratılması, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... ... vekili ile sanık ... ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, 16.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.