MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Yağma, 6136 sayılı Yasaya aykırılıkHÜKÜM : 6136 sayılı Yasaya aykırılık ve şantaj suçlarından mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 08.12.2011 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize g...ilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I- Sanıklar ... ve ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Mahkemece, “Sanıkların cezalarının ertelenmesi halinde yeniden suç işlemeyecekleri konusunda mahkememize olumlu kanaat gelmediğinden, bu haliyle de 02/08/2008 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562.maddesi ile değişik CMK’nın 231.maddesindeki şartların oluşmadığı anlaşıldığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına takdiren yer olmadığına” karar verilmiş olması karşısında, tebliğnamede bu konuda bozma isteyen düşünceye katılınmamıştır. Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; Velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCY.nın 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt so...daki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanıkların aynı Yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan koşullu salıverilmesine kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi; Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından sanıklar hakkında kurulan hükümdeki “53. maddenin uygulanmasına” ilişkin bölüm çıkartılarak yerine, “Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkûmiyetinin yasal sonucu olarak sanıkların 5237 sayılı TCY’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; (c) bendinde yazılı “kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri” açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezalarından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına” cümlesi yazılmak suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında şantaj suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1- İş bulmak bahanesi ile katılanla tanışan sanık ...'nin, katılanın konumunun ve maddi durumunun iyi olduğunu öğrendiği, bu durumu diğer sanıklar ..., ... ve ... ile, sanık ... ise arkadaşları olan diğer sanıklar ..., .., ... ve ... ile paylaştığı, bunun üzerine sanıkların katılandan maddi menfaat elde etmek konusunda anlaştıkları, yaptıkları plan çerçevesinde 31.03.2008 günü gece saat :22.00 sıralarında, sanıklar ... ve ...'nın, diğer sanık ...'nin evinin anahtarlarını aldıkları ve katılanı bu eve götürdükleri, sanık ...'nin üstüne gecelik giyerek katılanla cinsel ilişkiye girmeye yönelik hareketlerde bulunduğu, katılanında rahatlaması için banyoya girerek duş almasını istediği, bu nedenle mağdur üzerinde iç çamaşırları kalacak şekilde so...up banyoya girdiği sırada sanık ...'un kullandığı araçla gelen sanıklar ..., ..., ... ve ...'in içeri girdikleri sanıklar ... ve ... elinde kuru sıkı tabanca, sanık ...'un elinde bıçak olduğu halde katılanın üzerine yürüyüp kollarında tutup kafasına da silah dayamak suretiyle içerdeki odaya götürdükleri, sanık ...’ın müştekiye hitaben “nişanlımla birlikte oldun bunun bedelini ödeyeceksin” diye söyleyerek nişan yüzüğünü çıkarıp attığı, katılana hitaben “nişanı bozuyorum, nişan için yaptığım 40.000 YTL masrafı ödeyeceksin yoksa ölürsün ve senin görüntülerini de çektik bu görüntülerde elimizde eğer söylediğim parayı vermezsen bu görüntüleri de her yere dağıtırız” diyerek katılanı tehdit ettiği, katılanın ısrarla bir şey yapmadığını söylemesine rağmen sanıklar “ertesi gün saat:15.00 de 40.000 YTL yi hazırlaması aksi halde kendisine zarar verecekleri” yönünde katılanı tehdit ettikleri, daha sonra aracın içerisinde bekleyen sanık ...'un aracına binerek olay yerinden ayrıldıkları, ertesi gün ısrarla katılanı telefonla arayarak para istedikleri, katılanın kolluk kuvvetlerine haber vermesi üzerine kolluk kuvvetlerinin bilgisi dahilinde buluşma yerine sanık ...'un aracı ile gelen sanık ...'e önceden seri numarası belirlenmiş 10.000 TL parayı katılanın verdiği ve kolluk kuvvetlerince sanıkların yakalandığı, katılanın aşamalardaki tutarlı beyanları, yakalama tutanağı ile anlaşıldığı halde, sanıkların sübut bulan eyleminin yağmaya kalkışma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanıkların kaçamaklı savunmalarına itibar edilerek kanıtların takdirinde yanılgıya düşülerek şantaj suçundan hüküm kurulması, 2- Sanık ...' ın adli sicil kayıtlarında yer alan, ... 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 12.03.2008 gün 2007/625 Esas ve 2008/153 Karar sayılı kararına konu mahkumiyet hükmü esas alınarak hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz sisteminin ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,3- Velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCY.nın 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt so...daki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği, ancak anılan hakların diğer kişiler bakımından infaz tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 31.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.