MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma, TefecilikHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Sanık ... hakkında yağma suçundan verilen hükmün temyiz incelenmesinde;Sanık savunmanı Av. ... tarafından hüküm temyiz edilmiş ise de; gerekçeli kararın kendisine tebliğinden sonra vermiş olduğu dilekçesinde; hükmün onanmasını, temyiz hakkını kullanmak istemediğini belirtmesi karşısında; hükmü temyize hak ve yetkisi bulunmayan Av. ...’un temyiz başvurusunun 5320 sayılı Yasanın ...maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, sanığın 11.04.2013 tarihli dilekçesinde, hakkında verilen hükmü temyiz etmediğini, onanmasını istemesi nedeniyle temyiz istemi bulunmayan dosyanın incelenmeden mahhalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na İADESİNE,II-Sanıklar ... ve ... hakkında yağma, ... hakkında ayrıca tefecilik suçundan verilen hükümlerin temyiz incelenmesinde; Yakınan Maliye Hazinesi'nin suçtan doğrudan doğruya zarar gören konumunda olduğu ve mahkemeye sunduğu 09.07.2013 havale tarihli dilekçesi ile davaya katılma isteminde bulunduğu, ancak bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği anlaşıldığından; 5237 sayılı CMK'nın 237/2. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak "Yakınan Maliye Hazinesi'nin kamu davasına katılan olarak kabulüne." karar verildi ve dosyanın esastan incelenmesine geçildi:Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı, Adli Emanet Memurluğu’nun 2013/118 sırasında kayıtlı bir adet anahtar ve not kağıdı hakkında karar verilmemiş ise de, bu konuda her zaman bir karar alınması olanaklı olduğundan, Sanıkların, yağma eylemini katılana ait işyerinde işlediklerinin anlaşılması karşısında; olayda birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olması nedeniyle, 5237 sayılı TCK’nın 61.maddesi gereğince temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılarak ceza uygulaması yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz bulunmadığından,Bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğinin kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; Suçu birlikte işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı biçimde "eşit olarak tahsiline" biçiminde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanları ile yakınan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hükümden “sanıklardan eşit olarak tahsiline” ilişkin bölüm çıkarılarak, “sanıklardan neden oldukları yargılama giderinin ayrı ayrı alınmasına” tümcesi eklenmek suretiyle eleştiri dışında, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.