Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16812 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5194 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hırsızlık, Mala zarar vermekHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:- Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde:... 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/328 Esas ve 2009/541 Karar sayılı dosyasının, yargılamanın konusu olan plakaların çalınması eylemi ile ilgili olmayıp, söz konusu plakaların takılı bulunduğu yakınanlar ... 'e ait aracın çalınması eylemi ile ilgili olduğu, söz konusu dosyanın 17.06.2009 tarihli oturumda getirtilerek mahkemece incelendiği ve yargılama konusu eylemle doğrudan ilgisinin olmadığının anlaşılması karşısında, tebliğnamede bu yönde bozma isteyen (1) nolu ve diğer sanık ... ve kimliği tespit edilemeyen bir şahıs ile birlikte sanık ...'ın suça konu araca bindiği, birlikte belli bir süre araç ile dolaştıkları, kaza yapmaları neticesinde aracı bulunduğu yerden kaldırmak için çekici çağırdıkları, olay yerine çekici araç ile geldiklerinde, sanık ... ile kimliği tespit edilemeyen şahsın panikleyerek olay yerinden kaçtığı ve daha sonra sanığın yakalandığının, yakalama tutanakları ve tanık ...' nin ifadesi ile anlaşılması karşısında, sanığın, plakaların çalınması olayına karışmadığı şeklindeki ifadesinin hayatın olağan akışına uymadığı ve mahkemeninde bu hususları dikkate alarak karar vermesi karşısında tebliğnamede sanık ...'ın yüklenen suçu işlediğine ilişkin delillerin nelerden ibaret olduğunun karar yerinde denetime olanak verecek şekilde açıklanmadığından bahisle bozma isteyen düşünceye katılınmamıştır. Mağdurun evinin yakınındaki cadde üzerine park ettiği aracın plakalarının çalınması eyleminin, 5237 sayılı Yasanın 142/1-e maddesinde tanımlanan suça uyduğu gözetilmeden aynı maddenin (b) bendi ile de uygulama yapılması, alt sınırdan hüküm kurulmuş olması nedeniyle sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;Velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCY.nın 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt soyundaki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanıkların aynı Yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan şartla tahliyelerine kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi; Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından sanık hakkında kurulan hükümdeki “53. maddenin uygulanmasına” ilişkin bölüm çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş oldukları suçtan, hapis cezasıyla mahkûmiyetinin yasal sonucu olarak sanığın 5237 sayılı TCY’nın 53/1.maddesinin (a),(b),(c),(d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar; (c) bendinde yazılı “kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri” açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına” cümlesi yazılmak suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II- Sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; 1-Sanıkların, mağdurun aracının plakalarını söküp götürebilmek için plakaları tutan plastik çerçevelerini kırmaları biçiminde gelişen olayda, sanıkların eyleminin bizzat suça konu aracın plakalarının mülkiyetine yönelik olması nedeniyle, plakaların çaldığı sırada meydana gelen zararın ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmayacağının gözetilmesi zorunluluğu, 2- Kabule göre de; Velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCY.nın 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt soyundaki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanıkların aynı Yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan şartla tahliyelerine kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 01/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.