Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16790 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 20714 - Esas Yıl 2009





Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;Kişi suç işledikten sonra pişmanlık gösterebilir ve suçun işlenmesinden önceki hale döndüremez. Ancak gerçekleştirdiği haksızlığı mümkün oldukça ortadan kaldırabilir. Kanun koyucu bu hali öngörüp TCK.nun 168. maddesindeki yasa normuna yer vermiştir.Bu bağlamda;Suç tamamlandıktan sonra failin pişman olması durumunda suç sonunda elde edilen eşyanın iade edilerek veya tazmin suretiyle mağdurun zararının giderilmesi halinde şahsi bir hal olan etkin pişmanlıktan söz edilecektir. Anılan koşul yerine getirilirken duyulan pişmanlığın mutlaka sözle ifadesi zorunluluğu bulunmayıp söz ve/veya davranışlar yoluyla ifade edilmesi olayın özelliğine göre olanaklı olabilecektir.Burada suçun fail tarafından ikrarı değil, suç sonunda elde olunanın serbest iradesi ile iadesidir. Fail veya ortağının iade veya tazmini doğrudan mağdura yapacakları gibi mağdura ulaşması muhtemel kişiler aracılığı ile de mağdur veya mağdura ulaşması muhtemel kişilere de yapılması olanaklı olduğu, iadenin kabul edilmemesinin düşünülemeyeceği yasa normu olup yakınanın değişik nedenlerle zararının karşılanmasını istememesi yeterli olmayıp, iadenin, sanığın pişmanlığının etkin bir yansıması olarak ortaya çıkmış olması aranmaktadır.Somut olayımızda, sanığın etkin pişmanlık gösterdiğine ilişkin bilgi ve belge bulunmadığından, anılan maddenin uygulanma koşularının bulunmadığı gözetilmeden, "yakınanların zararlarının karşılanmasını istememelerine" dayanılarak, yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısı ile sanık Barış ve savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle istem gibi (BOZULMASINA), 26.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.