Tebliğname No : 6 - 2013/304076MAHKEMESİ : İzmir 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 24/12/2007NUMARASI : 2007/551 (E) ve 2007/791 (K)SUÇ : Hırsızlık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25/09/2013 tarihli kenar yazısı ile Dairemize gönderilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Adli sicil kaydına göre silinme şartları oluşmamış kasıtlı suçtan hükümlülüğü bulunan sanık hakkında, 5271 sayılı CMK’nın 231.maddesinin uygulama olanağı bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede: Sanığın, adli sicil kaydında yer alan mahkumiyet kararlarının kesinleşme ve infaz tarihini gösterir örneği denetime olanak verecek şekilde getirtilip sonucuna göre hakkında TCK'nın 58.maddesi uyarınca değerlendirme yapılmaması; karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Sanığın, alışveriş yapma bahanesi ile girdiği işyerinden suça konu eşyayı çalmaya kalkışması biçimindeki eyleminin; suç tarihinde yürürlükte bulunan 5327 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesine uyduğu halde, aynı Yasa'nın 141/1.maddesi ile uygulama yapılması; 2-Oluş ve dosya içeriğine göre; sanığın, alışveriş mağazasına girip suç tarihine göre 26 YTL değerinde peynir ve çocuk bezini çalıp parasını ödemen işyerinden çıkmasından hemen sonra fark edilmesi üzerine kesintisiz takip sonucu suça konu eşya ile yakalanması biçimindeki eyleminde; izlendiğinden haberi olmayan sanığın başka gıda malzemesi veya eşyayı alma imkanı varken bunları almadığı hususu da dikkate alınarak; yasa koyucunun amacı ile suçun işleniş biçimi, sanığın özgülenen kastı, yakınanın etkilenimi ve olayın vahameti de gözetilmek suretiyle, değer olarak da gerçekten az olan şeylerin alınması durumunda uygulanması mümkün olan 5237 sayılı TCK'nın 145.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması zorunluluğu, 3-Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, anılan maddenin 3. fıkrasında yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık M.. K.. savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.