Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17345 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15326 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 6 - 2012/158477MAHKEMESİ : Erbaa Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 30/03/2006NUMARASI : 2005/326 (E) ve 2006/115 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-) 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca, hükümlü yararına olan hükmün, 765 sayılı ve 5237 sayılı Yasaların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı ve her iki Yasaya göre, uygulanan yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar denetime olanak sağlayacak şekilde ayrı ayrı saptanıp, sonuç cezalar karşılaştırılarak, hükümlü yararına olan yasanın belirlenip hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik ve denetime olanak vermeyecek biçimde uygulama yapılması,2-) 5237 sayılı TCK’nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK'nın 493/1. maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, oluş ve dosya içeriğine göre, hükümlü ve temyize gelmeyen arkadaşı S.. M..'in 12.08.1997-18.08.1997 tarihleri arasında tespit edilemeyen zaman diliminde, öğretmen olan yakınanın pazartesi ve salı günleri açtığı yün depo dükkanının, bilirkişi raporuna göre muhkem ve sağlam nitelikteki kepenk kilidini keserek içeriden 1 ton yünü aldıkları, daha sonrasında yünlerin bir kısmını B..E..e sattıkları, yakınanın ihbarı üzerine adı geçenden, ayrıca hükümlünün evinde yapılan arama sonucunda elde edilen 8-10 kg kadar yünün yakınana teslim edildiği olayda; eylemin 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesi yanında, yakınanın yün depo dükkanını haftanın belirli günleri açık tuttuğunu beyan etmesi karşısında; sözkonusu yerin yakınanın yüncülük faaliyetinin yürütüldüğü merkez mi, yoksa işyeri ya da eklentisi niteliğinde olmayan ve yalnızca yünlerin muhafaza edildiği bir yer mi olduğu araştırılıp, işyeri özelliğinde olup olmadığı konusundaki duraksamanın giderilmesinden sonra sonucuna göre anılan Yasanın 116/2, 119/1-c maddesinde düzenlenen iş yeri dokunulmazlığını ihlal ve 151/1. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçlarına da uyduğu gözetilerek, hükümlünün eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 493/1, 522 (pek fahiş), 81. maddeleri ile 5237 sayılı TCK’nın aynı suça uyan 142/1-b, 53, 116/2, 119/1-c, 53. (işyeri yada eklentisi olduğunun tespiti halinde), 151/1. maddeleri bakımından anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında değerlendirme ve uygulama yapılarak mala zarar verme suçu bakımından 5271 sayılı CMUK’nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma girişiminde bulunulduktan sonra her iki yasanın ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması suretiyle lehe Yasanın saptanması gerektiği gözetilmeden, yazılı biçimde uygulama yapılması, 3-) Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak hükümlünün, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, hükümlü savunmanının temyiz itirazları ve tebliğnamedeki düşünce bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 25.06.1998 tarihli ilk hükümdeki ceza süresini aşmamak koşuluyla infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.