Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 17325 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6715 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 6 - 2009/220635MAHKEMESİ : Bakırköy 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 18/12/2008NUMARASI : 2005/229 (E) ve 2008/417 (K)SUÇ : Hırsızlık, Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Uygulama yasa maddesinin, 142/2-d yerine, yazılı biçimde yanlış gösterilmesi, 2-Suça konu eşyanın büyük bir kısmının diğer sanık S.. A.. tarafından etkin pişmanlık gösterilerek soruşturma aşamasında teslim edildiği, katılanın kalan zararının ise kovuşturma aşamasında sanık Y.. G.. tarafından giderildiğinin anlaşılması karşısında; katılanın kısmi iade nedeni ile sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği sorularak, rıza göstermesi halinde etkin pişmanlığın soruşturma aşamasında gerçekleştiğinin kabul edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3- Katılanın işyerinin bulunduğu sitede güvenlik görevlisi olarak çalıştığı ifade edilen tanık R..B..'in, sanık Y.. G..'ü hırsızlık eylemi şüphelisi olarak yakalamak istediği sırada, sanığın ondan kaçmaya başlayarak, kendisini takip eden bu özel güvenlik görevlisini takipten vazgeçirmek amacıyla silahı ile havaya bir el ateş ettiği, ancak bu tanığın yaptığı takip sonucu sanığın direnerek yakalanması eyleminde; tanık R.. .'in 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun kapsamında görev yapan bir özel güvenlik görevlisi olup olmadığı araştırılarak, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun'un 23/2. maddesi de göz önüne alınıp, eylemin görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmadan, eksik araştırma ile genel güvenliği kasten tehlikeye düşürme suçundan karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık Y.. G.. savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 16/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.