Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17246 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5791 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme, mala zarar vermeHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:I-Üst Cumhuriyet Savcısının temyiz istemine yönelik incelemede; Üst Cumhuriyet Savcısının temyiz dilekçesi 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı C.M.U.K.'nun 310/3. maddesinde belirlenen süre geçtikten sonra verildiğinden, vaki temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, II-Sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından sanık müdafinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede; Sanık hakkında 5237 sayılı TCY’nın 53. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmemiş ise de, hükümlülüğün yasal sonucu olarak infaz aşamasında dikkate alınması olanaklı görüldüğünden, adli sicil kaydına göre tekerrüre esas hükümlülüğü bulunduğu halde TCK.nun 58.maddesinin uygulanmaması, karşı temyiz olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Yargılama giderlerinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, “müteselsilen” alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 326/2. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerinin uygulanmasına ilişkin bölümden "müteselsilen” sözcüğünün çıkartılması yerine, “sebep oldukları tutar kadar ayrı ayrı” ifadesinin yazılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, III-Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını ihlal etmek suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafinin temyiz istemi hakkında yapılan incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanık ve temyize gelmeyen suç ortaklarının hırsızlık amacıyla yakınana ait işyeri kepenk kilidini kırdıkları sırada devriye gezen kolluk görevlilerini görüp içeriye giremeden olay yerinden kaçtıklarının anlaşılması karşısında, sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçunun kalkışma aşamasında kaldığı gözetilmeden tamamlanmış suçtan hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini, Kabule göre de; Sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 116/2-4. maddesine göre belirlenen 1 yıl hapis cezasının, anılan yasanın 119/1-c maddesi uyarınca bir kat artırılması gerekirken yarı oranında arttırım yapılması suretiyle eksik ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, sanık savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle istem gibi BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 16.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.