Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 17344 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15735 - Esas Yıl 2013
Tebliğname No : 6 - 2013/110529MAHKEMESİ : Karabük Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 31/01/2012NUMARASI : 2011/101 (E) ve 2012/3 (K)SUÇ : Yağma, Konut dokunulmazlığını bozma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Hükümlünün suç tarihinde geceleyin yakınanın konutuna girerek silahtan sayılan çatal ile yakınanı yaralayarak yağma suçunu işlediği, önceki hükümle yağma ve konut dokunulmazlığının ihlali suçları nedeniyle ayrı ayrı hükümler kurulup bu hükümlerin kesinleştiğinin anlaşılması karşısında; yapılan uyarlama yargılamasında yağma suçundan hükümlünün eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 149/1. maddesinin (a) ve (h) bentlerinin yanısıra aynı maddenin (d) bendi kapsamında olduğu dikkate alınıp aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca temel cezanın buna göre belirlenmesi gerektiği gözetilmeden konut dokunulmazlığını ihlal suçundan uyarlama yapılmasına yer olmadığına denilip 5237 sayılı TCK'nın 149/1. maddesinin (a) ve (h) bentleriyle hüküm kurulması,2- Uygulamaya görede; sanık hakkında yağma suçundan TCK’nın 149. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (h) bentlerinin yanı sıra (d) bendi ile de uygulama yapılması ve aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken, bu hususların dikkate alınarak alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği düşünülmeden, yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,3-) Hükümlünün, soruşturma sırasında yakalandığında yakınanın konutundan aldığı 2 adet bilezik ve 2 adet kol saatini sakladığı yeri göstererek yakınana iadesini sağladığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 168/3. maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükmünün uygulama koşullarının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,4-) TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen hükümlü hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş, hükümlü H.. Y.. ve savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 13.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.