Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1857 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 25205 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ağır Ceza MahkemesiSUÇLAR : Yağma, 6136 sayılı Yasaya aykırılıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Oluş ve dosya içeriğine göre, olay günü, sanık ... ...'ın, yaşı küçük olduğu için soruşturması ayrı yürütülen arkadaşı ... ... ile birlikte, üzerinde taşıdığı tabanca, bıçak ve gaz spreyi varken, Kuyumculuk'ta yağmaya kalkıştığının kabul edildiği olayda, sanığın, yağma eylemini, silahla ve birden fazla kişi ile birlikte işlediğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 149. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin yanı sıra (a) bendinin de uygulanması gerektiği ve dolayısıyla olayda birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olmasına karşın aynı Yasanın 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre, suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; Sanığın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a, b, c, d, e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK'nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140, 2015/85 esas ve karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK'nın 53. maddeSİnin uygulanmasına ilişkin bölümler çıkarılarak yerlerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini, mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.