Tebliğname No : 6 - 2009/237559MAHKEMESİ : Diyarbakır Çocuk Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 02/06/2009NUMARASI : 2009/23 (E) ve 2009/137 (K)SUÇ : Yağma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre; suçun sanık A.. Y.. tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-) Oluş ve dosya içeriğine göre; suç tarihinde geceleyin saat 20:30 sularında kızı olan tanık A..Ç.. ile birlikte alışverişten dönen yakınanın, ikametinin bulunduğu sokağa girdiği sırada bir şahsın kendilerini takip ettiğini gördüğü, şahsın koşarak yakınanın yanına gelip, kolunda bulunan çantasını çektiği, alışveriş torbaları nedeniyle yerinden çıkmayan çantayla birlikte yakınanı yerde sürükleyen şahsın, çantayı alarak kaçtığı ve şahsın ara sokaklara girerek izini kaybettirdiğini vatandaşlardan öğrenen yakınanın çantasında 1 adet telefon, nüfus cüzdanı ve banka kartı olduğunu, şahsı görmesi halinde tanıyabileceğini beyan ettiği, Tanık A..Ç...'in kollukta alınan beyanında, yakınanın beyanlarını doğruladığı ve çantayı alarak olay yerinden uzaklaşan şahsı görmesi halinde tanıyabileceğini beyan ettiği, 21.02.2009 tarihli tutanak içeriğinde, sözkonu olayla ilgili olarak çevrede yapılan araştırmalarda ismini ve ifade vermek istemediği belirtilen bir şahsın, olayı gerçekleştiren şahısları 100 m kadar kovaladığını, tam yakalamak üzereyken şahıslardan birinin bıçak çekmesi nedeni ile yakalamaktan vazgeçtiğini beyan ettiğinin belirtildiği, alınan eşgal bilgileri doğrultusunda 21.01.2009 günü saat 00:50 sularında sanıkların yakalandığı, Aynı tarihli teşhis tutanağına göre, yakınanın sanık A.. Y..'nu göstererek, olay tarihinde kendisini yere düşürüp çantasını alan şahsa benzettiği; tanık A.. Ç..'in ise, sanık A.. Y..'nun annesini yerde sürükleyip, çantasını alan şahıs olduğunu, sanık M.. D..'ın ise olay anında karşıda olayı izleyen şahsa benzettiğini beyan ettikleri, Sanıkların aşamalarda atılı suçlamayı kabul etmedikleri ve olay tarihinde birlikte olup motorsikletle kaza yaptıklarını belirttikleri, 21.02.2009 tarihli tutanak içeriğinde geçen ve olayı gördüğü belirtilen kişinin yargılama aşamasında tespit edilemediği, Yakınanın yargılama sırasında alınan beyanında, olay sırasında bir kişi gördüğünü, ancak çevreden gelen vatandaşların bir kişinin de ilerde beklediğini, çantasını alan şahsın çantayı bu şahsa verdiğini söylediklerini, olay sırasında şahsın yüzünü tam göremediği için teşhis edemeyeceğini, teşhis tutanağında da benzettiğini söylediğini,Tanık Aslı Çelik'in yargılama sırasında alınan beyanında, olay sırasında bir şahsın biraz ilerde beklediğini, sanırsa bu şahsın gözcülük yaptığını, annesinin çantasını alan şahsın diğer şahısla olay yerinden ayrıldıklarını, şahısların yüzünü tam göremediğinden teşhis edemeyeceğini, çevreden olayı gören vatandaşların kendisine söylediklerine göre hazırlıktaki bilgileri verdiğini beyan ettiği, Şu halde, yakınanın ve tanığın aşamalardaki beyanları, tutanaklar, sanıkların savunması bir arada değerlendirildiğinde, yakınana yönelik yağma eyleminin birden fazla kişi tarafından birlikte işlenip işlenmediği ve birden fazla kişi ile birlikte işlendiğinin tespiti halinde ise, sanık M.. D..'ın olayın faili olup olmadığı konusunda duraksama bulunduğunun anlaşılması karşısında; Suç tarihinde sanıklar tarafından kullanılan telefonlar ile yakınanın olay sırasında çantasında bulunduğunu belirttiği telefonun IMEİ numarası tespit edilip, sanıkların ve yakınanın kullandığı telefon numaraları eklenmek suretiyle TIB'e müzekkere yazılarak, atılı suç tarihinden 1 ay öncesini ve sonrasını kapsayacak şekilde görüşme kayıtları ve buna ilişkin baz istasyonları getirtilerek, yakınana ait telefonun atılı suç tarihinden sonra kullanılıp kullanılmadığı ve kullanılmışsa hangi hatlarla kullanıldığı, olay yerinde kamera kaydı olup olmadığı, yakınana ait kartın olaydan sonra kullanılıp kullanılmadığı araştırılıp, olaya ilişkin tüm deliller toplandıktan sonra, atılı suç tarihinde sanık M.. D..'ın olay yerinde bulunup bulunmadığı, diğer sanığın eylemine iştirak edip etmediğinin duraksamaya yer vermeyecek şekilde saptanması ve bundan sonra da sanık A.. Y..'nun vasıflı yağma eylemine uygulanması gereken kanun madde ve fıkralarının tayin ve takdiri gerektiği dikkate alınmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-) Kabule görede; TC. Anayasa’sının 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK'nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunmanın ücretlerinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretlerin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde sanıklar için soruşturma ve kovuşturma aşamasında görevlendirilen zorunlu savunman ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar savunmanlarının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.